Celal DENİZ
ABD başkanı Turmp Ortadoğu’ya yeni bir pimi çekilmiş bomba bıraktı. Kudüs Yahudilerin başkentidir dedi. Yıllardır kanayan bir yara olan Filistin İsrail sorunu daha da karmaşıklaşacak bir evreye girdi.
Trump’un bu kararına Filistinlilerden bile cılız tepkiler geldi. İslam dünyası içerisinde sadece Cumurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ”Eyy Turmp ” diye başlayan konuşmalarla tepki verdi. Cumhurbaşkanı İsrailli askerlerin arasında 14 yaşında gözü bağlı bir çocuğun gözaltına alınmasına ”. “Bu ne vicdansızlıktır, bu ne kahpeliktir” diye tepki veren Erdoğan, “Kudüs bizim gözümüzün nurudur, Kudüs’ü çocuk katili bir ülkenin insafına terk etmeyeceğiz. Kudüs’ü işgal ve yağmadan başka hiçbir değeri olmayan bir devletin vicdanına da bırakmayacağız.” dedi ve devamında ” Filistin mazlum, mağdur. İsrail tam bir işgal devleti. Dünyanın almış olduğu hiçbir kararı bugüne kadar bu İsrail tanımamıştır. İsrail terör devletidir, terör. 14 yaşındaki çocuğu, gözleri bağlı olarak bu teröristler bakın ne halde sürüklüyorlar.” dedi.
Erdoğan konuşmasının bir yerinde de ”Bu (Türk) milletin geçmişinde asla soykırım yoktur. Bu milletin tarihinde etnik temizlik yoktur. Katliam, zulüm işkence yoktur. Sömürgecilik yoktur. Çiğ süt içmedik ki, karnımız ağrısın. Alnımız ak, başımız dik. Biz böyle büyüdük, böyle yürüyoruz.”
Demokratik bir ülkenin cumhurbaşkanı bu ifadeleri kullansa hararetle destekleyebilirdim. Elbette mazlumların yanında zalimlerin karşısında olmak gerekirdi. Ancak diye başlayan bir cümle kursam nerede durabilirim bilmiyorum. Bu sözleri neresinden ele almalı ki?
Bu ülkenin geçmişinde Ermenilere karşı işlenmiş büyük insanlık suçu hala yaşayan insanların belleğindedir. Süryanilerin ”Seyfo” olarak adlandırdıkları kırım kuşaktan kuşağa hikayeleri ile, türküleri ile aktarılmaktadır. Keldanilere ne oldu da Diyarbakır’ın Keldani kilisesi sahipsiz kaldı?
Rumlara karşı topal Osmanların çete faaliyetlerini bilmeyen duymayan kaldı mı? Cumhurbaşkanı bildiğim kadarı ile Gürcü asıllıdır. Karadeniz de de Gürcü asıllı birçok TC vatandaşı yaşamaktadır. Bunlar nereden gelmiş, kimleri kovmuş kimlerin yurduna yerleşmişlerdir?
Cumhuriyet döneminde yakın tarihte neler oldu bilinmiyor mu sanılıyor. Rumlar Mübadele süreci ile bir gecede apar topar nasıl gemilere bindirildi? Bunların mallarına kimler el koyup zenginleşti? Zilan deresi kan akmadı mı? Otuz üç kurşun atılmadı mı? Dersim için özür dileyen kimdi? 1970’li yılların başlarına kadar Yahudi insanlarla komşuluk, sınıf arkadaşlığı yapıyorduk ne oldu da bu insanlara buharlaştı mı ?
Tamam İsrail devleti şiddet uygulamaktan çekinmeyen bir devlettir. Ya biz ülkemizde devlet şiddetini yaşamıyor muyuz?
Dolmabahçe mutabakatını bir gecede ayaklar altına alıp, Cizre’den Silvan’a, Surdan Şırnak’a kadar onlarca il yerle bir edilmedi mi? İnsanlar su su diye diye diri diri yakılmadı mı? Bebeler öldürülmedi mi. Yaşlı bir kadının cesedi günlerce sokakta kalmadı mı? Şırnak’ta Hacı Birlik denen kişinin cesedi zırhlı arca bağlanıp sürüklenmedi mi? Uğur Kaymaz yaşından fazla kurşunlarla öldürülmedi mi?
Roboski’de öldürülenlerin büyük çoğunluğu çocuktu. Kim öldürdü yargılanıp cezalandırıldı mı?
Ölüm ve zulüm listesini çok çok uzatmak mümkün. Ama gerek var mı? 14 yaşında ki bir Filistinli çocuğun ite kaka gözaltına alındığı görüntülere vicdanı kabaranların söz konusu Kürtler olunca vicdanları sağırdır.
Ayrıca İsrail Başbakanı Netanyahu Erdoğan’a cevap olarak ; “Sayın Erdoğan İsrail’e saldırdı. Kendi ülkesinde Kürt köylerini bombalayan, gazetecileri hapse atan, İran’ın uluslararası yaptırımları delmesine yardım eden ve Gazze dahil teröristlerin masum insanları öldürmesine yardım eden bir liderden ahlâk dersi alacak değilim” diye konuştu.
Her iki lidere de baktığımızda kendi yaptıklarını görmeyip diğerini zalimlikle suçluyor. Oysa zalimlerin ortak noktası her zaman vardır. Ülkelerinde ki demokrasiye bakarsanız hangi notu hak etmişler verebilirsiniz. Bana göre İsrail de Türkiye de demokrasi de sınıfta kalmışlardır. Tencere dibin kara senin ki benden kara.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
14.12.2017
30.11.2017
13.09.2017
5.02.2017
28.04.2017
19.04.2017
1.02.2017
24.03.2017