Halil BERKTAY
Aslında böyle sâkin başlıklar koyup sâkin bir kompozisyon çerçevesinde sâkin cümleleri ardı arda sıralamak gelmiyor içimden. Aynen, sonradan hakkında nice yalanlar inşa edilen, oysa olaydan hemen sonra herkesin derin bir suçluluğun pençesinde sustuğu o meşum 1 Mayıs 1977 gecesinde olduğu gibi, avazım çıktığı kadar bağırmak, küfretmek, lânet okumak, bedduam üzerinize olsun gibi şeyler söylemek istiyorum, bazı tanıdıklarım da dâhil bir dizi, belki bir yığın insana. Gene de kendimi tutmaya çalışacağım, tutabildiğim kadar.
Bazen tek bir panel, tek bir konuşma, ya da hattâ tek bir söz, bir mikrokozmos oluyor, daha geniş evrenleri içinde barındıran. 16 Ağustos’taki aHaber panelinde, Leylâ Zana’nın da avukatlığını yapan Cabbar Leygara’nın, PKK’nın Hüseyin Aygün’ü bilmeden, kazara, tesadüfen kaçırmış olabileceğini öne sürmesi, işte böyle bir ândı. Muhtemelen kendisinin de inanmadığı, ama o bir yana, başka kimsenininanmasının mümkün olmadığı; o kadar basit, o kadar çürük, o kadar kısa vâdeli, o kadar “şunu söyleyivereyim de ne olursa olsun, hiç olmazsa şimdilik gitsin bu belâ başımdan” türü bir savunma refleksiydi ki, bir kere daha hüzün ve hayal kırıklığı yaratıyor; orada olup duymak ve gözlemek bile insana acı veriyordu. Maalesef, PKK’sı, KCK’sı, BDP’si ve Türk-Kürt diğer sempatizanlarıyla “Kürt cephesi”ne dair başka birçok gerçeğin ipucunu taşıyordu. Tam bir “ideolojik çatı altından konuşma” örneğiydi.
Akşam-sabah karşılaştığım, biri vekil biri taksi şoförü (yani tabandan) iki CHP’linin Atatürkçü söylemini andıran bir başka şablona PKK’ya lâf söyletmeme şablonuna aitti. Daha da kötü bir benzetme yapayım; Kıbrıs, Ermeni soykırımı, işkence, insan hakları, Kürt sorunu gibi konuların gündeme geldiği, ister açık ister informel toplantılarda Türk diplomatlarının hep yaptığı, yapmaları mutâd olan, devletin (veya örgütün, veya partinin, veya gerillanın) kırmızı çizgilerini birer klişeyle tekrarlamaktan ibaret, zerrece ikna değeri içermeyen, ilk üç dört kelimeden sonrasını duymak istemediğiniz (çünkü zaten bildiğiniz) yığınla konuşmayı hatırlatıyordu. En önemlisi, galiba kendisini, safını, söylemini “dışarıdan görme” hissinden yoksundu.
Orada dile getirmedim ama şimdi, şu son bomba faciasından sonra, HPG’nin sözümona yalanlamasına da aldırmaksızın ve hattâ hayli kızarak söylüyorum; bu tür mazeret bulma çabaları sıktı artık. Son bir haftada, o PKK grubunun Hüseyin Aygün’ü ne kadar uzun süre takip ettiği ve yolunu bir değil iki defa kestiği, bütün ayrıntılarıyla ortaya döküldü zaten. Her şey bir yana; Aygün’ün “bazı şikâyetler üzerine gözaltına alındığı ve gerekli soruşturmadan sonra bırakılacağı” yolundaki PKK açıklaması ANF’den yayınlandı. Besbelli ki bu, mutlak, despotik bir hegemonya iddiasının ve “kendi toprağı”nda başka kimseye hayat ve farklılık hakkı tanımama, herkesi zorla hizaya getirme çabasının bir parçası. (Kanımca Şahin Alpay bile bunun altında barış mesajları aramakla kendini hayalci bir iyimserliğe kaptırmış.) PKK milliyetçiliğe, şiddete ve silâha dayalı tabiatı gereği sürekli böyle şeyler yapıyor ve sonra, tepkilere göre kıvırtma ve/ya geri adım atma yoluna gidiyor. Ya ne idüğü belirsiz bir “TAK”a yıkıyor ve “asıl şahin” diye kamuoyu önünde güya azarlayıp puan toplamaya çalışıyor. Ya, genç bir gerillanın “münferit” öfkesine bağlıyor ve aynı anda “allah allah, bunda tehdit yok ki, nereden çıkartıyorsunuz” demeye getiriyor (Orhan Miroğlu olayı). Ya da, Silvan Çukurca baskınında olduğu gibi, önce “ordu gaz attı ve yaktı” diye yalanlar uyduruyor (bunları çeşitli internet sitelerinde bazı BDP’liler de hararetle tekrarlıyor): sonra, aradan haftalar geçtikçe bu bir böbürlenmeye dönüşüyor (ve bu sefer aynı BDP’lilerden çıt çıkmıyor; yanlış bilgilenmişiz demeye bile üşeniyorlar).
16 Ağustos akşamı bunların birçoğunu yuttum kuşkusuz. Çünkü Gaziantep olmamıştı ve daha çok nefret söylemlerini konuşmaya çalışıyorduk. Üzerine bomba geldi. Bir bakıma burada söylediğim her şey tekrar. Ahmet Altan yazmış : “PKK yönetimi... bu devletin her türlü hastalığını, bu arada yalancılığını da devraldı. Bizim eski Genelkurmay gibi çok rahat yalan söylüyor. Taksim bombasında da ‘biz yapmadık’ demişti, sonra ‘TAK yaptı’ dedi... Ne bu devlete, ne bu PKK’ya inanıyorum.” Aynı gün (22 Ağustos) Mithat Sancar da yazmış : “Pekâlâ yarın öbür gün PKK’den, ‘eylemi yerel birimlerin kendi inisiyatifiyle gerçekleştirdiği’ yönünde yeni bir açıklama gelebilir... Örgütün üst düzey yöneticileri, daha kaç ay önceden, şehir merkezlerinde ‘çok ses getirecek ve acı verecek eylemler’ yapacaklarını bildirmemişler miydi ?” Ertesi gün (23 Ağustos) Yıldıray Oğur, Murat Karayılan’ın kitabından alıntılarla, bu tür bir yığın “inkâr, sonra ikrar” olayını saymış, kanıtlamış.
Bütün bunlarla birlikte, bir de “Halkların Demokratik Kongresi” (HDK) denen garabetin, 21 Ağustos tarihli açıklamasının garabeti var ortada. Ona da, ona bağlanan umutlara da, hâlâ “Kürt özgürlük hareketi”nin (?) kuyruğuna takılan ve gidecek başka yer bulamayan birtakım “solcu”lara da, “tarihsel asimetri” ve “haklı şiddet” takıntılarına da, bütün bunların nasıl bittiğini, tükendiğini, sıfıra irca olduğunu göremeyenlere de, ben “hayır, gerillaya oy vermeyeceğim” ve “hayır, BDP’de ders vermeyeceğim” dediğimde çemkirenlere de...
Gelecek hafta değineyim.
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIRBatı’nın krizi, küresel düzenin çözülüşü: Türkiye için dönüm noktası üzerine senaryolar ne? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURPKK neden Schrödinger'in kedisine benzedi? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBöyle giderse bu tren bu tünelden çıkmaz 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNPKK’nin çekilme hamlesi ne anlama geliyor? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ… 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünAsker göndermek ya da göndermemek… 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇete savaşı mı? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’de milliyetçiliğin reformu meselesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçayİstikrarsızlık üreten istikrar programı 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolSarkozy hapiste 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçYoğurtsuz, tereyağsız ve tavuk etiyle iskender kebap olur mu? Olur ama… 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarışın Halklaşması ve Demokratik Toplum Sürecine Çağrı... 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENVe casusluk hikâyesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANNereye doğru gidiyoruz? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkumuş hainler ülkeden kaçıyor! 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (2) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMuhalefetin gerçeklikle bağı koparsa… 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKronik siyaset bunalımı… 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan‘Büyük iddialar, büyük kanıtlar gerektirir’ 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDem Parti’ye çullanmanın hafifliği 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTGöbeklitepe… Urfa İzlenimleri – 2 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir toplum geleceğe nasıl hazırlanır? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Türk soylu yabancı” mı, “herkes Türktür mü (vatandaş?) daha doğru? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yerli ve demokratik çözümün yol haritasını hazırlamalı 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNMadencilik yasasının gölgesinde hasat: Çatalağaç zeytin taşınamaz 21.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTürkiye’nin dilleri, İslam’ın lehçeleri, Allah’ın ayetleri 20.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTKürt siyasi temsili sorunu 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKültürel hegemonya: “Hay Bin Yakzan” bize ne söyler? 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRMilyonlarca dolarlık LPG filosu ve otel zinciriyle Paramount operasyonunun en dikkat çekeni: Şaban K 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERFransa’yı krizden kurtaran emeklilik hakları 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIREkonominin düzelmesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlı… 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Bora“Çetin Ceviz Çıkan Ankara Ahalisi” 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuHukuksuz Türkiye inadı ve af… 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞTrump’ın meşruiyeti var mı ki! 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÇifte hukukta son perde: Ünsal Ban nasıl kaçtı? 16.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar dışarıda güvercin içeride şahin: Neden? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları


































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024