Roni MARGULIES
Soğuk Savaş yıllarında sokaklarda sosyalist gazete satarken,“Komünistler Moskova’ya”diye bağıranlara “Sen git kardeşim, benim ne işim var Moskova’da!” diye cevap verdiğim çok olmuştur. Ama sonra gerçekten de bir kez gittim.
Merak ediyor, Stalinizm’in çöküşünü kendi gözlerimle görmek istiyordum. Pek de önemli olmayan bir konferans davetini bahane edip gittim.
Sokaklarda gezindik, konuşabildiğimiz herkesle konuşmaya çalıştık.
Rengârenk, soğan kubbeli kilisesi, Orta Avrupa peri masallarını andıran kırmızı binaları ve göz görebildiğince uzanan arnavutkaldırımı zeminiyle dünyanın en çarpıcı meydanlarından biri olan Kızıl Meydan’da Lenin’in mumyasını ziyaret etmek gündeme geldi.
“Hayır!” demekte yarım saniye bile tereddüt etmedim.
Ne işim olabilir mumyalarla!
Hayatı boyunca eşitlik ve adalet için mücadele etmiş, her yaptığını insanın insana kulluğunu ortadan kaldırmak için yapmış, ömrünü “büyük” insanların yaptığı tarihi değiştirmeye adamış bir adamın mumyasını görmek bir yana dursun, mumlayanları bir kez daha lanetledim.
Heykeller ve mumyalar
Tarihi “büyük” insanlar, krallar, padişahlar, mülk sahipleri yazdırır. Kendi tarihlerini yazdırırlar. Onları deviren “küçük” insanların tarihi yazılmaz.
Devrilenlerin heykelleri, tabloları yapılır, haklarında kitaplar yazılır, senfoniler bestelenir, operalar sahnelenir. Okul kitaplarında hayatları anlatılır.
Devrilenler mumyalanır.
Hep var olduklarını, hep var olacaklarını simgelemek için mumyalanırlar.
Ne kadar “büyük” olduklarını geri kalanımıza hatırlatmak için, başımızdan hiç eksik olmayacaklarını zannetmemiz için mumyalanırlar.
Devirenler ise mumyalanmaz.
Önemsiz olduklarını, toplumun tarihinde bir yerleri olmadığını vurgulamak için mumyalanmazlar.
Oysa insanlık tarihi, “küçük” insanların tarihidir.
Tarih, sömürülenlerin, ezilenlerin, dışlananların, haksızlığa maruz kalanların mevcut durumu değiştirmek için yaptıklarıdır. Tarih, sömürülenlerin sömürülmemek, ezilenlerin ezilmemek, dışlananların dışlanmamak için verdikleri mücadelenin tarihidir.
İnsanlık tarihi, “küçük” insanların kendi koşullarını değiştirmek için çabalarken toplumu değiştirmelerinin tarihidir.
Ve bu “küçük” insanlar aralarından herhangi birinin, herhangi tek bir kişinin özellikle önemli olmadığını bilir. “Özellikle önemli” insanlardan bezmişlerdir zaten. Herkesin, tek tek her bireyin özellikle önemli olmasını istiyorlardır artık.
Kimsenin heykelini yapmazlar, kimseyi mumyalamazlar.
Bir yerde birinin heykeli yapılmışsa, biri mumyalanmışsa, orada “küçük” insanlar kaybetmiş demektir. Becerememişler, yenik düşmüşler demektir.
Heykel ve mumyanın olduğu yerde sosyalizm yoktur.
Heykeli yapılmayanlar
Ben hayatım boyunca sosyalizmi “küçük” insanların mücadelesiyle ilgili bir şey olarak anladım. Sosyalist olmayı, o mücadelenin içinde yer almak, başarıya ulaşması için çabalamak şeklinde yorumladım.
Heykellerden, mumyalardan hep nefret ettim.
Sosyalizmi böyle anlamayan, böyle yorumlamayanlar olduğunu biliyorum.
Yanılıyorlar.
Stalin’in, Mao’nun, Enver Hoca’nın, Kim İl-sung’un heykellerine tapanlarla yolum hiç kesişmedi, hep kavgalı olduk.
Şimdi de Chávez’in mumyalanması düşünülüyormuş.
Bana ne!
Benim yerim mumyalanmayanların, heykeli yapılmayanların yanı.
Yazarlar
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023