Ümit KARDAŞ
“Hakikati aramak ve onu kendi düşündüğü gibi ifade etmek asla suç olamaz.” Sebastian Castellio, 1551
Stefan Zweig, “Vicdan Zorbalığa Karşı” isimli monografide evrensel bir mücadeleyi anlatır. Almanca aslından Zehra Kurttekin tarafından başarılı bir şekilde Türkçeye çevrilen monografi Can Sanat Yayınları tarafından basılmış.
XVI. yüzyılda, Fransız din reformcusu Jean Calvin, yerleştiği Cenevre’de diktatörlüğünü sürdürmektedir. Calvin, farklı görüşlere tahammülsüzdür. Hümanist din adamı Miguel Serveto’nun resmî öğretiye ters düşen görüşleri onun ölüm cezasına çarptırılmasına neden olur. İşte Sebastian Castellio, tarih sahnesinde vicdanın sesi olarak yerini alır.
Calvin’in fanatik dogmacılığı karşısında onu vicdan özgürlüğünü yok etmekle suçlayan Castellio, çok büyük bir gücün düşmanlığını üzerine çektiğinin farkındadır ve kendi trajedisini “sivrisinek file karşı” cümlesiyle anlatır. Calvin, çeşitli yöntemlerle bir devleti katı bir itaat mekanizmasına dönüştürmeyi, ifade özgürlüğünü tümüyle kendi öğretisi içinde tutsak etmeyi başarmıştır. Cenevre şehir devletinin içinde ne kadar güç odağı varsa, şehir meclisi, kilise yönetimi, mahkeme, finans, üniversite, okullar, kolluk güçleri, hapishaneler, yazılı ve sözle ifade edilen her şey onun mutlak kudretine tabidir.
Peki, bu zorbanın fantastik boyutlardaki gücüne karşı ifade özgürlüğü adına tirana ve çevresindekilere meydan okuyan idealist ve hümanist Castellio, neye sahiptir? Nüfuz anlamında bir hiç, üstelik çeviri ve özel derslerle ailesini geçindirmeye çalışan yoksul bir bilgin ve bir mülteci. Bir mütevazı hümanist olarak kısıtlanmış yoksul bir hayatın gölgesinde yaşamını sürdürürken hiçbir tarafa bağlı değildir, hiçbir dogmaya ve bağnazlığa teslim olmamıştır yani sonuna kadar özgürdür. Serveto’nun öldürülmesiyle ıssızlığından çıkar, vicdanı onu göreve çağırmaktadır. Onun kavgacı ve çatışmacı Calvin’i koruyan, vicdansızlığa varacak kadar kararlı, planlı, örgütlü taraftarları yoktur. Az sayıda dostu onu destekleyen sözleri ancak gizlice fısıldama cesareti gösterebilirler. Dünyanın bütün egemenlerine karşı hukuku savunan bir adamın yanında açıkça yer almak ölesiye tehlikelidir.
Ruhların karartıldığı o korkunç dönemlerde berrak ve insanca bakışını korumaya, katliamlara cinayet demeye sadece o cüret eder, susmaya tahammül edemez. Castellio’nun arkasında kendi gölgesinden başka kimsesi, ruhunun zenginliğinden başka serveti, eğilip bükülmez vicdanından başka gücü yoktur. Seneca, “Yüreği yılmadan düşen, dizleri üstünde savaşır”der.
Nitekim Castellio, ahlaki kahramanlığının bedelini gücü bitinceye kadar ödemiştir. Şiddet karşıtlığının sözcüsü kaba güç tarafından adeta boğazlanacaktır. Kitapları yakılır, yasaklanır, müsadere edilir, cevap veremez hâle getirilir. Calvin’in uşakları iftiralarla ona çullanır, savunmasız bir hümanist vahşice saldırıya uğrar. Oysa Calvin, devletin bütün ideolojik aygıtlarını elinde tutmaktadır. Castellio’yu öldürülmekten ya da sürgüne gönderilmekten kurtaran sadece onun erken ölümü olur.
Casteillo, mezarında dahi rahat bırakılmaz. Sansür yüzyıllar boyu devam eder. Hume veLocke’dan önce Sebastian Castellio vardır. Ancak tarih adil değildir ve sadece galipler ilgisini çeker. O, ideallerin erken gelmiş öncüsü gibidir.
Zweig, bunu şöyle evrenselleştirir. “Sadece muzaffer olanların anıtlarına bakan bir dünyaya şunu hatırlatmak gerekir ki, insanlığın hakiki kahramanları, fani saltanatlarını milyonlarca mezar ve dağılıp parçalanmış hayatlar üzerine kurmuş bu kişiler değil, aklın özgürlüğünün ve insancıllığın yeryüzünde kalıcı olarak yerleşmesi uğruna Castellio’nun Calvin’e karşı verdiği savaşta olduğu gibi, güç kullanmaksızın güce yenik düşenlerdir aslında.”
Ve Montaigne sürdürür. “Ölüm tehlikesi karşısında kılı kıpırdamayan, can verirken düşmanına yiğitçe yukarıdan bakan bize değil, talihe alt olmuştur, yenilmiş değil, öldürülmüştür. En yiğit kişiler, en mutsuz insanlardır kimi zaman...”
www.umitkardas.com
twitter.com/umit_kardas
Yazarlar
-
Murat Sevinç'Belirsizlik' kullanışlı bir idare yöntemidir, yurttaşı iki dudak arasına hapseder! 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin ikinci ve belki de “final” sezonu 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalMüslüman düşmanı Hegseth ve ‘İslami rejimler’in suç ortaklığı 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezAtaerkil pazarlık 2.0 ve cinskırım 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEHüseyin Kocabıyık’ın sözü 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanErdoğan ve kurmayları acaba neden isteksiz davranıyor? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHatay’ı haritasına ilk kim koymuştu? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBaşkan da olsan meşruiyet şart 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm sürecinde bazı işaretler 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTutuklama tutkusu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENYargıda “Kin” motivasyonu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBorsada vurgun nasıl yapılır? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuTürkiye neden bu kadar siyasi? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUUyuşturucu kullanımı ortaokullara kadar indiyse… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTOysa Her Şey Çok Farklı Olabilirdi… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAÖzgür Önderlikten , Özgür Topluma; 9 Ekim Komplosuna Karşı Halkların Demokratik Direnişi... 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAteş hattında bir ülke: Suriye sahnesinde Türkiye 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin geleceği giderek daha az tartışılırken… 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyon, bir temel hak olan mülkiyet hakkının ihlali ve öneriler 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman ülkelerde adalet yok ama adalet masalları çok güzel! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDevletin sahipleri ve DEM Parti! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRTürkiye yeniden karanlık film günlerine mi dönüyor? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇEREkonomide akıldışılık sona erdi mi? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezFenerbahçe'nin Yeni Yönetimine İlk Açık Mektup 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
1.09.2025
27.08.2025
7.08.2025
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025