Ümit KARDAŞ
Hukukun güvenlik sağlamasının ve güvenilir olmasının anlamı, onun insana yaraşır bir yaratım olan özgürlüğün güvencesi olmasıdır. Birey aklına ve vicdanına uyarak özgürce almış bulunduğu kararları dış dünyada gerçekleştirmek ister. Bu nedenle hukuk düzeninin bireyin algıladığı değerleri gerçekleştirmek yolundaki manevi zorunluluğuna saygılı olması gerekir.
İnsan öz benliğini ancak özgürlükle ortaya çıkarabilir. İnsan bir araç durumuna sokulamaz. Bu nedenle müstebitlik- despotluk siyasi değil, ancak ahlaki bir sorun olabilir. (Emile Brehier- “Bugünkü Felsefe Konuları”)
Ayrıca gerçek bir toplumun oluşmasının önkoşulu özgürlüklerin güvence altına alınmasıdır. Özgürlükten yoksun bırakılmış, korkuyla sindirilmiş, gücün iradesine tabi kılınmış bir birliğe asla toplum denemeyeceği ve toplumun varlığı ve gelişmesinin kişilik sahibi özgür bireyler gerektirdiği ortada.
Özgürlükçü meşru bir hukuk düzeninde güvence sağlanması gereken öncelikli özgürlük ifade özgürlüğüdür. Çünkü bütün değer yargıları hakikat olduğu iddiasını taşır. Hakikatin bulunması ise tüm fikirlerin özgürce açıklanmasını ve tartışılmasını gerektirir. Erich Fromm bu zorunluluğu şöyle açıklar: “…insanların doğru ve şüphe edilmez olarak gördükleri şeylerden çoğu, içinde yaşadıkları toplumun ve sosyal çevrenin onlar üzerindeki etki ve baskısından oluşan hayaller, yanılgılardır. Bilmek, işte bu hayallerin kırılması ile, yani bir hayalkırıklığı yaşamakla başlar. Bilmek, yüzeyden köklere inmek, nedenleri araştırmak ve gerçeği tüm açıklığı ile görmek demektir. Ayrıca bilmek, gerçeği eline geçirip ona sahip olmak değil, sürekli eleştirip araştırarak gerçeğe hep biraz daha yaklaşma çabasıdır.” (“Sahip Olmak ya da Olmak”)
Bu nedenlerle ifade özgürlüğü, bireyin entelektüel alandaki kapasitesini oluşturması ve geliştirmesinin bir önkoşulunu oluşturmakta. Düşünen bir varlık olan insanın fikirlerini, kanaatlerini açıklaması varoluşunun doğrudan bir yansıması ve gelişmesinin en temel aracı.
İfade özgürlüğü bunun dışında çoğulcu, katılımcı demokrasinin en önemli ve vazgeçilmez bir gerçekleştiricisi. Bireyler ifade özgürlüğü aracılığıyla ülke yönetimine, toplumun gelişmesine katkıda bulunurlar. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 1986 tarihli Lingens/ Avusturya kararında bu hususu vurgular. “Mahkeme ifade özgürlüğünün, Sözleşme’nin 10. maddesinin 2. fıkrasındagüvence altına alındığı şekliyle, demokratik bir toplumun en önemli temellerinden birini oluşturduğunu, demokratik bir toplumun gelişmesi ve her bireyin kendi kişiliğini gerçekleştirmesinin temel koşulu olduğunu hatırlatır.”
Avrupa İnsan Hakları Komisyonu ve Mahkemesi, çeşitli kararlarında 10. Madde’de düzenlenen ifade özgürlüğüyle ilgili korumanın siyasi, dinsel, felsefi, sanatsal, akademik, ekonomik düşünce açıklamalarını da kapsadığını belirtmiş bulunmakta. Sözleşme’nin 10. maddesinin 2. fıkrası taraf devletlere ifade özgürlüğünün sınırlanması bakımından geniş bir takdir yetkisi tanımasına rağmen AİHM kararlarında bu sınırlamayı getirdiği ölçütlerle demokratik toplumun gereklerine uydurmuş durumda.
AİHM, 1976 tarihli Handyside/ Birleşik Krallık, 1994 tarihli Jersild/ Danimarka, 1997 tarihli Zana/ Türkiye kararlarında ifade özgürlüğünün kapsamını çizmiştir. “İfade özgürlüğü, 10. Madde’nin 2. fıkrasındaki sınırları içinde, sadece taraftar bulan, zararsız ve ilgilemeye değmez görülen bilgi ve düşünceler için değil, aynı zamanda devlet ya da nüfusun bir bölümüne kırıcı gelen, şok eden ya da rahatsız eden bilgi ve düşünceler için de uygulanır. Bunlar çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekleridir, bunlar olmaksızın demokratik toplum olmaz.”
Türkiye’de ise ifade özgürlüğünde yaşanan geriye gidiş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2014 raporuna da yansıdı. AİHM’in 2014 yılı raporuna göre Türkiye, ifade özgürlüğü ihlalinden en çok mahkûm edilen ülke oldu. Türkiye 24 ihlal kararıyla Rusya ve Ukrayna’yı geride bıraktı.
www.umitkardas.com
twitter.com/umit_kardas
Yazarlar
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
8.03.2025
27.02.2025
20.02.2025