Ümit KARDAŞ
Almanya, aklı ve vicdanı öne çıkarıp, medeni bir şekilde Ermenilere yapılan mezalimin suç ortağı olduğunu kabul ederek doğru olanı yaptı. İttihat ve Terakki ile yaptığı suç ortaklığı nedeniyle özeleştiride bulundu, vicdanlıca sorumluluğunu üstlendi, akıllıca elini kolunu bağlayan prangaları attı, toplumunu ve siyasetini bu olay nedeniyle iyileştirme yoluna soktu. Almanya, geçmişinden gocunmadan bu zulme ortak olanlarla yolunu ayırmasını bildi,“onlar benim ecdadım” demeden objektif ve ilkesel bir tavır sergiledi ve özür dilemesini bilen bir kültüre sahip olduğunu da gösterdi. Almanya’nın bunu hangi siyasî saikle yaptığı hiç önemli değil. Aslında bunu Erdoğan ve Merkel birlikte yapabilirlerdi. Bu, Türkiye’yi güçlendirir ve itibarlı hale getirirdi. Oysa İttihat ve Terakki vandallığının zihniyet kodlarıyla yaşayan siyasetçi ve bürokrat erbabının beyanları hepimizi medeniyetten, akıl ve vicdandan uzak bir çapsızlığın ve kalitesizliğin içine gömdü.
Köşemin elverdiği ölçüde bu meseleyi bir süre analiz etmeye çalışacağım.
1915’te başlayan tehcirlerin koşulları daha önce yapılanlardan çok farklıydı. İki ay içindeki uygulamalar sadece Ermenileri değil, Doğu Anadolu’daki tüm Hıristiyanları kapsıyordu. Belirlenen yerler yaşanabilecek koşulları taşımadığı için bu tehcir yeniden iskan olunarak düşünülemezdi. Bu yerlere ulaşabilenlerin sayısı da azdı. Birçok kişi, doğdukları ve yaşadıkları yerleşim birimleri içinde ya da dışında hemen öldürülmüş, diğerleri yaya çıkarıldıkları yollarda ölmüş ya da öldürülmüştü. Öldürülenlerin çoğu erkekti. Kadın ve çocuklar güney çöllerine doğru sürülen kafilelerin en büyük bölümünü oluşturuyordu. Vilayet görevlileri yola çıkarılanlara yiyecek, su ve barınak sağlamak için hiçbir tedbir almamışlardı. Teşkilat-ı Mahsusa’nın devşirdiği işsiz güçsüz çeteci takımından ve cezaevi hükümlülerinden oluşan gruplar kafilelere saldırıyordu. Bürokrat-yerel siyasetçi ittifakı gasp edilen malların bir bölümünü dahiliye nezaretine gönderirken, bir bölümünü zimmete geçiriyor, gidenlerin evlerine yerleşiliyordu. İngiliz sosyal tarihçi David Gaunt’un belirttiği gibi bu tehcirlerin amacı özgül bir nüfusu tamamen özgül bir alandan çıkarmaktı. Hızla yapılması istendiğinden gözdağı, şiddet ve zulüm unsuru artıyordu. Yeniden iskan gibi bir amaç taşınmadığından tehcir edilen nüfusun nereye gittiği ya da fiziken yaşayıp yaşayamayacağı, yönetimi de orduyu da ilgilendirmiyordu. Talat Paşa, yanılgı içinde son noktayı şöyle koyuyordu: “Artık Ermeni sorunu diye bir şey yok”.
Ermenilerin sahip olduğu yüksek derecedeki kültür ve uygarlık, onlara yapılan bu mezalimi dünyanın gözünde çok daha korkunç hale getirmişti. Arnold Toynbee, bunu şöyle belirtmekte: “Ermeniler bütün Amerika kıtasında beyaz adamın önünden çekilen Kızılderililer gibi vahşi değillerdi. Komşuları Kürtler gibi hayvancılıkla geçinen göçebeler de değillerdi. Onlar bizimle aynı hayatı yaşayan insanlar, kuşaklar boyunca şehirde yerleşmiş şehirliler ve yerel refahın başlıca mimarlarıydı. Onlar yerleşik bir halktı, doktor, avukat, öğretmen, işadamı, zanaatçı ve dükkân sahipleriydiler; akıl ve çalışmalarının sağlam anıtlarını dikmişlerdi. Pahalı kiliseler ve kökleşmiş okullar. Kadınları nazik, eğitilmişti, çünkü uygarlıkla yakın kişisel ilişkileri vardı.” Devam edeceğim.
Yazarlar
-
Berrin SönmezAtaerkil pazarlık 2.0 ve cinskırım 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalMüslüman düşmanı Hegseth ve ‘İslami rejimler’in suç ortaklığı 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat Sevinç'Belirsizlik' kullanışlı bir idare yöntemidir, yurttaşı iki dudak arasına hapseder! 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEHüseyin Kocabıyık’ın sözü 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin ikinci ve belki de “final” sezonu 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanErdoğan ve kurmayları acaba neden isteksiz davranıyor? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHatay’ı haritasına ilk kim koymuştu? 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBaşkan da olsan meşruiyet şart 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBorsada vurgun nasıl yapılır? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUUyuşturucu kullanımı ortaokullara kadar indiyse… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTOysa Her Şey Çok Farklı Olabilirdi… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTutuklama tutkusu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuTürkiye neden bu kadar siyasi? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENYargıda “Kin” motivasyonu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm sürecinde bazı işaretler 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAteş hattında bir ülke: Suriye sahnesinde Türkiye 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAÖzgür Önderlikten , Özgür Topluma; 9 Ekim Komplosuna Karşı Halkların Demokratik Direnişi... 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman ülkelerde adalet yok ama adalet masalları çok güzel! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇEREkonomide akıldışılık sona erdi mi? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRTürkiye yeniden karanlık film günlerine mi dönüyor? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDevletin sahipleri ve DEM Parti! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin geleceği giderek daha az tartışılırken… 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyon, bir temel hak olan mülkiyet hakkının ihlali ve öneriler 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezFenerbahçe'nin Yeni Yönetimine İlk Açık Mektup 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
1.09.2025
27.08.2025
7.08.2025
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025