Yıldıray OĞUR
Geçen haftanın en dikkat çekici görüntüsü Ağrı Doğubeyazıt’tan geldi.
Bütün Türkiye’nin şikayet ettiği elektrik faturaları için Ağrı Doğubeyazıt’ta halk sokağa döküldü.
Üstelik bu eylem büyük şehirlerde sol partilerin öncülüğünde yapılan eylemler gibi marjinal, organize bir eylem de değildi.
Sosyal medya üzerinden yapılan çağrılar sonrası Cuma namazının ardından halk ilçe merkezinde toplandı ve bölgenin elektrik şirketi olan ARAS-EDAŞ’ın hizmet binası önüne yürüdü.
Ağrı derecelerin bu yıl -32’yi bile gördüğü Türkiye’nin en soğuk ili. Şehirde sadece elektrik faturaları belleri bükmüyor.
Çok tuhaf ama Türkiye’ye gelen İran doğalgazının boru hattının geçtiği Ağrı’da Türkiye’nin en pahalı doğalgazı tüketiliyor.
Ağrı'da doğal gazın metreküp birim fiyatı 2,07 iken bu fiyat Van'da 1,60, İstanbul’da 1,82, Ankara’da 1,97.
Üstelik Türkiye’nin sadece en soğuk değil en uzun kış mevsiminin yaşandığı Ağrı, Türkiye’nin uzun yıllardır kişi başına milli gelirin de en düşük olduğu ili.
Bunun doğal sonucu olarak şehrin nüfusu azalıyor.
Son TÜİK rakamlarına göre 2020 yılında 535 bin 435 kişi olan Ağrı nüfusu 2021 yılında 10 bin 791 kişi azalarak 524 bin 644 kişi oldu.
10 bin 791 kişilik bu azalma ile Ağrı sadece oran olarak değil, rakam olarak da nüfusu en çok azalan il oldu.
Peki nereye gidiyor Ağrılılar?
Bu sorunun herkesin aklına ilk gelen cevabı tabii İstanbul.
Peki ya doğru cevap Ciudad Juarez ise?
Ciudad Juarez, Meksika’nın ABD sınırındaki kentlerinden biri. Meşhur El Paso’ya komşu şehirlerden.
Şubat ayında bile sıcaklık en düşük beş derece oluyor. Yani bir Ağrılı için iklim şartları hiç uygun değil.
Ama bu şehrin alamet-i farikası iklimi değil zaten.
Ciudad Juarez’in de yer aldığı Meksika sınırı ABD’ye geçmek isteyenlerin uzun yıllardır en favori geçiş noktası.
ABD bunu engellemek için duvar örmekten, özel sınır birlikleri kurmaya kadar sürekli yeni önlemler alıyor ama sınırı geçenleri engelleyemiyor.
Son yıllarda bu sınırda daha önce buralarda çok görünmeyen bir ülkeden insanlar dikkat çekiyor: Türkiye’den...
Geçen aylarda Fox News’da çıkan haberden okuyalım:
“Teksas Sınır Muhafız Müdürü Gloria Chavez, Twitter hesabından “Türk” istilası yazan bir görsel eşliğinde yaptığı paylaşımda “Sınır güvenliği ulusal güvenliktir. Sınır muhafız ekiplerimiz 45 farklı ülkeden gelen kaçak göçmenleri yakalayarak büyük iş başardılar. Ekibin yakaladığı kaçaklardan beş tanesi Türkiye’den geliyordu” dedi. ABD Gümrük ve Sınır Koruma Dairesi’nin 2021 yılı raporuna göre 4989 Türk vatandaşı yasadışı yollarla ülkeye giriş yaptıktan sonra göçmenlik başvurusunda bulundu. Gümrük ve Sınır Koruma Dairesi’nin 2020 yılı raporunda ise bu sayı 2580 idi.”
Peki kim bu Meksika sınırından kaçak olarak ABD’ye girmeye çalışan ve sayıları hızla artan Türkler?
Amerika’da yayınlanan bazı haberlere göre bu Türkler; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Ağrılı Kürtler...
ABD’nin önde gelen liberteryan dergilerinden Reason’da 2019 yılında çıkan bir haberde Ali, Murat, Dozan adlı Ağrılı üç gencin hikayesi üzerinden bu uzun yolculuk anlatılmış.
https://reason.com/2019/10/29/from-turkey-to-cuba-to-mexico-to-america-a-kurdish-refugees-journey/
Bu üç Ağrılı genç, uçak biletleri daha uygun olduğu için önce turist olarak Küba’ya uçmuşlar, oradan Meksika’ya geçmişler.
Doğrudan Meksika’ya gelenler de var.
15 bin dolara yakın para verdikleri şebeke onları Meksika sınırından kaçak olarak ABD’ye geçiriyor.
ABD’de önce sınırı kaçak olarak geçtikleri için gözetim merkezlerine ya da cezaevlerine konuluyorlar.
Ama panik yok, bunların hepsi zaten planın içinde.
Bu noktada şebekeye bağlı avukatlar devreye giriyor.
Bu aşamada siyasi sığınma talebi için mülakata giriyorlar daha sonra da kararı verecek mahkemeye çıkıyorlar.
Mülakatta geri iadelerinin güvenlikleri için riskli olduğunu ispatlamaları gerekiyor.
Türkiye’den gelen bir Kürt olunca bu çok zor olmuyor. Ama Türkiye’de hayatının risk altında olduğunu ispatlamak için yine de öncesinde bir hazırlık yapılıyor. Mesela yola çıkmadan önce HDP’ye üye olmak gibi...
Gözaltı tutulurken yakın bir akrabadan gelen bir mektup de işe yarayabiliyor. Türkiye’den gelenler içinde sığınma talebi kabul edilenlerin üç ikna edici argümanı var: Kürdüm, Gülen cemaati mensubuyum veya LGBT bireyim.
Siyasi sığınma talebi kabul edilmeyenler ya da geri gönderme merkezlerinde bekleyenlere ise yine şebekeye bağlı kişiler gelip sponsor olarak çıkarıyor. Sponsor olmak demek, ben bu sığınmacıyı himayeme alıyorum demek. Fakat bu sığınmacıların ayaklarında elektronik kelepçe oluyor.
Meksika sınırından ABD’ye geçip, ABD’de bir biçimde serbest kaldıktan sonra sıra geliyor esas hedefe.
Çünkü Meksika sınırından ABD’ye geçmek için kaçakçılara para döken Ağrılıların esas hedefi ABD değil, Kanada.
Kanada’ya gitmek için bir durak daha var. ABD-Kanada sınırında polisin de girmediği kiliseler. Bu kiliselerde elektronik kelepçeler çıkarılıyor. Ve ardından yine kaçak yollardan Kanada’ya geçiyorlar.
Peki neden Kanada’ya gitmek istiyorlar sorusuna cevap vermeden önce geçen yıl çıkan bir polis operasyonu haberini okuyalım:
“Ankara polisi kaçak göçmenlerin Meksika üzerinden ABD'ye geçişini sağlayan bir uluslararası suç şebekesinin Türkiye ayağını çökertti. Ankara Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekiplerinin 4 ay süren teknik ve fiziki takip neticesinde şebekenin Türkiye ayağındaki 7 kişinin işleri organize ettiğinin şeması çıkarıldı. Buna göre Ağrı'daki şebeke üyeleri kişi başı 10-15 bin dolara anlaşma yapıyor. Şebekenin Ankara'daki üyesi O.A. ve İ.U. Meksika'ya turist vizesi alma işlemlerini gerçekleştiriyor. Havalimanında yurtdışına gidecek olan kişilerle bir araya gelen A.A., Meksika'daki şebeke üyelerine verilmek üzere 6 bin doları hazır ediyor. Meksika'daki şebeke üyeleri de kaçak göçmenleri ABD sınırındaki Ciudad Juarez kentinden sınırı geçirerek oradaki kamp alanlarına alınmalarını sağlıyor. Burada anlaşmalı avukatlar aracılığıyla bu kişiler kamptan kurtarılarak ABD'ye veya Kanada'ya geçiriliyor. Ankara, İstanbul ve Ağrı'da gerçekleşen operasyonda O.A., M.S.S., A.A., M.K., C.Y., D.A. ve İ.U. gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerde ve iş yerlerinde yapılan aramada 58 bin 801 dolar ele geçirildi. Hesaplarında da yüklü miktarda hareketlilik tespit edildi.”
https://www.sabah.com.tr/yasam/agri-meksika-abd-hattinda-umut-taciri-operasyonu-5569610
Herhalde haberdeki Ağrı vurgusu dikkatinizi çekmiştir.
Neden insanları Meksika sınırından ABD’ye geçiren şebekenin bir ayağı Ağrı’da?
İşte bunun cevabı artık polisiye değil siyasi.
Ağrılıların Kanada hikayesinin başlangıcında 1996 yılındaki HADEP kongresi var.
Meşhur HADEP kongresi. Bir kişinin Türk bayrağını indirdiği kongre.
Kongreden sonra aralarında HADEP genel başkanı Murat Bozlak’ın da olduğu onlarca kişi gözaltına alınmıştı.
Sekiz ay sonra tutuklu olan 12 kişi tahliye edildi. Bu tahliye o dönemde devlet ile PKK arasında başlayan çözüm müzakerelerinde atılmış bir adımdı.
(Bunun için bknz. https://www.haksozhaber.net/devletten-apoya-mektuplar-yazi-dizisi-17069h.htm)
O tahliye edenlerden biri Kocaeli’de inşaatlarda çalışan Karslı bir gençti.
1997 yılının yazında hakkında devam eden davadan beraat edince Türkiye’den ayrılmaya karar verdi ve 1997’yi 1998’e bağlayan gece Kanada’ya iltica etti.
Önce inşaatlarda çalıştı sonra Kanada’da Ararat adlı büyük bir inşaat şirketinin sahibi oldu.
Tabii onun zenginleşmesiyle birlikte benzer pek çok göç hikayesinde yaşanan bir durum tekrarlandı.
Ağrı’daki aşiretinden gençler Kanada’ya gitmeye başladılar.
Yıllardır süren bu göç, son yıllarda Türkiye’de ekonomi bozulunca, Türkiye’deki özgürlük ve demokrasi standartları düşüşe geçince arttı. Türkiye’den Kanada’ya iltica eden ve orada zenginleşen Ağrılı genç, 2014’de çözüm sürecinin heyecanıyla artık olgun yaştaki bir işadamı olarak Türkiye’ye döndü ve bölgede de yatırımlar yaptı.
Aynı aşiretin mensubu olan kaynağım son yıllarda 3 bini aşkın Ağrılı gencin Meksika üzerinden Kanada’ya gittiğini anlatıyor:
“Ağrı’da genç kalmadı, gidenlerin para kazandığını duyanlar peşlerinden gitti. Artık aileler yol masrafını biriktirip çocuklarını gönderiyor.”
İşte Ağrılıların hiç alışık olmadıkları bir iklime sahip Meksika’ya uçmalarının sebebi bu; İklimine yabancılık çekmeyecekleri Kanada’ya gitmek.
Türkiye maalesef artık dünyada insanların kaçmaya çalıştığı ülkelerden biri.
Ege denizi, Meriç yolu tehlikeli olunca bazıları folklor ekibine, mehteran bölüğüne giriyor, bazıları belediyeleri kandırıp gri pasaportla sahte çevre toplantılarına gidiyor, bazıları da soluğu Meksika sınırında alıyor.
Ve bu insanlar mülteci değil. Bu ülkenin en düşük standartlarda yaşayan vatandaşları. İktidarın bile belediye başkanı diye mizah dergisi karakterlerini gönderdiği bir şehrin vatandaşları....
Türkiye sadece homurdanırken, Doğubeyazıt halkını elektrik faturalarını protesto için sokağa döktüren de belki bu çaresizlik ve sıfırı tüketme hissidir.
Zaten bir insanın eksi 30’lardaki Ağrı’dan yola çıkıp 12 bin kilometre kat ederek Meksika-ABD sınırındaki çöle varması için muhakkak çok haklı sebepleri olması gerekir...
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇözüm Süreci’nin künhüne vakıf kaç kişi var? 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSıfır oranlı gelir vergisi neden uygulanmıyor? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025