Yıldıray OĞUR
22 Temmuz 2007 genel seçimlerinden dört gün öncesi…
Nisan 2007 Cumhurbaşkanlığı krizinin hemen sonrası. Türkiye kutuplaşmış, asker muhtıra yayınlayarak Cumhurbaşkanlığı seçimine müdahale etmiş, Anayasa Mahkemesi tarihinin en gülünç kararlarından biri olan 367 kararıyla Meclis’in Cumhurbaşkanı seçmesini engellemişti.
Bütün bunlar Cumhuriyet tarihinin en büyük mitingleri olan Cumhuriyet Mitingleri’nde meydanlara çıkan milyonlarca insanın alkışları arasında olmuştu.
Cumhurbaşkanı seçemeyen AK Parti iktidarı bu düğümü çözmek için ülkeyi erken seçime götürmüş, medyada ve seküler çevrelerde milyonların meydanlara çıkmasının yarattığı heyecanla CHP’nin büyük bir oy alması bekleniyordu
Ve 19 Temmuz 2007 günü Radikal gazetesi herkesi şok eden bir manşetle çıktı.
“AKP 48'e dayandı, CHP 20'nin altında”
AK Parti’nin son genel seçimdeki oyu yüzde 34, 2004’deki yerel seçimlerdeki oyu yüzde 41.
Fakat bu iddialı manşetin altında kimsenin görmezden gelemeyeceği Türkiye’nin en itibarlı anketçisinin imzası vardı: Tarhan Erdem’in…
https://web.archive.org/web/20070930181825/http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=227346
Tarhan Erdem, 1953 yılında üyesi olduğu CHP’den 1977’de milletvekili seçişmiş, aynı yıl bir ay Sanayi Bakanlığı yapmış, 1999 yılında genel başkanlığına aday olmuş 1999-2000 yılları arasında partinin iki yıl genel sekreterliğini yapmıştı.
Yani AK Parti lehine manipülasyon yapacağı düşünülecek son isimlerden biriydi.
1950’lerden itibaren ilgilendiği seçim sonuçlarıyla ilgili isabetli tahminlerinin şöhreti KONDA’dan önce 70’li yıllarda yayılmıştı.
Henüz ortada KONDA yokken 1977 seçimlerinden sonra herkes CHP’nin 226 sandalyeyle tek başına iktidar olmasını beklediği gece CHP'nin 211 sandalyede kalacağını tahmin etmişti.
Seçim gecelerini geçirdiği Milliyet’te Abdi İpekçi, bir keresinde gazete baskıya giderken "Verin şimdiye kadar gelen sonuçlar listesini, Tarhan bey tahminlerini yazsın" demişti.
1987’de aslında bir toplu konut şirketi olarak kurduğu “Konut Dayanışma” yani KONDA’da da hiç konut yapmamış ama yaptığı anketlerle büyük bir itibar sahibi olmuştu.
1999 seçimlerinde CHP’nin baraj altı kalacağını söylediğinde kendi çevresinden büyük tepkiler almıştı. 2002 seçimlerinde Meclis’e iki partinin gireceğini, AK Parti’nin yüzde 34 ile tek başına iktidar olacağını bilmişti.
Ama bütün bunlar, Cumhuriyet Mitingleri ile aşırı heyecanlananların gerçekler yerine duygularına yenilmelerine engel olmadı.
Anketin yayınlanmasıyla birlikte Tarhan Erdem’e yönelik medyada büyük bir saldırı başladı.
Ertesi gün Cumhuriyet gazetesi “Anket Komedisi” manşetiyle çıktı. Erdem, AK Parti için manipülasyon yapmakla suçlandı.
Tercüman gazetesine göre de anket sonucu komikti:
“Tarhan Erdem'in sahibi olduğu KONDA'nın AKP oylarını yüzde 48 göstermesi, gülünç bulundu.”
Vatan gazetesine göre ise “AKP’nin yüzde 40 alması bile hayaldi.”
Gazetelerde pek çoğu hala yazan isimler Tarhan Erdem’e ve anket sonucuna hakaretlerle saldırdılar:
“Güdümlü medyanın, daha önce defalarca palavra olduğu kanıtlanmış, eğip bükmeye müsait rakamsal hokus pokusu yayımlaması niye serbest?”
“Yaygın kabul şu: 'Tarhan Erdem, Baykal'la husumete dayalı araştırma yaptıkça şişiyor ve itibarını gölgeleyip komik duruma düşüyor. AKP'ye de yaranamıyor çünkü orada da itibarsız.”
“Dün bir arkadaşım, son seçim anketine göre oy dağılımını bildirdi: AKP yüzde 47.9. Vallahi farkında bile olmadım, ağzımdan tek sözcük çıkmış: Oha! 'Çüş' de diyebilirdim. Ama beynim, sahtekârlığın bu kadar kalını, yalanın böyle hamı, soytarılığın bunca kabası, densiz ve yontulmamış kurnazlık karşısında, ancak insanoğlunun homurtularla konuştuğu bellek katmanında bulmuştu gerekli tepkiyi. Odun gibi, ağız dolusu, gırtlağımın tüm baslarını gerektiren bir 'oha'”
“48 saat kala; 'AKP'nin yüzde 47.9'u bulduğunu, yüzde 50 sınırına dayandığını' ilan ediyorlar. Hitler'in propaganda bakanı Goebbels "Propagandada beyinlere her gün 1 cm. çivi çakacaksın, 40 günde 40 cm. girecek, girdiğini kimse hissetmeyecek, böylece yalan gerçek olacak" demişti. Hormonlu anketler! Goebbels'in çivisi! Seçmenin sandığa gitmesine iki gün kala; 'Seçimlerde oy verecek olan 42 milyon seçmenin yüzde 70'i, yani her 100 seçmenden 70'i, AKP'nin iktidar olacağını beklemektedir' yalanını paslı çivi gibi beyinlere çakıyor. Böylece belki de yüzde 30'ların altına inmiş AKP'yi son anda kararsızları etkilemek ya da karar verdiği partinin 'iktidar olacağı ihtimalini zayıf bulanları' oy sandığına gitmekten caydıracak etki yaratmaya çalışıyorlar. Yüzde 13'lük bir sapma yapacak kadar hormonlu bir anketi seçime 48 saat kala yayınlayarak seçmenin 'beynini Goebbels'in çivili tahtasına dönüştürmek isteyenlerin' bir sorumluluğu olması gerekir. Hapis demiyorum. Kınanmaları.”
“Tarhan Erdem'in şirketinin dünkü Radikal'de yayımlanan kamuoyu yoklamasına göre, yüzde 48... Allah'a şükretmeliyiz ki bu erdemli tarhana yoklamalar hiçbir zaman tutmuş değil.”
“AKP yüzde 48-50'yle tek başına iktidarmış 23 Temmuz sabahı... Bizim Soros'un çocukları yine övgüler düzüyor AKP'ye....”
https://www.haberturk.com/medya/haber/30022-turk-basini-sinifta-kaldi
Seçim gününe kadar saldırılar sürdü.
Ve seçim akşamı…
Tarhan Erdem o gece yaşadıklarını şöyle anlatmıştı:
“Sabah kalktım, saat 8'de hanımla gidip oyumuzu verdik. Parmağımız mürekkeplendi. Sonra 1,5-2'de ofisime gittik. Erken sonuç projesi vardı biliyorsunuz. Sonra televizyona gittim. Sonuçlar çok hızlı geldi. Aşağı yukarı 20.30'da sonuçlar belliydi. Ben onu görünce biraz rahatladım. Ama kesin sonuçlar açıklanınca ağladım. Yanımda Hasan Cemal, Taha Akyol filan vardı. Arkadaşlarımla ağlaşmamızı seyrettiler. O gün ne yaptınız? Zafer değil, boşalma anı daha doğru. Gerçek bir zafer anı... Konusuna göre değişir. Ölüm gibi doğal meselelerde daha katıyımdır. Şoke olmam. Ama bu tip duygusal meselelerde daha kolay ağlayan biriyim.”
Tarhan Erdem’in bütün öngörüleri bu kadar isabetli tutmamıştı. 2004 yerel seçim sonuçları tahmini tutmamıştı. 2009 yerel seçimlerinden yüzde 47,9 bulduğu AK Parti, yüzde 39’da kalmıştı. Ama bu isabetsizliği KONDA’nın sitesine koyacak kadar özgüvenliydi.
Yine 2007’de üniversitelerde başörtüsü serbest bırakılırsa iki yıl içinde mahalle baskısından üniversitelerde açık kız öğrenci kalmayacağını söylemişti. Ama ilk kuşak cumhuriyetçiliğinden gelen bu önyargılarıyla da daha sonraki yıllarda yüzleşti.
1995’de Türkiye standartlarının çok üzerinde bir anayasa taslağıyla programını hazırladığı Demokratik Cumhuriyet fikrini savundu.
90’ların ortasında Kürtçe eğitimi, Kürt meselesine çözümü destekledi.
Evet’in yüzde 58 alacağını öngördüğü için yine linç edildiği 2010 referandumundan sonra Sivil Anayasa çalışmalarına destek verdi.
2001’de istifa ettiği CHP’den sonra “Türkiye'nin çağdaş, demokrat, sözlük anlamında liberal bir partiye ihtiyacı var. Mevcut partilerin hiçbiri buna dönüşemez. Yeni bir parti kurmak lazım” fikrini savundu.
2013’de çözüm sürecinde mahalle baskılarına aldırmadan AK Parti iktidarının davetini kabul ederek Akil İnsan oldu.
Akil İnsanlar Ege Bölgesi grubu başkanı olarak CHP’nin en güçlü olduğu bölgede çözüm sürecini anlattı.
Gezi olaylarının başladığı günlerde Dolmabahçe’de yapılan Akil İnsanların son toplantısında çözüm sürecinin yavaşlığıyla ilgili Başbakan’la sert bir tartışmanın içine girecek kadar da sözünü sakınmayan bir isimdi.
Tarhan bey ile tesadüfen geçen hafta telefonda konuşmuştuk.
Karar’da konser yasakları üzerine çıkan bir yazımı tebrik için aramıştı.
Türkiye’deki demokrasinin hali ile için çok üzgündü.
Bu yüzden de önemli bulduğu Altılı Masa’ya da biraz kızgındı.
Altılı Masa’nın esas acil meseleyi fazla ıskaladığını, ayrıntılara boğulduğunu düşünüyordu.
Tarhan Bey’e göre altılı masa çok önemliydi, ama bu altı birbirine benzemez partinin neden yan yana gelmek zorunda kaldığı yeterince vurgulanmıyordu.
Oysa seçimin esas konusu ve halka verilecek mesaj buydu.
“Ortada acil, hayati bir durum olduğu, ülkenin tekrar demokrasi rayına oturtulması için bu işbirliğinin bir zorunluluk olarak ortaya çıktığı daha çok vurgulanmalı, olağan görüş ayrılığı olabilecek konularla ve diğer ayrıntılı meselelerle vakit kaybedilmemeli” demişti.
89 yaşında bile hala Türkiye’nin dertleriyle dertlenmeye devam eden Tarhan Bey’in saçları 1973 yılında henüz 40 yaşındayken mühendis olarak görev yaptığı Şişecam fabrikasında yangın çıkınca bir gecede üzüntüden ağarmıştı ama o Türkiye’nin sayıları her dönem az olmuş aksaçlı gerçek akil insanlarından biriydi.
Onun gibi insanlara en çok ihtiyaç olacağımız kritik bir yıla girerken aramızdan ayrıldı.
2023 seçim gecesini Tarhan Erdem olmadan yaşayacağız.
Aklın duygulara yenik düşüp düşmeyeceğini göreceğiz.
Tarhan bey’e rahmet, ailesine, değerli ağabeyi Kaya Erdem’e başsağlığı dilerim.
Yazarlar
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBüyük Buhran… 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEİslâmcıların iki yüzü, Türkçülerin devleti ve Kürt sorununun çözümü 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Kusursuz fırtına’nın tam ortasında: Türkiye krizler kavşağında hangi yola sapacak? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanBeslenmenin farklı yollarından kaçış yok 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNLevant’taki İsrail düşü Türkiye için kâbus mu? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBir Demokrasi Kurultayı hikâyesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluKim demiş İslam ülkeleri bir araya gelemiyor diye 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazRüşvetçileri merak eden bir savcı var mı? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞAnayasa Madde 66: Türk vatandaşlığı 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞDİYANET NE ZAMAN ”KENTLİ” OLACAK? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMalazgirt ruhu: Sultan Alpaslan ve Cevdet Sunay yeni Türkiye’ye el sallıyordu 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025