Yıldıray OĞUR
Hrant Dink öldürüldüğü akşam Taksim Meydanı'nda toplanıp Agos’un önüne yürüyen büyük kalabalık Harbiye Orduevi’nin önünden geçerken grubun sloganları bölündü. Sayıca küçük bir grup orduevine doğru “Katil devlet hesap verecek” diye bağırmaya çalışıyordu. Diğerleri ise o sesleri “Katil AKP”, “Faşizme karşı omuz omuza” diye bağırarak bastırmaya...
Dink davası üzerinden siyasi hesaplaşma o gün başladı ve 7 yıl boyunca da hiç bitmedi. 7 yıl sonunda siyasi angajmanlarını aşıp gerçek katilleri merak eden küçük bir azınlık kaldı geriye.
Top son olarak Erhan Tuncel’in 5. kez değişen ifadeleriyle yeniden Emniyet İstihbarat’ın sahasında. Genel olarak Dink davasına bakanlar bu siyasi ve sonra esas olarak istihbarat kavgasının davayla ilgili gerçeklerin ortaya çıkmasına vesile olacağını düşünüp, ümitlendi. Ama tam tersi oldu. 7 yıl sonunda herkesin siyasi pozisyonuna göre bir favori katili oldu ve gerçeğin manipülasyona kurban edilmesine çok az insan itiraz etti.
19 Ocak 2007’den beri birbirleriyle çelişen raporlar, iddialar, ifadeler, kitaplar, haberler havada uçuştu.
2009 Ocak ayında çıkan Nedim Şener’in Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları kitabı Emniyet’i, özellikle de Ergenekon operasyonunu yapan Emniyet İstihbaratçılarını sorumlu tutuyordu. 2009’un Kasım ayında ise Taraf’ın yayınladığı Kafes Eylem Planı ise bunun tam tersini: Cinayetin Rahip Santaro, Zirve Katliamı ile birlikte planlanmış bir derin devlet operasyonu olduğunu. Günün sonunda Kafes Eylem Planı davası Poyrazköy Davası ile birleştirildi, unutuldu, davada tutuklu sadece 3 sanık kaldı.
2011 yılında istihbarat savaşları bu kez kitaplar üzerinden yürüdü. Cinayetin yıl dönümünde çıkan Nedim Şener’in Kırmızı Cuma kitabında birden karşımıza Erhan Tuncel’in 2010 yılında Nedim Şener’e yazdığı ve cinayetten polisi sorumlu tutan mektuplar çıktı. Tuncel “Polisler bana yakılmayacağım sözü verdi” diyordu. Cinayeti Emniyet'in planlandığını ima ediyordu.
Aynı tarihlerde çıkan Adem Yavuz Arslan’ın Bir Ermeni Var kitabına göre ise suçlu Jandarma’ydı. Kitapta ilk kez karşımıza çıkan askerî istihbaratta çalışan gizli tanık ifadesi Zirve katliamı ile birlikte cinayeti ordu içinde Hurşit Tolon’un başındaki bir gizli oluşuma bağlamaktaydı.
Bu arada Erhan Tuncel ilginç bir şekilde Adalet Bakanlığı’nın gardiyanlık sınavına girdi.
Tuncel, 22 Ocak 2012’de beraat ettiği duruşmadan hemen önce fikrini değiştirdi. Zaman’ın sorularını yazılı olarak cevaplandırıp şöyle dedi: O dönemde (2007) Ergenekon'a dokunan yanıyordu. Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer, Türkiye'nin en karanlık noktasına projektörü tuttu. Bu iki isim Dink cinayetinin mağdurudur.
Aynı sözleri tahliye olduktan sonra iki yıl önce Emniyet’i suçladığı mektupları gönderdiği Nedim Şener’e de tekrarladı: Bu cinayet amatörce değil, 5-6 kişinin yapabileceği bir iş değil. Bunun arkasında Ergenekon olduğunu düşünüyorum. (Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü) Ramazan Akyürek benim gibi bu olayın mağduru.
Mahkeme kararını verdi. Erhan Tuncel elini kolunu sallayarak hayata karıştı. Sonra Yargıtay kararı bozdu. İlk duruşmada Tuncel hakkında tutuklama kararı çıktı. Bu sırada 23 Ekim 2013 Star’dan Helin Şahin’in bulduğu Erhan Tuncel’in sözleri yine manşetlere çıktı: “Bu iş Ergenekon üstü bir yapının işi. Trabzon Jandarmasının bu davada irdelenmesi lazım. Cinayetteki rolleri büyük” diyordu.
Ve son durum Erhan Tuncel yakalandı. Tekrar hapse girdi. Yakalanmasının ardından görülen ilk duruşmada tüm suçu yeniden polis müdürleri Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer’e yükledi. Bu arada Cemaat-hükümet tartışmalarında da hükümete ince mesajlar gönderdi.
Bırakıldıkça Jandarma’yı Ergenekon’u, içeri girdikçe Emniyet’i suçladı Tuncel. Bir istihbarat savaşının ortasında kalmış, hem Emniyet’e hem Jandarma’ya çalışmış yırtmaya çalışan bir adamın çelişkileri bunlar. Esas gerçek ise 7 yılda Dink davasının bu istihbarat savaşlarının yaşandığı bir arenaya döndürüldüğü.
Ogün Samast’a 8 kez Hegel’e atıf yapılan edebi mektuplar yazdıran, her yıl bir ihbar mektubu, bir gizli tanıkla rotası değiştirilmeye çalışılan, Ergenekon Davaları hesaplaşmalarının, sol içi tartışmaların üzerinden görüldüğü bir dava Dink davası. Hrant Dink ödülünü hangi cephenin alacağı gibi nebbaşi kavgaların, Etyen Mahçupyan’ın tabiriyle dava üzerinden politik aktör olmaya çalışan asalakların dadandığı bir politik arena bu dava.
Yani 7 yıldır katillerin bulunamamasına o kadar şaşmamak gerek. Bundan sonra gerçeğin rengini bu istihbarat savaşlarının, siyasi kavgaların galibi belirleyecek. O gerçek aradığımız gerçek olacak mı, o şimdilik meçhul...
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇözüm Süreci’nin künhüne vakıf kaç kişi var? 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSıfır oranlı gelir vergisi neden uygulanmıyor? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025