Yıldıray OĞUR
Hava dışarıda eksi beş derece. Şehirde bizi gezdiren Tallinnli şoförümüze göre ise hava durumu “Bugün biraz esiyor”. Gömleğin üzerine sadece bir montla dolaşması ondan. Cumhurbaşkanı Erdoğan’la tanışmak için kaldığı otele gelen Cizreli bilgisayar mühendisinin de kreasyonu ona yakın. Kışın gömleğin altına bir içlik, o kadarmış. Bir sürü şey hakkında konuştuk. Ama galiba adını sormayı unuttuk. O da Cumhurbaşkanıyla tanışırken aklına gelenleri unutmuş zaten. Çünkü “800 Euro maaş aldığını” duyunca, sohbet Erdoğan’ın Cizreli bu parlak beyni memlekete döndürmeye ikna seansına dönmüş.
Şimdilik maaşı düşük görünse de kariyeri için en doğru yerlerden birinde. Çünkü Estonya bir bilişim ülkesi. Kazaa, Fast Track ve tabii ki Skype bu topraklarda doğdu. İki genç Estonyalı mühendis Dane Janus Friis ve Swede Niklas Zennström 2003 yılında geliştirdikleri Skype’yi, 2011 yılında 8.5 milyar dolara Microsoft’a sattılar. Ama hâlâ şirketin beyni ve çalışanlarının yarısı Estonya’da. 1 milyon 300 bin nüfuslu ülkenin neredeyse tamamının internet erişimi var.
NATO Siber Savunma ve Mükemmeliyet Merkezi de burada. Merkezde her yıl Türkiye’nin de katıldığı siber saldırılara karşı Locked Shields tatbikatları bile yapılıyor. Yoğun siber saldırıları atlatıp Çankaya Köşkü’ne çıkan Cumhurbaşkanı’nın da burayı ziyaret programına alması şaşırtıcı değil.
Genç mühendisin ailesi hâlâ Cizre’deymiş. Ama o Estonya’nın başkenti Tallinn’de kendine yeni bir hayat kurmuş. Evlenmiş. Eşi Azeri. Bebeklerini hava “güzel” olunca dün parka çıkardıklarını anlatıyor. Bir de Cumhurbaşkanı’na da söyleyemediği barış sürecinin ne kadar önemli, PKK ile yaşamanın ne kadar zor olduğunu...
Ama Türkiye’de internetin ne kadar yavaş ve pahalı olduğunu anlatırken daha heyecanlı. “Cizre’de bizimkiler bir şarkıyı beş dakikaya indirirken ben bir saniyede indiriyorum, hem de aynı parayı vererek” diye yapıyor kıyası.
“Dünya ne kadar küçüldü" diye klişe bir laf geliyor bir yerden. Cizre’den, Tallinn’e uzanan bu hikâye için.
Halbuki, dünya her zaman çok küçüktü. Özellikle de binlerce yıllık Amber Yolu’nun son durağındayken söylenmeyecek bir klişe bu. Amber, Baltık ülkelerinde yetişen bir çam türünün fosilleşen reçinesinden ortaya çıkan bir taş. Kehribar diye de biliniyor. Burada orijinali Arapça’dan gelen amber deniyor. O da misk-i amberdeki amberden geliyor. Ama ikisi arasında “bulunmazlık, eşsizlik” sıfatları dışında zannedildiği gibi bir ilişki yok. Sakın denemeyin, amber taşını yakınca pek hoş bir koku çıkmıyor. Koku olan amber, zaten buradan epey uzakta Hint Okyanusu'nda bulunan bir balina cinsinin kusmuğundan elde ediliyor. Kusmuk denizin üstüne çıkıp, dalgalarla kıyıya vuruyor. Misk ise Orta Asya’da bozkırlarında dolaşan misk geyiğinin erkek olanının midesi ile cinsel organı arasındaki bir bezeden. İnsanoğlu neleri keşfetmiş ve onun peşinden nerelere gitmiş. Neyse ki artık hepsi kimya labaratuvarlarında üretiliyor.
Ama amber taşı için aynısı mümkün değil, o yüzden binlerce yıldır tüccarlar Baltık kıyısındaki Livonya coğrafyasına gelmiş. "Güneş Tanrısı" Ra’nın gözyaşından bir damlayı mumyalandığı sandıkta elinde tutunca ruhunun öldükten sonra korunduğunu düşünen Mısırlılar için zorunlu bir ticaret bu.
Bu tarihî ticaret yolları düşünülünce Tallinn’i ilk kez bir dünya haritasında gösteren kişinin Kurtubalı coğrafyacı El İdrisi olması da o yüzden tuhaf değil. Ya da Letonya’nın başkenti Riga’da şimdi geçici cumhurbaşkanlığı binası (aslı restorasyonda yakılmış, yakan firma yenisini yapıyormuş) olarak kullanılan Karakafalılar Evi’nin adındaki kara kafanın 14. Yüzyılda burada bir lonca kuran Kuzey Afrikalı tüccarlara dayanması da…
Danimarka, İsveç, Polonya ve ardından Almanlarla Ruslar arasında gidip gelen bir coğrafya burası. O yüzden hem Letonya ve de Estonya’nın müzelerinin adı İşgal Müzesi. Bin yıllık bu işgal tarihi 1989’da Estonya, Letonya ve Litvanya’da 2 milyon kişinin el ele tutuşup oluşturdukları 600 km'lik zincirle durduruldu. Bir de o sırada Estonya’daki Sovyet güçlerinin komutanı olan Cevher Dudayev’in askerlerini karargâhta tutmasıyla…
![]() |
Tallinn deyip durduğumuza bakmayın, 13. Yüzyıldan 1917’ye kadar buranın adı Reval. Reval’ı tarih kitaplarından hatırlayanlar çıkacaktır. Reval Görüşmeleri denince daha tanıdık gelebilir.
9 Haziran 1908’de İngiltere Kralı VII. Edvard ile Rus Çarı Nikola burada bir araya gelip bir Osmanlı vilayeti olan Makedonya’nın ne olacağını konuştular. İttihatçılar için Reval, Kemalizmin Sevr’iyle benzerdi. İttihatçılar Reval’de Batılı güçlerin Osmanlı’yı parçalamaya çalıştığı ve 2. Abdülhamid’in de buna seyirci kaldığı propagandası üzerinden büyük bir öfke parlamasını örgütlediler.
O kadar büyük bir öfke ortaya çıktı ki, Manastır’da kolağası Resneli Niyazi yanındaki askerlerle isyan edip dağa çıktı. Sonra ona Binbaşı Enver Paşa da katıldı. Sonra da Arnavut, Sırp, Bulgar, Rum çeteler. İsyan bir halk hareketine dönüştü ve 23 Temmuz 1908’de Abdülhamid 2. Meşrutiyeti ilan etmek zorunda kaldı. Ermeniler, Yahudiler, Araplar ve Kürtlerin temsilcileri İstanbul’da yeniden açılan Meclis’te buluştu. Rüya kısa sürdü. Sonra İttihatçılar yönetimi ele geçirdi. Milliyetçilikler ve savaşla imparatorluk bölündü. Mustafa Kemal, Cumhuriyeti kurdu. Kürtler dışlandı. İsyanlar başladı. 1970’lerin sonunda o isyanlardan biri olarak PKK ortaya çıktı. Kürtçenin en fasih konuşulduğu Cizre bu isyancıların en çok taraftar bulduğu yerlerden biri oldu. 100 yıl sonra Cizreli bir genç bu kavgadan da bunalıp Reval’e bilgisayar mühendisi olarak geldi. Azeri bir kızla evlendi. Onlar Reval parklarında bebeklerini gezdirirken Kağızman’da baraj inşaatına saldıran üç PKK’lı öldürüldü. Ardından Hakkari’de üç sivil giyimli asker sokak ortasında öldürüldü. Benzer sokak ortası cinayetleriyle evlatlarını kaybetmiş Cumartesi Anneleri'nin İstanbul’da 500. kez toplandığı sıralarda…
Dünya aslında küçük bir yer. İnsanlık da bizim zannettiğimizden ya da zannetmek istediğimizden daha çok birbirine yakın. Kıymetini bilenlere…
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUMerkeziyetçilik bütün kötülüklerin anasıdır! 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVer elini kayyumokrasi 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAUmut Hakkı, Özgürlük ve Demokratik Gelecek: Toplumun Vicdanına, İktidara ve Halklara Çağrı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNYargı İstanbul Yönetimini Görevden Alınca CHP Direniş Kararı Aldı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNYıkıcı korku değil kurucu cesaret 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURErbil’deki tartışma: Zor yakalanan mı zor olan mı? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERGeri Çağırma Hakkı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ1 Eylül Dünya Barış Günü ve toplumsal sorumluluk 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolSuriye’de haberler kötü 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanHukuk devletinden uzaklaşmak boşuna değildi, tam da bugünler içindi 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPiyasaları kim hazırladı? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBarış Umudu 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilMillî mi, Evrensel mi? Muhafazakâr Savunma Sözlüğünün Anatomisi 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRT20 Yılda Ne Değişti? 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMalazgirt ruhu: Sultan Alpaslan ve Cevdet Sunay yeni Türkiye’ye el sallıyordu 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Kusursuz fırtına’nın tam ortasında: Türkiye krizler kavşağında hangi yola sapacak? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞDİYANET NE ZAMAN ”KENTLİ” OLACAK? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBir Demokrasi Kurultayı hikâyesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluKim demiş İslam ülkeleri bir araya gelemiyor diye 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞAnayasa Madde 66: Türk vatandaşlığı 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNLevant’taki İsrail düşü Türkiye için kâbus mu? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazRüşvetçileri merak eden bir savcı var mı? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.09.2025
30.08.2025
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025