Abdurrahman Dilipak
Çanakkale ile Necef ve/veya Kerbela arasında nasıl bir bağ var?. Ya da Çanakkale ile Kudüs-ü şerif, Medine-i münevvere, Mekke-i mükerreme ile nasıl bir ilişki kurulabilir?
M. Akif, Çanakkale savaşında savaşanları “Bedr’in arslanları”na benzetir. Onlarla kıyaslar. Çünkü Çanakkale’nin geçilmesi ile İslam’ın mukaddesine, harimi ismetine tecavüz sözkonusu idi.
Çanakkale İslam’ın mukaddes coğrafyasının bahçe kapısıdır. “Kilit bahir”dir orası. Denizden gelecek taarruz için denize vurulan kilittir. İstanbul yani Hilafet merkezi ev kapısıdır. Mekke, Medine, Kudüs, Arz-ı Mev’ud coğrafyası, Necef, Kerbela bizim için manevi değerlerdir. O gün de bunları söyledim.
Necef’le Çanakkale’yi kıyaslamamın üzerinden 14 yıl geçmiş. O sözü İstanbul’da Fatih Camii’nin önünde söylemiştim. Bir gün sonra kızılca kıyamet koptu. Aslında olay şöyle gelişti. 27 Ağustos 2004 Cuma, ABD Necef’e girmişti. Biz de bu olayı protesto için Fatih Camii’nin avlusunda topladık. Şehidler için gıyabi cenaze namaz kılacak ve sonrasında basın açıklaması yapacaktık. Ben de konuşacaktım. Cuma namazı hutbesinde hoca hutbede Çanakkale’den bahsetti ama Necef’ten tek kelime bile bahsetmedi. Nasıl böyle bir şey söylemişim. Aleviler bile beni protesto ettiler. Tamam cami hocası bilmiyordu ama Alevi dedeler de mi bilmiyorlardı Necef’in İslam tarihindeki yerini ve önemini. Şiiler ve Aleviler için Necef Kerbela’dan önce gelir. Mekke, Medine ve Kudüs’ten sonraki manevi açıdan en değerli şehirdir. Orada Hz. Adem’in, Hz. Nuh’un, Hz. Ali’nin mezarı vardı.
Necef 1. Dünya Savaşı sırasında İngilizler tarafından işgal edildi ve daha sonra Irak devleti sınırları içine alındı. ABD’nin bölgeye müdahalesi sürecinde ABD’nin kontrolü altında kaldı.
Ben konuşmamda, ‘’Necef benim için kutsallık açısındanÇanakkale›den bin kat daha faziletlidir›› demiştim. “Kutsallık” dini bir değer ifade eder. “Şehidlik” de mesela dini bir derece ifade eder. Sözlerim bir gün sonra Milliyet gazetesi tarafından ‘Bu ne küstahlık’ başlığı ile birinci sayfasından duyuruldu ve 16. sayfasında aynı haber, ‘bu kez ölçüyü kaçırdı’ iç manşeti ile kullanıldı.
Cahillik başa bela. Bunlar ne Çanakkale’yi, ne Necefi biliyorlar. “Kutsal” ne demek onun da farkında değiller. Bilmiyorlar, bilmediklerini de bilmiyorlar. Tabii “cehaletin bu kadarı ancak eğitimle mümkündür.” O günkü açıklamamla ilgili basının sorularına şu cevabı vermişim: ‘’Bugün Irak halkının başına gelenler, eğer bu ateş burada söndürülmeyecek olursa zalimlere yardım, yataklık, uşaklık, işbirlikçiler edenlerle birlikte içimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden helak ateş bizi de yakalar. Necef’teki mücadele insanlık onurudur. Biraz önce hutbede bize Çanakkale Savaşı’nın mücahitlerinin ne yüce bir değer için savaştıkları anlatıldı. Necef benim için Çanakkale’den bin kat daha faziletlidir.’’ Haber şöyle devam ediyor: “Necef’ten sonra sıranın Mescid-i Aksa’ya geleceğini öne süren Dilipak, yapılan direnişin Kudüs müdafaası, Medine müdafaasından farksız olduğunu söyledi. Alevilere çağrı yapan Dilipak şöyle devam etti: ‘’Türkiye’deki Hanefi Müslümanların bu mücadeleyi daha sıcak bir yakınlıkla takip etmeleri için illaki İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin camisine, türbesine mi saldırı düzenlenmesi gerekir. Hz. Ali bizim halifemizdir. Nerede o cem evlerinin devamlı müdafaasını yapan Alevi kardeşlerim, gelsenize. Evimize girildi, kutsalımıza tecavüz edildi.’’
Aslında 100 yıl önce biz tek devlettik, birileri hafıza kaybına uğramış olmalı ki, bugün çıkıp, “bizim orada ne işimiz var”, ya da “onların burada ne işi var” diyorlar. “Yurtlarından çıkarılanlar”a kapılarımızı açmanın erdem olduğundan haberi bile yok birilerinin. Haber7’ şöyle bir haber yapmış o gün: “Sorularımızı yanıtlayan Abdurrahman Dilipak, arkasında durduğu sözlerine bu kadar tepki gösterilmesini ve küstah ifadesinin kullanılmasını cahillik olarak yorumladı: ‘’Çanakkale bir kapı idi. Orada çarpışan askerleri Merhum Mehmet Akif ‘Bedr’in aslanları’ ile kıyaslıyor. Onların ne kadar önemli olduğunu bu ifade göstermeye yeter. Orada şehit düşenlerin önemi tartışılmaz. Ama onlar asıl yapıyı korumak ve kutsalı savunmak için şehit düştüler. Asıl binayı korumak adına kapının geçilmesine izin vermediler. Ki o zaman orduların geçmesine izin verilmeyen Çanakkale kapısı sonradan geçilmiştir bu da ayrı bir tartışma konusu. Asıl olan ve korunan kutsal Mekke’dir, Medine’dir, Necef’tir. Esas yapı daha önemli. O açıdan kutsal bir kent olan Necef’in bir kapı olarak yorumladığım Çanakkale’den daha faziletli olduğunu söylemem tabiidir. Bu sözlere gösterilen tepkiler, cehalettir, insanların kutsaldan ne anladıklarıyla doğrudan ilgilidir. Yurt müdafaası elbette kutsal bir cihad anlamı taşır. Eğer Çanakkale böyle bir anlam ve değer taşımıyorsa, kutsallıktan söz etmek de doğru olmaz. Kaldı ki, Akif Çanakkale’den söz ederken, Bedir’e atıf yapar. Çanakkale’yi benim için destansı kılan orada kutsal değerler adına sergilenen olağanüstü direniştir. O yüzden ben sözlerimin arkasındayım ama öte yandan dinlemeden anlamadan yapılan cahilce tepkiler alıyor olmak üzüntü verici.”
O tartışmadan bugüne 14 yıl geçmiş. Çanakkale’nin kitaplaşması için aradan 14 yıl geçmesi gerekiyormuş. Bugün o kitap “Kayıt Yayınları”ndan çıktı. Kitapta cevabı aranan sorular özetle şunlar: -Çanakkale savaşı nasıl başladı? İlk saldıran taraf kimdi? -Çanakkale savaşının genel komutanı kimdi? -Blaslav ve Goben, nasıl Yavuz ve Midilli oldu? -Çanakkale savaşından Mondros mütarekesine kaç gün sürdü ve bu sürecin sonunda Osmanlı sınırları, nereden nereye geriledi. -Çanakkale savaşı başlayınca Kafkaslarda durum neydi, Filistin cephesinde durum ne oldu? -Çanakkale’den çekilen İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Filistin ve Lazkiye’den saldırmak için hazırlık yaparken, Çanakkale cephesindeki komutanlar nereye gittiler? -İngilizlerin Hindistan’dan ve Fransızların Senegal’den getirdiği askerler kimlerdi ve kime karşı savaşıyorlardı. Onlar kimler tarafından ve niçin cepheye sürülmüştü. Derin trajedi ve derin gerçeği kim, niçin gizledi! Müslüman askerlerin İngiliz ve Fransız anıt mezarında işi ne? -Almanlarla birlikte İngilizlere karşı savaştık ama, neden İngilizlerle ortak anma törenleri düzenliyoruz ve Almanlar aramızda değiller. -TBMM’nin açılışında bile, ilk meclis binasının sağında “kelime-i tevhid sancağı” asılı iken, nasıl oluyor da, nerede ise Çanakkale savaşında nerede ise hiç kelime-i tevhid yazılı sancağı göremeyiz. -Çanakkale geçilmedi ise İstanbul nasıl işgal edildi ve Mondros mütarekesini niçin imzaladık?. -Çanakkale’nin önemi nereden kaynaklanıyor? Mehmet Akif, Çanakkale’yi neden “Bedrin arslanları” ile mukayese etti! Çanakkale’nin Necef’le alakası ne? “İtilaf Devletleri tarafından 13 Kasım 1918’de fiilen işgal edilen İstanbul 4 yıl 10 ay 23 gün süren işgal döneminin ardından 6 Ekim 1923’te ise Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu İstanbul’a girdi ve işgal resmen sonlandı. İtilaf Devletleri donanmaları 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması’na dayanarak 13 Kasım 1918’de Haydarpaşa önlerine demirleyip İstanbul’a girdi. Fiilen gerçekleşmiş olan işgal, 16 Mart 1920 tarihinde resmi işgale dönüştü. Çanakkale savaşı Çanakkale’de başladı, Filistin ve Kafkaslar ve doğu Anadolu’da devam etti ve Mondros’ta varılan mütarekeyle ile Çanakkale’den geçen İngiliz ve Fransız donanmasından inen askerlerin İstanbul’u işgali ile sonuçlandı. Kitapta daha fazlası var tabii. Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.08.2025
26.08.2024
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024
2.06.2022