Abdurrahman Dilipak
Tamam, siyasi gündem sıcak. O kadar çok haber var ki, insan neye inanacağını şaşırıyor. Şeytan fazla mesai yapıyor, Ankara’da, İstanbul’da.. Nasıl olur da siyaset perdesi arkasında “İslamcıları” bir yere monte eder, Türkiye’yi yönetecek kadroları allayıp pullayıp bir yerlere yerleştirir.
Kim gelirse gelsin, Şeytan bir yolunu bulacaktır. Şeytanın şerrinden mutlak anlamda emin olan bir kul var mı! Bu dünya hayatı nasıl başladı. Hz. İbrahim’den bile vazgeçmeyen bir lanet olası biri var. Ve onun en çok kullandığı üç alet, para/mal, kadın/fahşa, makam/güç. Buna zaafı olanlara dikkat! Bu işlerde harama açık kapı bıraktınız mı, Şeytan nefsinize taht kurar, o sizi, siz toplumu yönetirsiniz İns’in Şeytanına dönüşürsünüz. Onun için “Rabbım beni bana bırakma” denilmiştir. “İhtirastan uzak dur, çünkü ihtirasla istediğinşey bir imtihana dönüşür de, dua ile istenen belanız olur” denmiştir. Neyse, yeni parti oluşumuna bakıyorum!. Üzülüyor tabii insan. AK Parti’nin hali pür melali, yeni oluşuma doğru yokuş aşağı gider gibi koşanlar, bugünkü sonucun müsebbibleri, kaşığı belinde dolaşan birtakım adamlar şirinlik muskalarını takıp, yeni oluşum için kapı kapı dolaşıyorlar. Uluslararası sistemin monitörleri olup-bitenleri izliyor ve adamları ile süreci dizayn etmeye çalışıyor. Cemaat, STK, işadamı, vakıf, dernek, oda, bürokrasi çevresinden birçok kişi ve kurum manken kız gibi gülücükler saçıyor. Ben üzülerek bakıyorum ve bekliyorum. Geldikleri yerdekiler, gittikleri yerdekiler, insanları çoğu siyasi bir sarhoşluk içindeler sanki. Gözleri var görmüyorlar, kulakları var duymuyorlar, kalpleri var, hissetmiyorlar sanki. Aşk ve öfke gözlerini kör etmiş! Hele bir taşlar yerine otursun, söyleyecek çok söz var.. Yani, kastım olmasa da, dost acı söyler hesabı, birilerini “üzmeye” devam edeceğim. Parti tartışmalarından bıktınız biliyorum. İçimiz dışımız siyaset oldu. Siyasetle yatıyor, siyasetle kalkıyoruz. 6 ay bir güz gidiyoruz sonra dönüp arkamıza baktığımızda görünen manzara şu: Bir arpa boyu yol almamışız.. Bu yıl başından beri siyaset konuşuyoruz. Sonuç?
“Bakanlar değişecek”, “Parti üst yönetiminde değişiklikler olacak”, “sonuçtan sorumlu olduğunu düşünen birileri istifasını sunacak” derken, beklenenlerin hemen hemen hiç biri olmadı. Bu arada “olacak mı, olmayacak mı” diye merak edilen, olacak olmayacak diye tahmin yürütülen, insanların papatya falına benzer tahminlerde bulunduğu yeni partinin kurulacağına ilişkin ilk işaret, Babacan’ın AK Partiden istifası ile geldi. Erdoğan G20 zirvesi sonunda vizyon belgesini imzaladı ama, o belgenin hazırlayıcıları arasında yer alan Babacan, Erdoğan’ın Çin dönüşünde AK Partiden istifa etti. Onun başarısı, kendinden sonraki oluşumlar için yol ve yön gösterici olacak. Neyse, bugünkü konumuz o değil. Parti değil Party’yi konuşacağız. Kadın, aile, cinsiyet eşitliği, gençlik, aile, fuhuş, uyuşturucu bağımlılığı, marka ve lüks tutkusu, Piercing, Tatto, Moda derken geldiğimiz noktayı yazacağım bugün.
Bizim “Modern muhafazakârlar”ın geldiği nokta dudaklarınızı uçuklatacak noktaya geldi.. Ha! Unutmadan, artık su geçiren oje ve abdeste mani olmayan dudak boyalarımız var. Helal likör, bira, şarap ve şampanyalarımız da var. Yakında rakı, votka da çıkar. Tabii ki, onlar da “Helal” etiketli satışa sunulacak! Hani biz onlara benzemeyecektik!? Bakın siyasilerimiz, bürokrasimiz benzer bir akıl tutulması ve ahlak zafiyeti içinde. “Bebeğin Cinsiyetini Tahmin Partisi” diye bir parti duydunuz mu siz! Yok yok, en ilginci “After Umre Party”si! “Umrah Celebraty” veya “Umrah Mubarak” gibi yapılan, geleneksel kutlama ziyaretleri, törenleri yapılır ama bunlar doğrudan “Party” dedikleri şey yapıyorlar.. Eskiden Hac ve umreden dönenlerin evinde tebrik ziyaretleri olur, gelenlere tesbih ve seccade hediye edilirdi ama bu işin bir adabı olur. Rock müzik eşlinde “Zikir party”si bile var artık: “Tarikat dance Party”. “Yatta Happy Birthday Party” gibi rezaletler de yok değil. Hepsi “tesettürlü” tabii!
Ramazan İftarı’nı da “Party”ye dönüştürenler var. Süs, şatafat, müzik, kadınlı erkekli rengarenk giysiler içinde semazenlerle başlıyor ve devam ediyor. Baby Shower Party diye “Bebek doğmadan önce party”si de çıkmış. “Bebeğin cinsiyetini tahmin etme party”si de var, yakında “konuğun cinsiyetini tahmin etme partisi” de yaparlar! “Kız çocuğa 6. Ay kınası”
“Kur’an’a geçince”, “Hatim edince”, “Hafız olunca” elbette bir araya gelelim. Hani sünnet düğünü gibi. Bakın bazı yerlerde artık Sünnet düğününde kadın oynatanlar bile var. “Bekarlığa veda partisi” adı altında fuhşa özendirenler de çıktı. Ama hatim merasiminin arkasından, güya gençleri bu işe özendirelim diye “Funny zikir dance Party”sine dönerse bu iş, din oyuncak haline getirilir.
“Bekarlığa Veda Partisi”nin tesettürlüsü için şu adrese bakın bakalım bir. Lüks, israf, ne istersen var. https://twitter.com/GoraAhmet/status/1119559953574920192. Bunun neresinde din ya da ahlak var!
Artık bu işler için ajanslar, marka isimler var. Altın kaplamalı pasta sunumlarına kadar, Körfez ülkelerindeki rezillikleri aratmayacak her şey var. Haram para cüzdanda durduğu gibi durmuyor. Bu işin içinde siyasilerin, bürokratların yakınları da var. Bunlar biliniyor. Yat partilerinde artık konken oynayan tesettürlü hanımlar da var!
Yalçın Akdoğan, “Muhafazakâr Demokrasi”yi yazarken, eminim işlerin bu noktaya geleceğini düşünmemişti. Bir zamanlar Osman Yüksel mecliste kıravat zorunluluğu olunca içtüzükte kıravatın nereye nasıl takılacağı yazmıyor diye kıravatı beline bağlayıp, ucunu uçkuruna sarkıtmıştı. Bakıyorum da şimdi birileri başörtüsünü başına değil boynuna bağlıyor. Başörtüsü başörtüsü olmaktan çıktı bir aksesuvara dönüştü. Namazı da artık sağlık için yapılan bir spora, orucu diyete dönüştürürlerse şaşmayın. Hac da turizm olur. Zaten adı şimdiden belli “Hac ve Umre turizm”i.. Kurban da “Kebab Bayramı” olunca bu iş tamam.
Moda ve yaşama dair son trendler muhteşem! Ya hu, “çocuğum tuvaletini yapıyor party’si pastası” bile var. “Birileri keler deliğinden girse bizimkiler de peşinden gidecek” diyorduk ya, olan bu!. Sakal bırak, başörtüsü tak sonra da onlar ne yapıyorsa benzerini yap. Seremoni, ritüel, ikonalar hepsi aynı. Gay dergahlarına az kaldı. Gökkuşağı sarığı, çiçekli cübbesi ile kapıda bekliyorlar.
Aşağılık kompleksi bizi mahvediyor. Gâvur aşığı bunlar. Makam servet sahipleri değil sadece, her gün, her seviyeden birilerinin ayağı kayıyor. Alamet-i farikalar yok ediliyor.
Başörtülü erkek gibi giyinen kadınlar olacaksa kadın gibi giyinen erkekler niye olmasın! Yakında görürsünüz piercingli, Tatto’lu imamlar. Saçı at kuyruğu. Sarık da gökkuşağı renginde olsun bari, cübbe de yedi renk! Kubbeyi de 7 renge boyasınlar. İmam sanat yapamaz mı iki namaz arası diskoda gitar çalsın, dans etsin şarkı söylesin. Kime ne!
Yıllar önce “İmam sendikası da kurulacak” demiştim. Şimdi “Akşam, yatsı ve sabah namazı fazla mesaiye giriyor diye grev yapabilirler. İmamlık, müezzinlik “İş” ise, yaptıkları iş de “Meslek”leri oluyor. Cami de işyeri. O zaman niye greve gitmesinler ki, iki minare arasına mahya gibi yazarlar artık, bu iş yerinde grev vardır! Bakarsınız yarın, Şeytan kovma merasimleri nasıl Faşinglere döndü ise, “Şehid kutlama party”leri ya da, “15 Temmuz Party”si gibi şeyler de yapılır bakarsınız.
Kimi Lale devri sosyetesinin yaptıklarını “Osmanlı” zanneder, kimi mevlidleri bile “Party”ye dönüştürür. Din, seremoni, ikonalara ve ritüellere mi boğdurulmaya çalışılıyor yoksa?!
Sermaye, Siyaset, Bürokrasi, Media ve Cemaat eli ile dönüştürülmeye çalışılan bir din bir toplum var. FETÖ öldü diyorlar! FETÖ ölmedi, kılık değiştirdi döndü geldi aramızda dolaşıyor. Siz, o “Pensilvanya’da” zannedin.
Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları




























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.08.2025
26.08.2024
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024
2.06.2022