Akif BEKİ
Siyasete antidemokratik müdahaleler vardı, başörtüsü ve Kürtçe konuşma yasakları da. AK Parti’ye kapatma davası dahi açılmıştı. Vesayetçi baskı ve dayatmalar gırla gidiyordu.
Demokratikleşme reformları, açılımlar bunları aşmak için başlatıldı.
Fakat AK Parti’nin, hak ve özgürlükleri genişletme vaadiyle başta desteğini alıp bilahare pişman etmediği kimse kalmadı.
Destek verdiğine vereceğine pişman edilenlerden biri de Sezen Aksu’ydu.
Neyse ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Minik Serçe’ ve sevenlerinin gönlünü almak için sözlerini kısmen geri aldı ve yumuşattı.
Kısmen düzeltmesi, hiç düzeltmemesinden iyidir ama yeter mi, yetmez.
Cuma sonrası camide “gerekirse o dilleri koparmak görevimizdir” demişti.
NTV’de sorulduğunda ise ‘dil koparma hitabının muhatabının Sezen Aksu olmadığını, esasen kimseyi şahsen de hedef almadığını’ söyledi.
Oysa yöneticilerin, hiçbir surette dil koparmak gibi bir görevi yoktur. Hakkı ve yetkisi de. Yargının da yetkisinde değil. Kanunda yazmayan cezayı, gerçekten işlenmiş en ağır bir suça bile kesemezler.
Dediğim gibi, yine de başlangıç için iyidir.
Umarım “dine, milli iradeye saldırı var” kızıştırmaları biter de mağduriyet sırası, nihayet iktidardan halka gelir.
Ekmek kuyruklarındaki halka. Elektrik ve doğal gaz faturasını ödeyemeyenlere. İşsizlere. Eve ekmek götüremeyenlere. Zam yağmuru altında sıkışan, geçinemeyen, gelecek umudu ve hayallerini kaybeden, hayat pahalılığında mahsur kalanlara. KHK mağdurlarına. Haksız yere içeride yatırılanlara. Poliste işkence ve kötü muamele görenlere. Yargısız infaz kurbanlarına. Adil yargılanma hakkı ihlal edilenlere...
“Onu konuşma bunu konuş, gerçek sorunları bırak uyduruk olanlara bak” devrinin sonu, yeni bir başlangıcın miladı olsun.
SEZEN’E SIRA GELENE KADAR
Bir umudun peşinden” gidip, Türkiye’yi demokratikleştireceğine inanıp reformlara, açılımlara destek verenleri, AK Parti pişman etti. Doğru.
Ama bir tur da kendileri pişman etmek için kapıda bekleyen müzmin muhalifler, umuda hiç şans vermemişti.
Hak ve özgürlüklerin genişletilmesini istemeyen, deneyenlere karşı antidemokratik baskı ve dayatmaları savunan, yasaklar ve ayrımcılıkların devamından yana duranlar, AK Parti’nin en büyük velinimetleriydi.
AK Parti’nin ve Türkiye’nin buraya gelmesindeki katkıları, ‘Yetmez ama Evetçiler’in yanılgısından kıyaslanmayacak kadar fazladır. Çoğunu onlara borçluyuz, paylarını unutmasın, kızmaya kendilerinden başlasınlar.
Onlar yasakçı, vesayetçi, hak ve özgürlük karşıtı olmasa AK Parti bugünleri göremezdi. Kendi haksızlık, ayrımcılık ve dayatmalarına kılıf da bulamazdı.
Bugün faili olduğu ayrımcılıklara dün uğrarken AK Parti’yi destekleyenleri suçlayanlar, dünkü ayrımcılıkları savunanlardır.
Çok matahmış gibi, bozulan eski düzenlerinin hesabını soruyorlar bir de.
Her hesabı gördüler, kendileriyle hesaplaşmaları da bitti, sıra Sezen Aksu’yu günahlarıyla yüzleştirmeye mi geldi?
Demokratikleşmeye şans verip eli boş dönenlere, AK Parti ne zaman bir darbe vursa iki darbe de bunlar vuruyor; AK Parti’nin doğrusuna bile karşı çıkmakla övünenler.
AK Parti pişmanları, menfaatleri kesildiği için ters düşüp iktidarın hışmına uğramakla da suçlanıyor. Dün maruz kaldığı ayrımcılıkları, yasakçılıkları bugün kendisi yaptığı için iktidarla ters düşüp tepkisine hedef olmamışlar gibi.
Evet pişman edilenler, kimi AK Parti kadroları hakkında yanılmış olabilir. Ama hak ve özgürlük isteklerinde yanılmış değiller, bedelini ödeme pahasına da aynı şeyi istiyorlar hala.
Bugünün yanlışları, dünkü düzenin yanlışlarını doğru yapmıyor yani.
Aksine, bugünü dünün yanlışları doğurdu. Katkılarını inkarla kendilerine haksızlık ediyorlar, bu başarı takıntılı muhaliflerindir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025