Ali BAYRAMOĞLU
Kürt siyasi hareketi ne hedefliyor? Kürt sorununu nasıl tanımlıyor? Yanıt ana hatlarıyla belli:
Siyasi egemenlik (örneğin özerklik), muhatap alınma, Kürtlerin siyasi vasisi olma…
Şüphe yok ki, bunlar, ana dilde eğitim benzeri kültürel nitelikli haklardan farklı olarak siyasi ve kullanımı itibariyle kollektif nitelikli haklardır.
Devletin, siyasi iktidarın "Kürt sorunu ve sorun çözümü algısı" ise, biliyoruz ki, kültürel haklar ve bunların bireysel kullanımıyla sınırlı…
İki farklı kutup, iki farklı kuvvet, kesişmeyen projeler…
Bunların üretttiği "siyaset dışı durum" sanıldığından daha vahimdir aslında…
Şöyle: Kürt siyasi hareketi için devletin stratejisi, hatta kültürel haklar etrafında attığı adımlar, "demokratik hamleleri" kendisini ve politik projesini tasfiye etme niyeti taşıyor. Devlet için ise "demokratik ortam" Kürt siyasi hareketi tarafından ayrımcılığa yönelmek, siyasi alanı genişletmek ve bunu meşrulaştırmak için suistimal ediliyor. Velhasıl Kürt kesim "demokratik hamleler"i eliyle geriye iterken, devlet "demokratik alan"ı sınırlayarak yol almaya çalışıyor.
Bu tespitin Kürt sorunu etrafındaki demokrasi vurgularına oranla paradokslar içerdiği açıktır.
Bunların en önemlisi Kürt sorununun "demokrasi fikri"nin, "konuşma merkezli siyaset"in yarattığı taraflarda, Kürt hareketinde ve devlette yarattığı endişe halidir.
Nitekim Kürt siyasi hareketinin, onun siyasi ayağı BDP'nin benimsediği sorun tasavvuru ve benimsediği yöntem ortadadır: Alan kontrolü ve savaş siyaseti, Kürtlere dönük "mağduriyet ve şiddet" ikilisi üzerine oturan bir kuruculuk işlevi…
Siyasi iktidarın Kürt sorunu ufku ise "dar"dır. Kürtsüz bir Kürt sorunu tasavvuru, taraf ve muhatap olmadan sadece arz etmeye, vermeye dayalı, teknik bir hizmet politikasına indirgenmiş bir bakış bu ufku tanımlamakta, bu ufuk ise AK Parti'nin benimsediği "sorun çözme yöntemi"ni şekillendirmektedir.
O zaman kabul edelim, diyalog, temas, etkileşim, çözüm merkezli bir siyaset anlayışından alabildiğine uzaktayız.
Kimilerinin "siyaset" adı verdikleri şey ise aslında güç startejilerinden, savaşcı taktik ve politikalardan öte değil.
O zaman en önemli mesele hala, Kürt sorununa ilişkin olarak, tarafların ne konuşacağı bir yana, nasıl konuşacağı, nasıl bir araya geleceği, hatta o tarafların kim olduğu meselesidir.
Açlık grevleri gibi insani olarak kabul edilmesi zor bir eylem bu nedenlerle meydana geliyor. Ve yine bu nedenlerle bu grevin nasıl sona erdirileceğine dair bir fikir kırıntısı bile üremiyor. İnsan, toplum ve sorun, savaş ve çatışma diline esir oluyor.
Ve bugün açlık grevleri her gün insanların bir yanını alıyor, kitlesel yaralanmaya, imhaya doğru ilerliyor, sistemi ve toplumu damgalamaya hazırlanıyor…
Kürt siyasi hareketinin başlattığı bu eylemi kendi başına durdurması mümkün görünmüyor. Siyasi iktidar talepler karşısında eğilecek gibi durmuyor.
Bunun yanında işin çatışma boyutu da büyüyor, önceki gün Bursa'da, dün Edirne'de yaşanan halk arası gerginlikler, ciddi birer uyarıdır…
Peki ne yapmalı?
Bir öneri:
BDP'liler bir yana, mecliste farklı partilerdeki tüm Kürt milletvekilleri bir akil adamlar grubu oluşturamaz mı? Milletvekilleri böyle bir inisiyatifle Kürtleri, eylemcileri etkileyemez mi? Hükümete konuşma koşulları konusunda telkinde bulunamaz mı?
Yeni, sivil, yaratıcı diyalog yolları bulunmazsa geç olacak, sorun büyüyecektir…
Fikir beyan etmek, tavır almak, taraf olmak yetmiyor…
Bir yol bulmak zorundayız…
Kaynak:http://yenisafak.com.tr/yazarlar/AliBayramoglu/meclisin-tum-kurt-milletvekillerine%E2%80%A6/34780
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
8.11.2025
6.11.2025
1.11.2025
30.10.2025
25.10.2025
23.10.2025
28.09.2025
20.09.2025
18.09.2025