Alper GÖRMÜŞ
Kendinizi bir an profesyonel danışman olarak tahayyül edin: Bilginiz ve tecrübeniz, bilgisi ve tecrübesi eksik fakat gücü ve parası olan birileri tarafından takdir edilmiş; ortalamanın çok çok üstünde bir maaşla istihdam edilmişsiniz.
Şayet bu olmuyorsa, maaşınızı ödüyor fakat tavsiyelerinize uymuyorsa, aldığınız para sizde bir iç sıkıntısı yaratır, hattâ ne kadar çok para o kadar çok iç sıkıntısı; meğer ki böyle şeyleri takmayacak kadar ‘rahat’ biri olun.
24 Aralık’taki Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısında alınan 200 baz puanlık faiz artışı kararından sonra, zihnime bir kez daha “Acaba Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi danışmanlarının ruh halini nasıl etkilemiştir bu karar” diye bir soru takıldı.
Bir kez daha diyorum, çünkü sorunun aklıma ilk geldiği an, Erdoğan’ın Merkez Bankası Başkanlığı’na Naci Ağbal’ı getirdiği andı. Ağbal’ın, Cumhurbaşkanının “Faiz sebep, enflasyon sonuç” teorisiyle hiç işinin olmayacağı ve durumu düzeltmeye radikal faiz artışıyla başlayacağı neredeyse kesin gibiydi. O anda kafamda beliren soru şuydu: “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanlarının ‘üretim ekonomisini torpillediği için’ faiz artışına karşı olduğu biliniyor; Ağbal göreve başladıktan sonra bu beklenti kuvveden fiile geçerse, danışan (Cumhurbaşkanı), hem de her şeyi belirleyen en kritik konuda danışılan(lar)ın (Cumhurbaşkanının ekonomi danışmanları) tavsiyesine uymak bir yana, onların önerdiğinin tam tersini önerenin tavsiyesine uymuş olmayacak mı?”
İşte, Cumhurbaşkanının ekonomi danışmanlarının iç sıkıntıları üzerine düşünme sürecim o anda böyle başladı ve bir daha da aklımdan çıkmadı.
Önce 475, sonra 200 baz puan
Sonra süreci izlemeye koyuldum. Faiz artırma kararı (kararları) geldiğinde acaba ekonomi danışmanları nasıl bir tavır alacaktı? İlk testin tarihi, Merkez Bankası’nın politika faizini belirleyeceği 19 Kasım’dı. Beklemeye başladım.
Ben 19 Kasım’ı merakla beklerken, bir gün önce, yani 18 Kasım’da, ertesi günü endişeyle bekliyor olabilecek ekonomi danışmanlarının yüreğini ferahlatan bir gelişme oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, MB toplantısından bir gün önce yüksek faizi bir kez daha topa tuttu: “Yüksek faiz yatırımın önündeki en büyük engeldir. Yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz gerekiyor.”
Danışmanlar bu sözleri muhtemelen, danışmanlık pozisyonlarını anlamsızlaştıracak o meş’um gelişmenin ertesi gün ortaya çıkmayacağına yordular: Reis Merkez Bankası’nın başına yine “lâf dinleyecek” birini getirmiş olmalıydı.
Yiğit Bulut o iç rahatlığıyla “Sayın Cumhurbaşkanımızdan net faiz mesajı” tivitini attı. Cemil Ertem de, Kerem Alkin’in Cumhurbaşkanının faiz artışına karşı çıkışını selâmlayan tivitini ritivitleyerek açığa vurdu sevincini.
Kerem Alkin, Cumhurbaşkanının 18 Kasım’daki “Yüksek faiz yatırımının önündeki en büyük engeldir” sözünü alıntıladıktan sonra ne mi yazmıştı? Tamam, ona da bakalım:
“Türkiye 2008-2010 döneminde, ekonomide tarihi bir aks değişikliği ile, ‘yüksek faiz-düşük kur’ sarmalından kurtarıldı. 2013’de ‘negatif reel faiz’le geleceğimizi yeniden yazarken, ‘Gezi – 17/25 – Kobani – 15 Temmuz’ kumpası ve hain darbe girişimi ile, ‘tam bağımsız’ ‘Milli Ekonomi’nin inşa sürecinden geri bırakılmaya ve ‘yüksek reel faiz’ yüküne mahkum edilmeye çalışıldık. 2018’deki ‘kur saldırısı’ ile, dünya ‘0’ faiz düzeyindeyken, 4/5 puan reel faiz ödemeye zorladılar. Pes etmedik. Çünkü, reel sektörün ‘0’ reel faizle yatırım hamlesi geleceğimiz için önemli.”
Ne var ki bu sevinç dalgası, ertesi gün gelen 475 baz puanlık artışla yerini suskunluğa bıraktı. Danışan, danışmanlarına danışsaydı asla olmayacak şey olmuştu ve danışmanlar şüphesiz ki çok mutsuzdu.
Sıkıntılı bir durum
Bu şokun ardından 24 Aralık’taki son MB toplantısı beklenmeye başladı. Tabii benim beklentimin konusu başkaydı.
O gün de 200 baz puanlık artış gelip, danışmanların danışmanlık pozisyonu iyice anlamsızlaşınca, 19 Kasım’daki sineye çekme (ya da suskunluk) halinde belirgin bir değişiklik gözlendi. İki danışman, Kerem Alkin’in Sabah’taki “’Faiz arbitrajcıları’ için mutlu gün” başlıklı yazısını ritivitleyerek hoşnutsuzluklarını açıkça gösterdi.
Danışmanlar, bu tivitleri ‘faiz arbitrajcıları’na mutlu günü sağlayan siyasi otoriteyi by-pass ederek atıyorlardı kuşkusuz. Ki o otorite bizatihi ekonomik kararlarda onlara danışacağını söyleyen ve bunun için onlara maaş veren kişiydi.
Velhasıl Cumhurbaşkanının ekonomi danışmanı olmak bugünlerde çok ama çok sıkıntılı.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
17.06.2025
8.06.2025
1.06.2025
11.05.2025
8.05.2025
4.05.2025
29.04.2025
25.04.2025
21.04.2025