A.Turan ALKAN
Yakın tarihe göz atarken günlük gazete okuduğunuz hissine kapılmak veya yaşananların tarihteki izdüşümlerini hatırlamak, insanda “ben bunu görmüştüm, yaşamıştım” hissini uyandırıyor. Dejavu yani..
İşe şu Takrir-i Sükûn’a giden süreç böyle bir şey. Hatırlayalım:
1924 Kasım’ı. Devlet 1 yaşında. Gazi’nin en yakın arkadaşları, ilk muhalif partisini kuruyorlar: Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası. Liberal, Anglo-Saxon çizgisinde hürriyetçi bir demokrasi vaadi var programlarında. Fırka’nın kuruluşu Halk Fırkası’nın pabucuna taş kaçırıyor, lakin mahvedilmeleri için ortada henüz vesile yok. Vesile tez zamanda zuhur ediyor: 1925 Şubat başında Şeyh Sait İsyanı başlıyor. Başvekil Fethi Bey, isyanın normal kollukla dağıtılabileceği görüşünde fakat şahinler, Fethi Bey’i gevşeklikle itham ederek devletin demir elini masaya indiriyorlar. Fethi Bey düşürülüyor. İsmet Paşa kabinesi 4 Mart’ta meşhur Takrir-i Sükûn (Asayişin Yerleştirilmesi) Kanunu’nu çıkarıyor. Kanun kısaca şöyle: “Tehlike anında hükûmet, Cumhurbaşkanının tasdikiyle her türlü hürriyeti askıya alabilir. Direnenler İstiklâl Mahkemesi’ne... Dejavu!
1925’te Facebook, YouTube, internet vs. vardı da kapatmamışlar mıydı yani; o günün şartlarında basına sıkı bir zılgıt çekiliyor; Majestelerininki hariç, diğer gazetelere kilit vuruluyor bir güzel. 3 Haziran’da TCF, Şeyh Sait’e ilham verdikleri ithamıyla ve o devrin paralel yapılanması sıfatıyla kapatılıyor. Ardından başına sarmaya yemeni bile bulamayan ahaliyi garplılaştırmak için Şapka Kanunu... Mırın-kırın edenler İstiklâl Mahkemesi’nde boylarının ölçüsünü alıyorlar. Dejavu!
Terakkipervercilerin çilesi bitmiş değildir; sen misin paralelcilik oynayan? 1926 yazında partinin ileri gelenleri bu defa İzmir suikastını fişteklemekten İstiklâl Mahkemesi’ni boyluyorlar. Milli Mücadele’nin tanınmış paşalarını ipten, son anda Ordu’nun homurdanması kurtarıyor. Dejavu!
Ertesi yıl Gazi, Halk Fırkası kurultayında yedi gün boyunca meşhur Nutuk’u irad ediyor. Artık muhalefetsiz, hür basınsız ortamda can derdine düşmüş bilumum muhalifler Nutuk’ta yerden yere vuruluyor. Baygın bir rakiple düello yapmak gibi bir şey yani...
Yunan, İngiliz artık düşman değildir ama Cumhuriyetimiz düşman icad etmekte asla sıkıntıya düşmez; yeni düşman Kürtçülüktür, irticâdır, Cumhuriyet düşmanlığıdır, hilafetçilik, saltanatçılık veya ilham kıtlığında her devrin geçer akçesi vatan hainliğidir. Dejavu!
Takrir-i sükûn artık tesis olunmuştur; muhalefet filan yoktur artık. Siyasi sisteme yakınlığın tek yolu partiye ve Çankaya’ya arz-ı ubûdiyet ve sadâkattir. Dejavu!
Az gittik uz gittik; bir de bakıvermişiz ki aa Takrir-i Sükûn günleri!
Tam bir dejavu yaşamak için 30 Mart gecesine kadar sabredilmesi lazım ama. Yeni takrir-i sükûn kanunlarının bir kısmı çıktı Reisicumhurumuzun inâyetiyle, kalanı ise sırada. 31 Mart sabahından itibaren gıcır gıcır yeni kanunlarla paralel sülüklerin defteri dürülecek, internet haberleşmesi istihbarat bürokrasisine bağlanacak, çalılıklar çırpılıp üveyikler ürkütülecek, Haşhaşilerin inlerine girilecek, yurt ve dünya çapında yeni bir sürek avı başlatılacak. Majestelerine güzelleme yazmayan medyalara devlet el koyacak, işadamları hizaya getirilecek ve bilcümle yolsuzluk dosyaları kağıt değirmeninden geçirilip pide fırınlarında kavrulduktan sonra Türkiye için yeni ve huzurlu bir dönem başlayacak. Ne de olsa, yargı, yürütme ve yasama el ele verince samanlık seyran olur, ahali perişân olur. E, lider de hazır...
Bu defa dejavu olmasın ama!
Yazarlar
-
İbrahim KirasOrtada aslında bir ‘plan’ yok 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTrump kuzulara şah olunca… 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanTrump’ın Gazze Planının Ak Parti çevresinde yarattığı derin çatlak 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsıl sorunumuz TL değil dolar enflasyonu 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016