Aydın ENGİN
Biliyorum, bu yazıyı bitirince ya da sonuna kadar okumayıp ne olduğunu anlayınca homurdananlarınız, söylenenleriniz çıkacak, “Aydın efendi, memleket bu haldeyken, her gün hepimiz binbir dertle boğuşurken, Cumhuriyet’in belki de en değerli, en anlamlı ilkesi olan ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ yerini ‘Yurtta da savaş, cihanda da savaş’a bırakmışken, onca ciddi, onca can alıcı konu varken sen tutmuş iki kitap üstüne övgüler yağdırıp günü kurtarmışsın” diyecekler.
Peki, ama nasıl bir gün gelecek ki bu fukara gazeteci okuduğu, pek keyiflendiği iki kitabı okurlarına önerebilecek, böylesine hercaimeşrep yazılar döktürebilecek?
Yani yakınlarda (hatta uzaklarda) dertsiz, içeride ve dışarıda barışın egemen olduğu, ülkeyi yönetenlerin ortalamanın biraz (çok az) üstünde siyasal, ekonomik, demokratik kültüre sahip oldukları günler var da ben mi görmüyorum...
***
...dedikten sonra bildiğimi okumaya (yani yazmaya) başlayabilirim.
İki kitap tanıtacağım. Okumanızı önereceğim. Reklamlarını yapacağım.
Biri, tanıdığım en sevimli ve zeki İstanbul fırlaması, bana Hrant’tan emanet Hayko Bağdat’ın son kitabı: Kurtuluş Çok Bozuldu.
Mizah söz konusu ise kendimi “zor beğenenler” sınıfına koyarım.
Gece yarısına doğru yatağa girdim, uyumadan önce şöyle bir göz gezdirmek, birkaç sayfa okumak üzere Hayko’nun yeni kitabını elime aldım.
Bitirdiğimde sabaha karşı 04.30’du.
Bu bir anılar, İstanbul yaşamından kesitler, anlatılar, kısa öykücükler kitabı. Mizahı ağır basıyor ancak arada bir gözlerinizin dolmasına da engel olamıyorsunuz. Kitabın ilk anlatısı, kendi kadim, adı 70-80 yıllık İstanbul semti Kurtuluş’un sürekli değişen “etnik” yapısı üstüne usta işi bir kara mizah, 12’den vuran bir sosyal taşlama...
Bir başka öyküde ise Kınalıada’da...
Vazgeçtim. Hepsini anlatırsam kitabı almazsınız. Oysa almalısınız. Benim gibi kıkırdaya kıkırdaya okursunuz; Hayko’ya alkış tutar; bana da dua edersiniz...
***
Öveceğim, önereceğim, reklamını yapacağım bir kitap daha var: Mustafa Alp Dağıstanlı arkadaşımın Can Yayınları’ndan çıkan kitabı: Bildiğin gibi değil: Osmanlı.
Sahiden de bildiğiniz gibi bir kitap değil. Ecdat edebiyatının yükselişe geçtiği, Osmanlı’ya özenmenin, Osmanlı’yı göklere çıkarmanın kol gezdiği şu günlerde kimilerine ilaç gibi geleceğine eminim.
Dağıstanlı, Osmanlı üstüne 81 soru ortaya atıyor. Sonra da o soruları tek tek cevaplıyor. Bilimsel geçerliliği kesin cevaplardan söz ediyorum. Üstelik bunu bilimsel çalışmaların sık sık içine düştükleri takır tukur bir anlatımla değil, hınzır bir mizahla tatlandırarak yapıyor.
Birkaç soru aktarayım, kendinizi test edin:
“Dört kadın almak ne kadar yaygındı?.. Padişaha adıyla kim hitap edebilirdi?.. Üçgenin iç açıları toplamı kaçtır?.. Ceket ve pantolonu Osmanlı Avrupa’dan mı aldı?”
Kitabın sonuna konmuş “Son sözleri ne oldu” başlıklı derleme bu keyifli okumaya nokta koyarken, onu izleyen “Kaynakça” bölümü Mustafa Alp Dağıstanlı’nın, kitabın bilimsel güvenilirliğini sağlamak için nasıl pösteki saydığını kanıtlıyor.
***
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021