Bekir AĞIRDIR
İttifak olmayan illerin tek kazananı MHP
31 Mart yerel seçimlerinin ve 24 Haziran 2018 genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sayısal sonuçlarını beraberce il bazında bir istatistiki kümeleme analizi yaptığımızda ortaya çıkan tablo ve harita üç farklı siyasi coğrafyaya işaret ediyor. Ayrıca bu üç farklı siyasi coğrafya aynı zamanda ekonomik, sosyolojik ve kültürel olarak da üç farklı Türkiye ve üç farklı toplumsal doku, siyasi ihtiyaç ve talepler dizisini ima ediyor.
İki seçim arasında neler değişti ve bu siyasi değişiklikler neyi ima ediyor sorusuna cevap aradığımızda farklı kümelerde farklı siyasi değişimler ve dinamikler gözleniyor.
Yukarıdaki tabloda da görüldüğü gibi ekonomik bakımdan gelişmiş birinci kümede Cumhur İttifakı 24 Haziran oylarından 4,8 puan gerilemiş, Millet İttifakı ise oyunu 1,7 puan artırmış. Fakat aynı zamanda seçime katılmayanlar 4,1 puan, geçersiz oylar 1,5 puan artmış, HDP oyu ise 6,3 puan gerilemiş. Sayılar Cumhur İttifakı’nda görülen gerilemenin, seçmenlerinde karşı bloka geçişi değil, seçime katılmamayı tercih edildiğini gösteriyor. Bir başka değişim, HDP seçmeninin belediye başkanlık seçimlerinde Millet İttifakı adaylarına desteğinin yerel meclis oylarındaki destekten daha yüksek olduğunu, bu desteğin, yerel meclis oylarında kısıtlı kaldığını gösteriyor. Bir bakıma şunu söylemek mümkün: Kalkınmış bölgedeki HDP seçmenleri Millet İttifakı başkan adaylarına oy verirlerken AK Parti karşıtlığı konusunda daha güçlü duyguya sahiplerken genel olarak hâlâ Millet İttifakı partilerinin pozisyon ve politikalarına destek vermiyorlar.
Kürt yurttaşların ağırlıklı olduğu ve HDP’nin domine ettiği bölgede HDP oyu 9,7 puan gerilerken Cumhur İttifakı oyu 3,2 puan artmış. HDP seçmenlerinin esas itibariyle oy vermemeyi tercih ettiği, seçime katılım oranındaki 4,7 puan ve geçersiz oylardaki 2,2 puan artıştan da anlaşılıyor. HDP seçmenlerinin partilerine eleştirel pozisyon aldıkları ama devletin tüm güvenlikçi ve kayyum politikalarına karşın da hâlâ önemli bir kesiminin Cumhur İttifakı’na doğru yönelmedikleri, bunun yerine sandığa gitmemeyi tercih ettikleri görülüyor.
AK Parti’nin domine ettiği, kalkınmaya çabalayan ve muhafazakâr hayat kodlarının ağırlıklı olduğu bölgede ise AK Parti’ye ciddi bir uyarı görülüyor. Bu bölgede Cumhur İttifakı oyları 24 Haziran’a göre 8,3 puan gibi kayda değer büyüklükte gerilemiş durumda. Bu bölgede seçime katılmayanların oranı 3,6 puan, geçersiz oylar 2 puan ve diğer partilerin oyları 5,6 puan artmış.
Bu kümeleme analizi üzerinden bakıldığında bir başka temel örüntü var: Ülkede siyasi rekabet eksik çalışıyor. Kümelerin her birinde AK Parti varlığı görülürken, kalkınmış kümede Cumhur İttifakı ve CHP ile AK Parti, geri kalmış, Kürt yurttaşların ağırlıklı olduğu kümede HDP ile AK Parti, arada kalmış kümede ise AK Parti ile diğer milliyetçi partiler rekabet ediyor. Ama tüm ülkede AK Parti ile başa baş rekabet eden bir muhalefet partisi henüz yok.
Ekonomik kriz AK Parti seçmenini etkiledi
Buna karşılık AK Parti domine ettiği bölgelerde de tümüyle rahat değil aslında. Nitekim AK Parti – MHP ittifakının olmadığı illerde sayısal sonuçlara bakıldığında çok ilginç bir dinamiğin harekete geçtiği anlaşılıyor. Aşağıdaki tabloda Cumhur İttifakı olmadan iki partinin siyasi rekabete girdiği illerdeki sayısal sonuçlar ve 24 Haziran sayılarıyla kıyaslamaları var.
Bu 30 ilin toplam oylarına bakıldığında AK Parti 7,7 puan gerilerken MHP’nin oyunu 5,4 puan artırdığı görülüyor. Bu illerde CHP ve diğer tüm partiler de oy kaybederken tek kazanan MHP olmuş, bir de seçime katılmayanların oranı artmış.
Anlaşılıyor ki ekonomik sarsıntı, her sorunun sihirli çözümü olarak sunulan Başkanlık Sistemi etrafında üretilen beklentilerin hayal kırıklığına uğratması ya da siyasi gerilim nedeniyle AK Parti seçmeni partisini kayda değer biçimde sorgulamaya başlamış. Fakat muhalif bloka geçmek yerine yine ittifak blokunda ama bu kez MHP arkasında durmuş.
Kimi yerlerde tam ittifak, kimi yerlerde yarım ittifak, kimi yerlerde tam rekabet, üstelik de her iki tarafın simetrik ittifak yapmadığı karmaşık bir yerel seçim sonunda parti oyları hesaplamak mümkün değil. Bu nedenle yukarıdaki cümlenin kesin teyidini yapabilmek de mümkün değil. Yine de AK Parti – MHP ittifakının olmadığı yerlerdeki yukarıdaki tablo ve önceki analizlerimizde tespit ettiğimiz AK Parti seçmeninin sandığa tam gitmediğine dair belirtiler AK Parti’nin seçmeninde gerileme olduğunu ama bu seçmenlerin henüz muhalif bloka geçmediğini gösteriyor.
HDP seçmenleri de kırgın
Benzer bir analizi HDP için de yapmak mümkün. Üç Türkiye analizimizdeki, HDP’nin domine ettiği 10 ildeki sayısal durum ve 24 Haziran kıyası aşağıdaki tabloda tekrar özetleniyor.
Kürt yurttaşların ağırlıklı olduğu ve HDP’nin domine ettiği bölgede HDP oyu 9,7 puan gerilerken Cumhur İttifakı oyu 3,2 puan artmış. HDP seçmenlerinin esas itibariyle oy vermemeyi tercih ettiği, seçime katılım oranındaki 4,7 puan, geçersiz oylardaki 2,2 puan artıştan da anlaşılıyor.
Analizi genişleterek Kürt yurttaşların ağırlıklı olduğu 17 il üzerinden hesaplamaları tekrarladığımızda aşağıdaki tablo oluşuyor 17 ilden oluşan bu analiz alanında HDP oyu 8,8 puan gerilerken AK Parti oyu yalnızca 1,5 puan artmış ki aynı zamanda bu illerde MHP oyu da 1,1 puan gerilemiş.
Şu anlaşılıyor ki HDP oy kaybetmiş ama kaybedilen seçmen AK Parti’ye geçmek yerine sandığa gitmemeyi veya diğer partilere kaymayı tercih etmiş.
Seçmeninin HDP’nin politikalarını eleştirmeye başladığı anlaşılıyor. Bunun nedeninin HDP’nin kalkınma bacağı ihmal edilmiş, yalnızca kimlik politikalarından mı, bölgesel ve küresel boyutta Kürt meselesinde değişen paradigmaya ayak uyduramamasından mı kaynaklandığı yoksa güvenlik uygulamaları nedeniyle sandığa gidememek, bölgeden göç etmek gibi demografik değişimlerden mi kaynaklandığı ayrı araştırmaların ve tartışmaların konusu olsa da veri HDP oyunun gerilemekte olduğunu ama bu seçmenin de AK Parti yanına geçmemekte ısrar ettiğini gösteriyor.
TIKLAYIN - Bekir Ağırdır yazdı 2: İktidar bloku seçmeni rahatsız ve partilerini sorgulamaya başladı
TIKLAYIN - Bekir Ağırdır yazdı 1: İktidar bloku seçmeni İstanbul'u kaybettiğini kabullendi
Yazarlar
-
Taha AkyolYangın ve su 30.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİyi yönetimi hak ediyor muyuz 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKSuriye’de tarihi bir uzlaşmanın imkanları: Mutabakatın özüne ve şeklinde dair 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEHey gidi hukuk 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojava, Şam ve çözüm süreci arasında optimal bir nokta bulunabilir mi? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEski Türkiye’den Bir Sokak ve Bir Apartman 26.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanBakın servet transferi nasıl yapılıyor? Bir tekil örnek… 26.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKendiliğin kazanılması ölçüm sorunlarına yolaçıyor 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuHukuk ve Savaş 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunVazgeçmeyeceğiz! 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAynı dili konuşup neden anlaşamıyoruz? 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluFurkan Karabay, Murat Çalık, Kavala, Atalay, Demirtaş ve diğerleri 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçMinder… 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBir Baba Dostu: Altan Öymen 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYusuf Tekin hemen istifa etmeli ama LGS değil, YKS’den 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluDevlet, başta dürüst olmazsa sonra kimseyi inandıramaz 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEMurat Çalık’tan halkın payına düşenler 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan, temel saflaşmanın eksenini 10 yıl sonra bir kez daha değiştirmeye çalışıyor: ‘Millîlik’ yer 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
5.05.2025