Beril DEDEOĞLU
İran ile yapılan nükleer anlaşmayı kurtarma çabaları artmış durumda. ABD’nin anlaşmadan çekilmesiyle, imzacı diğer devletlerin oldukça zor bir durumda kaldıklarına şüphe bulunmuyor.
İran’la yapılan anlaşma, nükleer ile balistik füze çalışmalarının durdurulması karşılığında, bu ülkeye uygulanan ambargolara son verilmesini kapsıyordu. Trump’ın anlaşmadan çekilme nedeni ise İran’ın anlaşmaya uymadığı iddiasıydı. Dolayısıyla ABD, ambargonun sertleştirilerek devam etmesinden yana olduğunu gösterdi.
ABD’nin anlaşmadan çekilmesi ve ambargoyu savunması, öncelikle İran’da iş yapan ABD menşeli firmaları ilgilendirir. Ancak eğer İran’la iş yapan ülkeler ABD ile iş yapamaz mealinde bir karar alınır ise o zaman durum değişir. Firmalar, İran piyasasından kazanacakları ile ABD ilişkileri arasında bir tercih yapmak durumunda kalırlar. Tam da bu nedenle, daha ABD bu türden bir karar almadan Avrupa’nın İran’a yatırım yapma adımını atmış büyük ve güçlü firmaları bu ülkeyi terk edebileceklerini açıkladılar.
Devleti dinlemeyen piyasa
Henüz ABD Avrupalı firmalarla ilgili bir karar almamışken bu firmaların İran’dan çıkabileceklerini ima etmeleri, AB ile ABD müzakerelerinde tonun sertleşmesine neden oldu.
Anlaşmasının tarafları ABD kararına uymayacaklarını ve İran’la yatırım-ticaret ilişkilerine devam edeceklerini açıkladılar. Ancak bu kararlılık, firmalar açısından teminat olarak görülmedi. Zira devletler İran ile ilişkileri koparmamaktan yana olsalar bile, piyasa önlemleri şirketlerin artık İran’ı güvenli bir pazar olarak görmelerine engel olabilir.
Ayrıca, esas mesele ABD’nin İran üzerinden Avrupa’yı cezalandırmak istemesi olduğundan, firmalar bu sürece dahil olmak istemiyor da olabilirler. Bununla birlikte, ABD-AB arasında önceki yıllara dayanan ekonomik gerilimin bu vesileyle daha da tırmandığı söylenmeli.
ABD-AB serbest ticaret ve yatırım bölgesi anlaşmasına mesafeli bakan Avrupa’nın başka bölgelere, hele ki düşman ilan edilen İran’a yönelmesi Trump’ı fazla kızdırmış olmalı. Ancak anlaşılan o ki, Avrupa da geri adım atmaya niyetli değil.
Devleti dinleyen piyasa
Avrupa Konseyi 1996 yılında firmaları ABD yaptırımlarından korumak için Engelleme Mevzuatı diye bir yasa çıkarmış, ancak fiilen bu yasa uygulanmamıştı. Şimdi bu yasayı aktif hale getirme çalışmaları başladı. Ancak, “ABD İran ile iş yapan bizimle yapamaz” der ise çıkarılan hangi mevzuat buna engel olabilecek, orası belli değil.
Ekonomik gerçeklikleri mevzuat ile düzenlemeye kalkmak ne kadar mümkün, göreceğiz. Ancak Avrupa’nın bu kararı ABD’ye de Avrupa ile ekonomik faaliyetlerinde engelleme getirecekse, o zaman durum değişir.
Bu olasılık görülmüş olmalı ki, Trump Çin ile ticarette “vergi indirimlerini” kabul etti. Bu arada İran da, Avrupa devletlerinin ABD’yi ikna etmek için yeterince uğraşmadıklarını açıkladı.
Bu gelişmeler gösteriyor ki, Trump Çin kapısını aralık tutarak baskıyı Avrupa’ya ve Avrupa-Rusya-İran hattına doğru artırıyor. Öte yandan Avrupa ülkeleri de bir anlamda İran’ın eteğine tutunarak ABD’yi bazen ikna etmeye çalışıyor; bazen de Rusya ile yakınlaşma tehdidi savuruyorlar. Merkel’in bu konjonktürde Putin’i ziyaret etmesi boşuna değil. İran ise Avrupa’yı ABD önünde sınama imkanı buluyor.
Görünen o ki, Trump küresel dengeleri en sert ekonomik ve hatta silahlı yöntemlerle alt üst etme derdinde. Diğer hemen her devlet, ABD’yi yolundan çevirmeye çalıştığına göre demek ki bunu yapma kapasitesi olduğu düşünülüyor. O zaman ABD’yi “dünyanın ekonomi polisi” diye suçlamanın alemi var mı?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2019
15.02.2019
13.02.2019
25.01.2019
16.01.2019
11.01.2019
9.02.2019
4.02.2019
2.02.2019
28.12.2018