Berrin Sönmez
Fuzuli’nin kapısına bugün de IŞİD dayandı. Diplomasi masaları kurulup, deklarasyonlar yayınlandığında Irak Türklerinin adı bile anılmazken savaş başladığında ateş en çok onları yakıyor.
Başlık, Mehmet Özbek ve Abdurrahman Kızılay’ın ortak albümlerinin ismi. Osmanlı’dan sonra daimi zulüm altında yaşayan Irak Türklerinin bin yıllık serüvenini dile getiren Kerkük Hoyratlarını da içermekte albüm. Haber ekranlarına patlamalar, dumanlar, yıkımlar ve kaçışlarla konu olurken Kerkük, kısıp bitmek bilmeyen analizlerin sesini, Mehmet Özbek, Abdurrahman Kızılay ve Selda Bağcan’ın sesinden, hoyratlardan dinledim, hikâyenin hasını, esasını.
Osmanlı yıkılmadan önce hepsi Irak Türkleri olarak anılırken, Irak Selçuklu devletinin bakiyesi Türkler’ in bir kısmı Türkmen’e dönüşmüş. Irak Türklerinin Şiî’sine Türkmen diyerek Sünnî’sinden ayırmışlar ilkin:
Baba bugün / Okhu baştan / Aç kitabı / Okhu baştan
Demeleri de fayda vermemiş. Ayrı düşmüşler. Görünmez olmuş, kayıtlarda Arap nüfusu olarak sayılan Sünni Türkler. Türk varlığı istatistik hokus pokusuyla Şiî Türklerden, Türkmenlerden ibaret kabul edilip yarıya inivermiş. Yetmiş mi, yetmemiş tabi:
Kerkük, Musul kan içinde / Türkmenim hicran içinde / Bin can var bir can içinde / Bir ebedî ize geldim
Dedirten “büyük Türk Katliamı” gerçekleştirilmiş, Irak hükümeti tarafından. Yıl 1959. Türkiye’nin içine kapandığı kendi içinde kanserli hücreler misali kendi canımızı kemirdiğimiz sürecin, darbelerin ilkinin “olgunlaştırıldığı” yıl. Irak Türklerinin büyük felaketi, ölüm, yıkım, zulüm, göç yılı… Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil katliam ve göçlerle Türk’ten arındırılmış denecek kadar dramatik bir değişim gerçekleşir böylece, demografik yapıda:
Kalasız / Kerkük olmaz kalasız / O dı men koydum gettim / Siz sağlığınan kalasız.
Diyerek beddua da etmeden yurdunu yuvasını terk edenlerin ardından da durulmamış sular. Bitmemiş Türk’e öfke. Nüfusunu azalttıkları Türk’ün izini de silmeye yönelmişler. 1957’den itibaren her fırsatta dozerlerle silinmiş tarih mirası. Saddam da 1997’de tarihi çok eskilere dayansa da büyük ölçüde Osmanlı izi taşıyan Kerkük Kalesine dikmiş gözünü:
Yıktılar kalamızı / Sürdüler balamızı / Daha can boğazdayken / Çektiler salamızı
Yürek yangınını hoyratlara işleyen Kerkük Türkü, bu zulümler, yıkımlarla içine düşen kor ateşin yakıcılığını anlatmak için “su döktüm su da yandı” demiş.
Saddam, rivayetlere göre Kerkük kale semtinden doğmuş ve 1556’da ölene kadar Irak dışına çıkmamış olan Türkçenin en büyük şairlerinde Fuzuli’nin kemiklerine de uzatmış elini:
“Fuzûlî’nin türbesi 1984 yılının sonbaharında “yol genişletme” gerekçesiyle dozerlerle kuşatılmış ve birkaç dakika içinde yerle bir edilmiştir. Yıkımdan bir gün önce, Fuzûlî’nin mezarı açılmış ve şairin kemikleri bir kutuya konularak o civardaki Sultaniye Mescidine taşınmıştır. Daha sonra bu mescit de yıkılmış ve Fuzûlî’nin kutu içindeki kemikleri, mescit müştemilatında bekçinin yattığı odaya konmuştur.” Murat Bardakçı 23 Aralık 2001 tarihli Hürriyet’te, bir kısmını alıntıladığım olayı genişçe anlatmıştı. Kerkük Vakfı sitesinden de ayrıntılar öğrenilebilir.
“Ne çalar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı” diyen Fuzuli’nin kapısına bugün de IŞİD dayandı. Diplomasi masaları kurulup, deklarasyonlar yayınlandığında Irak Türklerinin hakları değil adları bile hedeflenen siyasal düzenlemeler için anılmazken savaş başladığında ateş en çok Türkleri yakıyor. Bugün Kerkük yandı. Allah etmeye yarın belki Telafer için yakacağız ağıtları, çünkü herkesin hesabı Ortadoğu’da Türkün izini tozunu silmek üzerine ortaklaşmış gibi görünmede. Daha önce Balkanlarda olduğu gibi bugün yüreğimizi yakan Kerkük…
Can Kerkük, canan Kerkük / Her söze kanan Kerkük / Kalıpdı yardan uzak/ Mum kimin yanan Kerkük
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
27.09.2024
13.09.2024
5.07.2024
18.05.2024
3.05.2024
5.04.2024
3.04.2024
29.03.2024
8.03.2024