Ergun BABAHAN
Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkışı AKP içinde yeni bir dönemi başlatıyor. Türkiye’nin bugünkü toplumsal yapısı, iktidara alternatifin yine parti içinden çıkacağını ortaya koydu. Seçim sonrası ortaya çıkan manzara AKP içinde iki kanadın mücadelesine tanık olacağımızı gösteriyor.
Birinci kanat, varlık sebebini Erdoğan’ın şahsında bulan, siyaseti Erdoğan’a dalkavukluk olarak algılayan, ciddi yolsuz iddialarına karışmış bulunan ve Türkiye’yi Avrupa Birliği standartı yerineŞangay 5’lisi standartlarına yönlendirmek isteyen grup.Erdoğan’ın tercihinin bu gruptan yana olduğu ve partiyi Çankaya’dan onlar vasıtasıyla yönetmek istediği ortada.
Demirel ve Özal örneklerinden farklı olarak Erdoğan’ın elinin sürekli AKP’nin içinde olacağı, teşkilat yönetimlerinden milletvekili aday listelerine kadar tek belirleyici olmaya devam edeceği anlaşılıyor.
Bu Türkiye ekonomideki istikrarın giderek bozulduğu, yolsuzlukların alıp başını gittiği, hukukun gücün elinde oyuncak olduğu, eğitimin boşlandığı bir ülke olacaktır. Evlerdeki paralar sıfırlanmaya devam edecek, 700 bin liralık saatler rüşvet olarak alınacak, bu olayların üzerine giden kamu görevlileri ve yargı mensupları doğduğuna pişman edilecektir.
Diğer grup ise muhafazakar-demokrat diyeceğimiz isimlerden oluşuyor ve liderliğini Çankaya’dan inmeye hazırlanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yapıyor. Ali Babacan ve MehmetŞimşek bu grubun etkili iki ismi.
Bu ekip AKP’yi Batılı Hristiyan-Demokrat partiler gibi yönetmeye, Türkiye’yi Avrupa Birliği standartlarına çıkarmaya, hukukun yansız ve bağımsız işlemesini sağlamaya mücadele etmeye daha yakın duruyor. Çünkü, Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı süresince yaptığı tüm konuşmalarda, verdiği tüm mesajlarda vurguladığı gibi, bu koşullar olmazsa yabancı yatırımcı o ülkeye gelmiyor.
Bugün dönüp baktığımızda AKP döneminde Türkiye’ye ciddi bir sanayi yapımı yapılmadığını, büyümenin inşaat sektörü üzerinden sağlandığını görüyoruz.
Ali Babacan’ın son dönemde altını çizdiği gibi, Türkiye ekonomisinde ciddi sıkıntılar var. Yine, Babacan’ın belirttiği gibi, eğitim düzeni daha nitelikli bir ekonomik düzene geçilmesine imkan vermiyor.
Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkması, Abdullah Gül’ün AKP’ye döneceğini açıklamasından sonra, olağanüstü kongrenin 27 Ağustos’ta toplanacağının ilan edilmesi, kavganın erken başladığının göstergesi.
Tek parti uygulamalarını benimseyen ekip, tezgahlarının bozulmaması için Gül’ün önünü kesip Erdoğan’ın talimatları doğrultusunda çalışacak bir başbakan seçtirme çabasında. Erdoğan’ın bu isimlere açık destek verdiği de görülüyor. Bu sayede, hükümet ve arti üzerindeki denetimlerini Erdoğan üzerinden sürdürmeyi umuyorlar.
Böyle bir tabloda, yeni oluşacak hükümetin ekonomi yönetiminde köklü bir değişiklik görebiliriz. Gül’ün kabinede kalmasını sağladığı isimlerin yerine yenilerinin gelmesi kaçınılmaz.
Türkiye piyasaları uzun zamandır kredi notunun düşmesi stresi içinde. Ali Babacan’ın muhtemelen yeni kabinde yer almayacak olması, uluslalarası piyasalarda önemli bir etki yaratacak, ekonomideki bozulmayı hızlandıracaktır.
Bölgedeki gelişmelerin de Türkiye lehine olmadığını, diplomatlarımızın Musul’da rehin olduğunu, IŞİD’in sınırımıza dayandığını ve Suriye’nin kanlı bir sarmalda sürüklendiğimizi düşündüğümüzde tablonun iç açıcı olmadığı kesin.
Sonuç itibariyle siyaset, lig gibi uzun bir maraton. Bir ya da iki maçı kaybetmek, mücadelenin bittiği anlamına gelmiyor. Çünkü bu maraton içinde AKP içindeki dengeleri de, Türkiye’nin dengelerini de değiştirecek beklenmedik gelişmeler olacağı kesin.
Abdullah Gül sabrı ve uzun vadeli hamleleriyle tanıdığımız bir isim. Kongrenin bu şekilde planlandığını, Erdoğan ve ekibinin kendisini istemediğini ve önün kesmek için her yola başvuracağını hepimizden önce biliyordu elbette. Buna rağmen dün AKP’ye geri döneceğini açıklaması, önümüzde çok ilginç bir dönem olduğunun açık işareti. Bu mücadele sadece AKP’yi değil, tüm Türkiye’nin geleceğini yakından ilgilendiriyor. Bakalım hangi kanat üstün çıkacak bu mücadeleden.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021