Ergun BABAHAN
Bir ülkenin liberal demokrasiye geçiş yapıp yapamayacağını sadece ekonomik kalkınma belirlemiyor, tarihsel koşullar, ekonomik kalkınmanın modeli, toplum-devlet-din ilişkisi gibi çok faktör devreye giriyor.
Liberal toplumların gelişiminde merkezi güce karşı örgütlenmiş bir sivil toplum temel rolü oynar. Kralın vergi koyma yetkisine karşı ayaklanan feodal beylerden parlamenter sisteme uzanan bu yolda, Bizans İmparatoru, İstanbul’un kurucusu Konstanstin’in yeni imparatorluk başkentine Papalığı taşımamasının da rolü olduğu vurgulanır siyaset bilimcilerle.
İmparatora bağlı bir kilise kuran Konstantin, Doğu’da din-devlet ilişkisini belirlerken Batı’da sekülerizme gidecek yolun taşlarını döşemiş oldu. Krala, kiliseye, feodal beylere karşı mücadeleyle şekillenmiş bir tarihi var liberal demokrasilerin… Devletten görece bağımsız bir burjuvazi ve onun kadar örgütlü çalışanların dengesi de önemli elbette…
Sivil toplumun güçlülüğü, organize olması ve iktidarın haksız bir uygulaması veya bir olay karşısında sessiz kalmasına karşı hızla tepki gösterebilmesi, hukukun üstünlüğü kadar önemli bir göstergesi liberal demokrasilerin…
Bugün dünyanın en büyük iki sorunu küresel ısınma ve kitlesel göç. Liberal demokrasiler bu sorunların farkında ve sivil toplum, iktidarları bu konuda doğru adımlar atmaya zorluyor. Ekonomik krizin göçmen karşıtlığını tetiklediği, ırkçı partilere güç verdiği bir dönemde sivil toplum devreye girip sağduyunun sesi olabilir Kuzey Avrupa’dan Amerika’ya kadar…
Türkiye’ye baktığımızda illiberal demokrasi olmasına eklenen güçsüz bir sivil toplum yapısıyla karşılaşıyoruz. Cumhuriyet’in Diyanet ekseninde örgütlediği Sünni İslam, insanlara sadece cami çevresinde örgütlenmeyi serbest bırakır bir noktaya getirdi ülkeyi. İktidarı protestonun vatana ihanetle eş hale gelmesi ise 12 Eylül rejimin son noktası olan AKP-MHP rejimi sayesinde gerçekleşti. Türkçülüğe eklenen İslamcılık, biatı bir arada yaşamanın temel kuralı haline getirdi.
Kendisine devlet denilen organizasyon sadece toplumu, ibadeti, günlük yaşam şekillerini belirlemekle kalmıyor, siyaseti ve kurumlarını da belirliyor. Bugün Türkiye’nin siyaset kurumlarının devletten bağımsız olduğunu kim iddia edebilir? Mavi Vatan gibi ırkçı bir dış politika argümanının kendisine muhalefet diyen kesimler tarafından da sessizce kabullenilmesi bunun açık dışavurumu değil mi?
Sivil toplumun gelişip serpilmesine izin verilmemesi, “Kızını başıboş bırakırsan ya davulcuya varır ya zurnacıya” sözünün siyasete uygulanmış modeli olarak tezahür ediyor. Toplumun başıboş bırakırsan ya solcu olur, ya da liberal diye uygulayabiliriz bunu..
Bunun ortaya çıkardığı toplum modeli de tekçi oluyor. Devletin çizdiği yoldan ayrılmayan, lidere tanrının yeryüzündeki gölgesi gibi bakan, liderin düşman gösterdiğine düşman, dost dediğine dost gözüyle bakan bir toplum modeli.
100 yıllık tarihine baktığımızda da bu devletin Batı’yı kurum ve ilkeleriyle düşman gördüğünü açık bir şekilde tespit ediyoruz. Başta liberal demokrasi. Devlet için hukukun üstünlüğü, yerinden yönetim ilkesi, çoğulculuk, anadilde eğitim gibi haklar, üniter birliği ve devletin bekasını tehdit eden unsurlar. Devletin yüzünü Avrupa Birliği’nden Avrasya’ya çevirebilmek için binbir takla atmasının temel nedeni de bu…
Bugün ülkenin yangın yerine dönmüş olmasına rağmen hemen hemen bir tek muhalefet partisinin çıkıp topluma Batı tipi liberal bir demokrasi vaat edememesinin ve bunun sonucunda muhalefetin toplamının yüzde 40’ı aşamamasının temel nedeni be bu…
Muhalefet hala topluma sınırlı bir demokrasi, kontrollü bir yönetim modeli sunuyor. Baskı altına yaşayan toplumun liberal demokrasi vaatlerine çok hızla sarıldığı örneklerinin olmasına rağmen. Menderes’ten Demirel’e, Özal’dan Erdoğan’a kadar tüm liderler seçimlerinin bu söylem üzerinden kazanmasına rağmen.
Sandığa büyük önem veren halk, muhalefetin bu haliyle kibar bir AKP-MHP ittifakı olabileceğini seziyor. Metropoll’den Konda’ya kadar tüm araştırmalar bu gerçeği ortaya koyuyor. CHP’nin yüzde 25 bandını aşamamasının temel nedeni, kendinden menkul bir sol olmasından değil, liberal olmamasından, devletten kopamamasından kaynaklanıyor.
Başlığımıza dönersek, AKP-MHP rejimi tüm sözcüleri ve medyasıyla HDP’yi terörist olarak etiketleme çabasındayken liderleri, belediye başkanları, üyeleri tutuklanan, dövülen, öldürülen HDP oluyor. Bir tek HDP’li elinde silah MHP binası basmıyor ama Ülkücü oldukları ortaya çıkan insanlar HDP binası basıp silahsız insanları öldürebiliyor.
Bu gerçeği yüksek sesle söyleyip toplumsal barış, eşit yurttaşlık gibi kavramları öne çıkaran bir tek siyasi partinin bile olmayışı, sorunların AKP-MHP rejiminin noktalanmasıyla bitmeyeceğini gösteriyor. Liberal Demokrasi aynı zamanda Öteki’ne sahip çıkma, hakkını savunma rejimidir. Onu görmek lazım.
Yazarlar
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021