Fehmi KORU
Haber şöyle:
“Dünyanın önde gelen haber dergilerinden Time, 14 Mayıs’ta piyasaya çıkacak sayısının kapağını paylaştı. Derginin yayınladığı kapakta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte ile birlikte Macaristan Başbakanı Viktor Orban yer alıyor. / Dergi, kapağını, ‘Güçlü Adamın Yükselişi’ sloganıyla okuyucularına duyurdu.”
Bir ayrıntı daha var kısa haberde, onu da okuyalım:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra dergiye iki kere kapak olan ikinci Türk lider oldu.”
Sevinmemizi istiyor haberi böyle sunanlar. Cumhurbaşkanının da sevinmesini istediklerini belli ediyorlar…
Yazının gerçek amacı
Hemen kaydedeyim: 2011 yılında Tayyip Erdoğan’ı “Bölgesel güç Türkiye’nin Arap baharına ilham kaynağı olan lideri” diye kapağından ilan eden dergiydi TIME.
TIME’ın son sayısının kapağına taşıdığı Ian Bremmer imzalı yazı ‘güçlü lider’ konusuna hiç de olumlu yaklaşmıyor. Fotoğrafları eşliğinde haklarında ayrıntılı bilgiler sunduğu bazı dünya liderlerini kendi ülkesinin başkanı olan Donald Trump’ı biraz daha hırpalamak için kullanıyor dergi.
TIME Ocak ayında da Trump’ın ABD’yi dünyada yalnızlaştırmasını kapak yapmıştı.
Haberi bizde kaleme alanların bir yanlışı var: Derginin 14 Mayıs’ta çıkacağı bilgisi yanlış. ABD’de haber dergileri bir hafta sonrasının tarihiyle çıktığı gibi, çıkış gününden birkaç gün öncesinden de abonelere ulaştırılır. Bremmer’in yazısı derginin internet sitesinde var; merak ederseniz sizler de okuyabilirsiniz.
Bu konu nereden çıkmış olabilir?
TIME’a da katkıda bulunan Ian Bremmer’in geçen hafta bir kitabı çıktı. ‘Us vs Them: The Failure of Globalism’ (Bize Karşı Onlar: Küreselleşmenin İflası) başlıklı kitap genel hatlarıyla TIME’a kapak konusu olan eğilimi irdeliyor.
Kitapta en fazla ismi geçen ülkelerin başında da Türkiye geliyor.
Dergideki yazısı gibi, AK Parti iktidarının yakın geçmişinde ülkeye yaşattığı başarıları kitabında da teslim ediyor yazar; ancak şimdilerle ilgili tespitleri hiç de iç açıcı değil.
Gezi Parkı eylemleriyle başlatıyor (s. 60 ve devamı) eleştirel dönemi, ‘Türkiye’ başlığı taşıyan bölümde (s. 104-108) ise başarılarla yanlışlıkları yan yana resmediyor.
CIA direktörü ile dışişleri bakanı da sırada
Ian Bremmer Türkiye’yi mercek altına yatıran son Amerikalı yazar, TIME da konuya ilişkin olumsuz yayın yapan ilk dergi değil. ABD’de Türkiye pek çok başka yazarın da ilgilendiği bir ‘örnek ülke’ görünümünde.
Michael Hayden general rütbesini çıkardıktan sonra ordudayken başlayan istihbarat kariyerini sivil hayata taşımış, NSA’den sonra CIA’nin de direktörlüğünü üstlenmişti.
Hayden bir Trump muhalifi.
Önceki gün, New York Times’ta ‘İstihbaratın Sonu’ başlıklı bir makalesi yayımlandı. Hayden o makalede, kendi deneyimlerinden hareketle dünyanın kritik bir döneme girdiğini, yalanlarla bezenmiş haberler konusunda dikkatli olunması gerektiğini anlatıyor.
Gazete Hayden’in yakında yeni bir kitabının çıkacağı müjdesini de veriyor.
Aslında Hayden’in yeni kitabına (‘The Assault on Intelligence’: İstihbarata Saldırı) ön-siparişle isteyen dijital olarak ulaşabiliyor.
Ben ulaştım.
Türkiye Hayden için de eleştirilmeyi hak eden bir ülke. Trump’ı kötülemek isterken kullanılacak derecede hem de. Trump’ın İncirlik üssü hatırına 16 Nisan 2017 referandumunun hemen ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı telefonla coşkulu biçimde tebrik etmesini yanlış buluyor Hayden (s. 119).
CIA’nin eski direktörü, kitabın bir yerinde, İran’la birlikte Türkiye’de de Hıristiyanlığın bütünüyle ortadan kaybolduğunu yazmış (s. 56).
Böyle yanlış ve yanlı bilgiler de var kitapta.
En tehlikelisini sona sakladım. Tehlikeli, çünkü AK Parti iktidarını uzun yıllar ABD’de ve dünyada savunmuş, hakkındaki olumlu görüşlerini ülkemizde de kanaat önderleriyle paylaşmış bir ismin şimdi farklı bir yere kendisini konuşlandırdığını gözlere sokuyor da ondan.
Madeleine Albright 1997-2001 yılları arasında ABD dışişleri bakanlığı koltuğunda oturuyordu. Refahyol hükümetine karşı bir darbe girişimi hazırlığını haber alınca kurmaylarını topladığı ve önlemek için çaba gösterdiği gazetelere haber olmuştu.
Onur konuğu olarak davet edildiği İstanbul’daki bir-iki toplantıda ben de katılımcılar arasında bulunduğum için, ülkemiz hakkında olumlu görüşlere sahip olduğundan haberdarım.
Kitapçılara yeni ulaşan ‘Faşizm’ adlı kitabında “Kendi memleketim Prag’dan sonra dünyanın en güzel kenti” diye övüyor İstanbul’u Albright; torunlarını da getirmiş, gezdirmiş. AK Parti’nin ülkeye kazandırdıklarını uzun uzadıya anlattığı (s. 213) gibi, 15 Temmuz hain darbe girişimini de doğru bir perspektiften değerlendiriyor (s. 219). Ancak, kitabın ‘Erdoğan the Magnificent’ (Muhteşem Erdoğan) başlığını uygun gördüğü uzunca bölümünde (s. 203-228) hayli eleştirel satırlar da var.
Son birkaç güne sığan bu yayın yoğunluğuna bakınca, bazısı Türkiye’yi yakından tanıyan ABD’de önem verilen isimlerin, ülkemizi farklı bir gözle değerlendirmeye başladığını görmemek mümkün değil.
TIME dergisinin kapağı bu arka-planı yansıtan son örnek.
Haber vereyim dedim.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025