Fehmi KORU
New York
Dün Amerikan Senatosu’nın dış ilişkiler komitesi, Cumhuriyetçi Partili başkanı Jim Risch ile Demokratik Parti’den Bob Menendez’in imzasını taşıyan Türkiye’ye uygulanacak yaptırımlarla ilgili yasa tasarısını 18-4 çoğunlukla kabul etti.
Amerikan Temsilciler Meclisi geçen Ekim ayında aynı tasarıyı oylamış, tasarı 16 red oyuna mukabil 403 oyla kabul görmüştü.
Cumhuriyetçiler ile Demokratlar Türkiye karşısında tek cephe…
Tasarı bu haliyle Senato genel kuruluna sunulacak ve büyük ihtimalle orada da kabul edilecek.
Donald Trump bu girişimi hala boşa çıkartabilir, ancak onun da başı ciddi biçimde dertte ve her şey bir yana, azledilmesi için yapılacak oylama öncesinde senatörlerle ters düşmek de istemeyebilir.
Komisyon başkanı Risch, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın son Washington ziyaretinde Beyaz Saray’da görüştüğü önemli senatörler arasında bulunuyordu ve görüşme sonrasında “Misafir buradayken yaptırımlardan söz etmek doğru olmaz” rahatlatıcı açıklamasını yapmıştı.
Risch’in Beyaz Saray görüşmesi sırasında ilişkilerin normal zemine oturması için Erdoğan’a karşı tekliflerde bulunduğu ve herbiri S-400 füze savunma sistemini kullanılamaz hale getirmeyi öngören bu tekliflerden birinin uygulamaya konulmaması halinde yaptırım sürecinin yeniden başlatılacağını da belirttiği yine kendisi tarafından ziyaret sonrasında duyurulmuştu.
Bu ayın başlarında Defence News dergisine verdiği mülakatta ise, Risch, Beyaz Saray görüşmesini şöyle aktarıyordu:
“Erdoğan kararlılığımızı biliyor. Benim imzam olmadan tek bir askeri malzemenin bu ülkeyi terk edemeyeceğini kendisine söyledim. Ona aynen şöyle dedim: “Beş F-35 şurada ve üzerlerinde isminiz yazıyor. Ülkenizde S-400’ler oldukça bunların hiçbiri Türkiye’ye gidemez. Türkiye’ye gitmeyecekler, çünkü ben bu işleme imzamı atmayacağım.”
Türkiye o görüşmeden sonra da S-400’ler konusundaki tutumunu değiştirmedi. Milli savunma bakanı Hulusi Akar’ın “Biz bu sistemi kullanmak için aldık, vazgeçmeyeceğiz” anlamına gelen sözlerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan da benzer açıklamalarıyla destek verdi.
Yumuşadığı hissini veren Risch yaptırım sürecini yeniden başlatmış oldu.
Amerikalılar bu girişimleri sonuca ulaşırsa İncirlik üssünün kapatılması da dahil bazı karşı yaptırımların Türkiye tarafından gündeme getirileceğini de biliyorlar.
Ve maalesef bildikleri halde süreci canlandırdılar.
Beyaz Saray’daki görüşme sırasında, bir başka senatör, Trump’ın en yakın destekçilerinden Lindsey Graham’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Şimdiye kadar kimsenin başaramadığını başardınız; bütün Amerika’yı Türkiye karşısında birleştirdiniz” dediğini Fox News duyurdu.
Kongre’nin iki kanadından -Temsilciler Meclisi’nden 16 oya karşı 403, Senato komisyonundan 4 oya karşı 18- açık ara aleyhte çıkan oylar o sözün açıklaması gibi.
Türkiye karşıtı siyasi cepheyi hareketlendiren bir unsur da, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile arasında özel bir ilişki bulunan ve her fırsatta Erdoğan’a hayranlığını belli eden Trump’ın kendi geleceğinin tehlikeye girmesi.
Kendisini azletmeyle sonuçlanabilecek süreç şu sırada Senato’da ve orada yapılacak oylamada Trump’ın her senatörün oyuna ihtiyacı var. Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da ABD Senatosu’nda şu sıralarda pek az dosta sahip.
Sonunu getirmek üzere başlatılmış azil sürecini ve Trump’ın siyasi rakipleriyle mücadelesini burada izlerken hayretler içerisinde kalıyorum. Resmen karşısında Amerikan derin devleti olduğuna inandığını belli ediyor Trump; kısa süre önce göreve atadığı önemli koltuk sahiplerinin de karşı cepheye geçtiğini alenen ileri sürüyor. Gözünün kimseyi gördüğü yok.
Hedefinde en son ülkesinin iç güvenliğinden sorumlu kurum olan FBI var.
Dün, ABD Senatosu’nun komisyonu Türkiye’ye yaptırımları görüşürken Trump da Hershey/Pensilvanya’da düzenlediği mitingte FBI’ın başına 2017 yılında kendisinin atadığı Christopher Wray’i sert sözlerle eleştiriyordu. Sebep, kendisinden önce FBI tarafından hazırlanmış bir raporu Wray’in de sahiplenmesi.
Rapora göre, Trump’ın ipi göğüslediği 2016 başkanlık seçimine Ruslar’ın müdahale ettiği iddiaları gerçek.
Trump ise 2016 seçimine Ruslar‘ın kendisi lehine müdahale etmediğini, seçime müdahalenin Ukrayna tarafından rakibi Hillary Clinton için yapıldığını ısrarla iddia ediyor.
İnandırabiliyor mu?
Evet, inandırabildikleri de var, ama yine de üslubu kendi partisinden bazılarına da batıyor.
Onun da endişesi, oylarına muhtaç olduğu Kongre üyelerinin kendisiyle ilgili azil oylamasında karşısına geçmeleri…
Senato komisyonundan geçen yaptırımlar arasında birkaç bakanın ABD vizelerinin iptali ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın servetinin araştırılması gibi daha önce hiçbir ülkenin siyasilerine karşı akla gelmemiş ve dostluğa sığmayan maddeler de var.
Sanki ikinci adım Türkiye’yi NATO’dan çıkarmak…
İkili ilişkiler son yıllarda hiç bu kadar zora girmemişti.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025