Güldalı COŞKUN

Güldalı COŞKUN
Güldalı COŞKUN
Tüm Yazıları
Adalet Bakanlığı'nın dikkatine!
30.10.2017
1139

 Bir süredir yaşadığım bir sorunu, emsal ya da bazı şeyleri konuşmamıza vesile olabilir diye paylaşmak istedim.

Yaklaşık 10 ay önce, cep telefonumdan tanımadığım numaralardan aranır oldum. Aramalar sonunda, numaramın bir işletmenin telefonu olarak verildiğini öğrendim. Bir yanlışlık değil de bunun kasten taciz amaçlı olduğunu anlayınca,önce Bilişim Suçlarına  ve numaranın internet sitesinden kaldırılması için de Sulh Ceza Hakimliğine başvurdum.

İlgili yerlerin, arama motorundan alınmış fotoğraflarıyla ve 21 yıllık numaramın tespitiyle birlikte şikâyetçi oldum. Açıkçası şüphe ettiğim kimse de yoktu.

Kısa bir süre sonra, Sulh Ceza’nın numaranın kaldırılmasına dair verdiği karara Google vekilleri, Hakim’in verdiği URL ile ilgili bir dolu teknik detayla itiraz ederler ve bu itiraz kabul görür. Alınan karar bu haliyle bana yollanır. Sulh Ceza’nın görevi bitmiş ama benim numaram hâlasitede duruyor. Bu kadar teknik detayı görünce, umudum Bilişim Suçlarına kaldı.

Aylar sonra gelen aşağıdaki karar metniyle, şaşkınlığım iyice arttı. Bunu bir savcı yazmış olamaz diye düşündüm. Buraya da başvurumda, numaramın bu sayfalardan silinmesini ve buna sebep olan kişi ya da kişilerin cezalandırılmalarını talep etmiştim:

“Müşteki Güldalı Coşkun’un……… beyan ederek şikayetçi olduğu,

Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün tahkikat evrakında, konuyla alakalıolarak Google Türkiye Temsilcisi (…) Hukuk Bürosu ile yazışma yapıldığı ancak, ilgili şirketin ülkemizde herhangi bir yasal temsilciliğinin bulunmaması nedeniyle suça konu paylaşıma ilişkin bilgi ve belgelerin temin edilemediği; hukuk bürosunun sadece şirket vekilliğini yaptığı,

Müştekinin cep numarasının bahse konu internet sitesinde kim tarafından paylaşıldığının belirlenmesi için ilgili kayıtların tutulduğu Google Şirketinden IP bilgisinin alınması gerektiği, ancak Google şirketinin Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ülkesinde kurulu olduğu ve eylemleri gerçekleştiren kişilerin bildirilmesi amacıyla bu şirkete benzer olaylarda daha önce yazılan yazılara yanıt verilmediği, bu itibarla atılı suçun işlendiğine kesin kanıt oluşturacak ve olayın çözümünü sağlayacak IP bilgisinin elde edilmesinin ve dolayısı ile olayın kovuşturulması olanağının bulunmadığı tüm soruşturma evrakı kapsamından anlaşılmış olmakla,

Kesin biçimde delillendirme olanağı bulunmayan olay ile ilgili olarak 5271 sayılı CMK’nın 172. Maddesi gereğince KAMU ADINA KOVUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA;

Kararın bir örneğinin müştekiye TEBLİĞİNE…..”  diye biterken 15 gün içinde falanca maddelere göre itiraz hakkımın olduğu da eklenmiş.

Sonuç, 10 aydır taciz edilmeye devam ediliyorum. Hukukçu değilim, sade bir vatandaş olarak basit bir problemin çözümü için başvurduğum merciler, en azından telefon numaramın kaldırılmasını bile sağlayamadılar.

Şimdi yukarıda aynen kopyaladığım Savcıdan gelen metine dönecek olursak... Efendim yazışmalara cevap alınamıyormuş gibi “söylenti” ile bir makam, bir adli kurum nasıl hareket eder?

Mağdur olan benim... Cep numaramı kullanan işletme sahte ve numaram, bilgim dışında hukuka aykırı olarak kullanılıyor ama sayın Savcı, kesin delil olmamasından bahsediyor. Öyle ya, iyi ki ölmedim, yoksa sizi nasıl inandıracaktım ki “maktül” olduğuma!

Hakim, linki doğru alamaz ya da teknik yardım alması gereken bir konuyu hafife alır ve itirazı yer. Peki amaç neydi; sorun çözmek mi yoksa “mış” gibi yapmak mı!

Sahi hukuk nedir? Bir dolu maddeler işimizi kolaylaştırmak için mi, engel olmak için mi?

Alev Alatlı’nın güzel bir sözü var: “Her yasal olan hak, helal değildir” der ve aslında amiyane tabirle kılıfına uydurursun da vicdan ve ahlak nerede...

Öyle öfkelendim ki; Google Türkiye Temsilcisini aradığımda; “Ne yani, ABD’li şirket için biz böcek mi oluyoruz!” derken buldum kendimi. “Ortada bir hak ihlali var,bunun nesine itiraz ettiniz ve neden Google yazışmalara cevap vermiyor, lütfen söyler misiniz?”dediğimde; yargı marifetiyle bu taleplerin iletilebileceği söylendi.

Tekrar savcıya dönecek olursak... Bana iletildiği gibi Google’dan cevap alamama sorununun muhatabı ben değil, bağlı olduğu kurumdur. Kendileri bu sorunları mağdurlara ileterek nasıl bir amaca ve kime hizmet ediyorlarsa bu kez başaramadılar!

Uzun süredir, FETÖ yüzünden oluşan ciddi bir mağdur kitlesivar. Kasıtlı ihbarlarda bulunarak yargının kilitlenmesini sağlarken, mağdur yakınlarını da kışkırtıp ikili oynuyorlar. Sırf bu yüzden klavuzu nefret olan bir kitle var. Çoğu da AK Parti’den seçilmiş.

Yersiz gözaltılar ve bazı zorlama iddianamelerle, aslında darbe sürecinin devam ettiğini söyleyebiliriz. Açıkçası, Erdoğan’ı itibarsızlaştırma gayretinde olan bir yargı var. Maalesef bu ülkeyi gerçekten “Çalışan Tek Adam” yönetiyor. O çıkıp da meydanlarda bazı konularda gürlemezse kimse işini iyi yapmıyor.

Evet; yargı tarafsız ve bağımsız olmalı ama önce analitik zekaya sahip, beynini kiraya vermemiş, çözüm yollarını tıkayan değil, çözen, inisiyatif alan ve aklı ve vicdanı hür kişilerle yol alınır.

Şahsi meselem gibi basit bir meselede çuvallayan yargıyla işimiz oldukça zor gibi.
Bakanlığın dikkatine!

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar