Gürbüz ÖZALTINLI
Cumartesi günü, bizim gazetenin dördüncü sayfasında “küçük” bir haber çıktı: “Ayrımcı soru iptal edildi”...
Haber bize, ilköğretim öğrencilerine yönelik düzenlenen seviye belirleme sınavında Ermenilere ilişkin ayrımcı bir soru bulunduğunu ve bunun krize yol açtığını anlatıyordu. Haberden; Ermeni olmayan bir sınav gözetmeninin durumu fark ettiğini ve sınavda gözetmenlik yapmayı reddettiğini öğreniyorduk. Bu tepki üzerine yöneticiler sınavı durduruyor, soruyu iptal ederek sınavı yeniden yapıyordu.
Size de olur mu bilmem; bazen “küçük” bir bilgi, “büyük” duygular yaratır. Ben, o insanı tanımak isterdim. Ayrımcı soruyu yakalayan; sıkıntısını akşam arkadaş sohbetlerine ertelemeyen, “bu ülke ne yazık ki böyle” diye düşünüp işini sürdürmeyen; kimseye bir şey sormadan, kararlı, net bir karşı koyuş gösteren o insanın varlığı bilgisinin yarattığı duyguyu hiçbir şeye değişmem. Hepimiz kendi yaşantılarımızdan biliyoruz ki bu az buz bir şey değildir. Ayrımcılığa “karşı” olmak yetmez; kendini“büyük davalar” için yaratılmış zannetmekle de ilişkisi yok bunun... Burada hakikaten sağlam bir kumaş var. Bize oturduğumuz yerden, o gösterişsiz sesiyle “insanlığa güvenin” diyen; elimizden tutup, yalnız olmadığımızı hatırlatan hakiki bir umut.
Doğrusu siyasetçi-aydın karşılaştırmaları üzerinden siyaset aktörlerinin küçümsenmesi; siyaset sektörüne karşı kibirli, yukarıdan bir dil kurulması beni çok rahatsız eder. Bu ülkenin özel tarihi bize, siyaset sektörünün üzerine titrememiz gerektiğini anlatır. Toplumun onayını asla ciddiye almayan, rütbeler üzerinden işleyen bir yarı monarşiyi ilelebet yaşatmak isteyen silahlı “elit”in küflü ideolojisidir siyaseti itibarsızlaştırmak. Onlara, kendi kişiliksiz, onursuz iktidar arayışları için gönüllü sözcülük yapan medya figürlerinin elinden bir hastalık gibi yayılmıştır bu toplumun zihnine.
Siyaset sektörünün varlık nedeni “iktidar”dır. Hükmetmek, siyasetçinin “işlevi”, “amacı”dır. Bu, işin doğasıdır ve kötü bir şey değildir. İktidar rekabeti oyununu ciddiye almayan siyaset aktörünü, bu oyunun içinde olmayan bizler, toplum, aydınlar, hatta siyaseti küçümseyenler de ciddiye almazlar zaten. Siyasetin nasıl yapıldığını, içeriğini eleştirebiliriz. Ama, siyaset sektörünün tümünü “çirkin”,“çıkarcı”, “kalitesiz” diye harcamaya kalkmak, saçma sapan bir elitizm değilse eğer, kasıtlı bir bürokratik faşizanlıktır. Toplumun onayıyla yetki alan, dolayısıyla toplumsal talepleri önemseyen; zayıf ve dolaylı da olsa, sürekli yeniden üretilme imkânları gelişmemiş de olsa; temsili siyaset, modern barışçıl toplumun temelidir. Onun, talepleri gözeten, uzlaştırmaya çalışan iktidar arama enerjisine ihtiyacımız var. Siyaset aktörleri iktidar için yanıp tutuşsunlar. Haklarla donatılmış olduğumuz, özgürce konuşup tepki verebildiğimiz sürece onları iktidar bağımlısı olmakla eleştiremeyiz.. Siyaset sektörünü aşağılayamayız.
Bunları bütün kalbimle yazdıktan sonra şunu soruyorum kendime: Kim olmak isterdin?
Başbakan Erdoğan mı, ismini bilmediğin o sınavı terk eden “sıradan” bir insan mı?
Cevabım açık. Ben, Uludere’de 34 Kürt ayan beyan devletin bombalarıyla katledildiğinde aklıma ilk “Hükümet ne zarar görür ve bu zararı nasıl atlatırız” sorusu gelen insan olmak istemem. Tekrar söylüyorum ama; bu soru siyasetçi için bence meşru sorudur. Ben “o” olmak istemem. Bu kadar basit. Bu kadar kişisel...
Ben Şemdinli Savcısı’nı o tarihlerde harcayan “güç” içinde de yer almak istemem. O savcı olmak isterim.
Ama o savcıyı harcayan güç, o yolları bin bir hesapla, ustalıkla aştı, bugün o savcı mesleğine döndü, onu harcayan paşa hakkında soruşturma başladı ve olaya karışan askerler bir dünya hapis cezasına çarptırıldı. Bunu da, o “içinde yer almak istemem” dediğim güç başardı. Bunun da farkındayım. O nedenle de döne dolaşa, siyasetin önemi, aşağılanamazlığı üzerine vurgu yapıyorum.
Ben siyasetin değerli ve vazgeçilmez olduğunu biliyorum.
Ama; hesapsız, plansız som taleplerin sivil sesini paylaşmanın üstünde bir varoluş tanımıyorum.
Bu ülkenin yarattığı en anlamlı sivil hareketlerden birisi de ne yazık ki, bu coğrafyaya yakışır biçimde bir ölüm üzerine yükseldi. Hrant Dink’in katledilmesi Türkiye’nin en değerli sivil hareketlerinden birisini doğurdu. İnatla adalet isteyen; iktidar, hükmetme, rekabet umurlarında olmayan bir topluluk söke söke hak arıyor.
Adım adım ilerliyor. Mahkemeyi silkeliyor. O sınavı bir ayrımcı soru yüzünden tereddütsüz terk eden insanların her türlü “iktidarı” aşan vicdanı Hrant hareketinde birleşiyor.
Bu ülkede yeteri kadar siyasetçi, gereğinden fazla parti var. Orada bir boşluk falan yok.
Bu ülkenin, hesapsız kitapsız somut taleplerin peşine düşmüş, vicdanı için varlığını ortaya koyan sivil enerjiye ihtiyacı var.
Siyasetçi olmanın değil, siyasetçinin hesaba katmak zorunda kaldığı ses olmanın peşine düşmeli bu ülkede insan...
Sessiz Çığlığa omuz vermeli...
Yazarlar
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.04.2024
14.04.2024
8.04.2024
5.04.2024
25.11.2023
16.11.2023
12.11.2023
9.05.2023
7.05.2023
2.05.2023