Halil BERKTAY
Neredeyse üç hafta oluyor; peşpeşe altı yazı yazıp bırakmıştım, yurtdışına gitmeden önce. Üçü Torosyan, biri “hareket” ve “nihaî amaç” sorunu, ikisi Marksizm ve sosyalizm tarihiyle ilgiliydi. Şimdi gene birkaç güncel konu birikti; onlara değinip, asıl sosyalizm faslına devam etmek istiyorum.
Şişirme ve yalanlamalar
Şu “Türk sözcüğü” bildirisi. Anayasadan Türk sözcüğünün çıkarılmasına karşı, “Türk Milleti’nin kesintisiz egemenliğini esas alan... millî devlet yapısı”nın aynen devamını isteyen metin. Rivayete göre 300 kişi imzalamış. Rivayete göre diyorum, çünkü bazı haberlerde “300’e yakın,” diğer bazı versiyonlarında ise “300’den fazla” bilim, devlet, siyaset ve edebiyat adamından söz ediliyor. Belli ki güçlü bir çıkış olsun istenmiş. Ama acaba öyle mi oldu? Benim görebildiğim, şimdiye kadar daha çok içeriği üzerinde duruldu; bileşimi pek yakından incelenmedi.
Bildiriyi imzalamış gibi gösterilenlerden en az iki kişi daha sonra bunu yalanladı. Ünlü tarihçi Halil İnalcık’ın ismi üstelik de en başta verilmişti; müzik eleştirmeni, Fazıl Say’ın babası, 1960’ların ilk, orijinal Türk Solu dergisinin kurucularından Ahmet Say da alfabetik sırayla A harfinin altında yer alıyordu. Daha sonra işin böyle olmadığı ortaya çıktı. (Kendi payıma, özel olarak Ahmet Say’ı gıyabında kimin dahil etmiş yani bununla kimin bu kadar uğraşmış olabileceğini merak ediyorum doğrusu.)
Ölü doğmuş think tank’ler ve folklorik kalıntılar
Bu tür şişirme ve tahrifatın nasıl bir rezalet anlamına geldiği bir yana; kalanlara baktığımızda başlıca iki kategori göze çarpıyor. İlkin, MHP’nin tam merkezi ve ana mecrası içinde değilse bile çevresinde, yörüngesinde gözüken düzenleyiciler ile özel tabanları. 27 Mart’ta Ankara’da yapılan açıklamanın sahipleri: Ümit Özdağ, Mustafa Kafalı, Bican Ercilasun, Sadi Somuncuoğlu, İskender Öksüz. Yeniçağgazetesinden bazı kişiler. Belirli bir Kayseri ve Erciyes Üniversitesi varlığı.
Ümit Özdağ bir zamanlar ASAM’ı kurmuştu. Kemal Gürüz ve Erdoğan Teziç’lerin YÖK’ü de bu tür “stratejik araştırma merkez”lerini diğer bütün yüksek öğrenim kurumlarına yaymaya (bu bir tür kanser olduğu için “metastaz yaptırmaya” demek daha doğru olur) kalkışmıştı. İşte aynı Ümit Özdağ, şimdi de21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’nü kurmuş ve yönetiyor. Yanında, Sadi Somuncuoğlu’nun başkanlığındakiMillî Düşünce Merkezi. Marjinal ve umarsız bir nasyonalist realpolitik arayışı.
Sonra daha klasik Töre dergisi ve geçmişte kalmış Soğuk Savaş enstrümanları: Türk Ocakları, Aydınlar Ocağı ve Türk Aydınları Vakfı. Türk Boyları ve Yörük Türkmen Dernekleri Konfederasyonları ile Ankara Seymenler Kulübü. Son üçü pörsümüş bir “folklorik” milliyetçiliğin, yaylada yayık dövüp kılıç kalkan oynamanın kalıntıları.
E., eski, emekli
Bence asıl ilginç olan, bundan sonrası. Bilin bakalım, katılımcı listesiyle birlikte bu bildiride en çok geçen sözcükler hangileri? Öyle iki kelime var ki, hemen göze çarpmayabiliyor ama aslında olayın bütün ruhunu yansıtıyor.
Her nasılsa farkettim ve ondan sonra, deli pösteki sayarmış ya, itiraf edeyim ki öyle oturup hem de birkaç kere saydım: bu metinde eski ve emekli sözcükleri ile her ikisinin yerine geçen E. kısaltması, tam 98 defa yer alıyor. Başka bir deyişle, E., eski, emekli memurlar, valiler, müdür ve müfettişler; milletvekilleri, müsteşarlar, bakan ve büyükelçiler; hâkim ve “reis”ler; albay ve generaller; profesör, dekan ve rektörler; hattâ tek tük emekli öğretmen, imam ve müftüler, “Türk sözcüğü çıkmasın” bildirisini imzalayanların üçte birini oluşturuyor. Bazıları da eski yerine 21. dönem (1999-2002) veya 22. dönem (2002-2007) milletvekili olmayı yeğlemiş. Onları da katarsak, sayı net 100’e ulaşıyor.
Geçmişte yaşayanlar
Hayli acıklı bir tablo. Bir dönem ve eski bir elit göçüyor sahneden. İmparatorluğun nostaljisi içindeki Yahya Kemal, “Kanlıca’nın ihtiyarları / Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları” demişti. Bir bakıma bunlar da “asıl Cumhuriyet”in, Tek Parti asr-ı saadetinin nostaljisi içindeki “Ankara’nın ihtiyarları.” Ege ve Akdeniz tatil sitelerinin emekli Atatürkçülüğü, gitmiş keza miadını doldurmuş olan MHP’nin kuyruğuna takılmış.
Sanıldığı gibi anlı şanlı değil; sönük, fersûde bir camia. İstemeden de olsa bu gerçeğe ayna tuttuğu için, Ümit Özdağ’a teşekkür borçluyuz.
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIRVerilerle toplumsal sıkışma: Kredi limiti artık yaşamı belirliyor, halk borçlanarak hayatta kalıyor 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024