Hilâl KAPLAN
Darbe, vatana ihanettir. Darbe, düşmana karşı güvencemiz olduğu için, halkının vergisi ve sevgisiyle ayakta durabilen bir ordunun halkına hıyanetidir.
Darbe, halkın malını, canını ve namusunu emanet ettiği askerin tankını, topunu, tüfeğini halkına çevirmesidir.
Darbe, içinde yaşadığı ülkeyi işgal etme, kendi halkını esir etme girişimidir.
Türkiye, dört açık, pek çok örtük darbe süreci yaşamış bir ülke. Dolayısıyla çok büyük acıların çekildiği, çok büyük kırılmaların yaşandığı bir coğrafya bizimkisi. Fakat buna rağmen darbecilerimizin hiç başımızdan eksik olmadığı bir coğrafya aynı zamanda.
Rahmetli Mehmet Ali Birand, "12 Eylül, Saat 00:04" kitabında, o ünlü anekdotu yazan ilk kişi olmuştu. CIA'in Türkiye İstasyon Şefliği dahil pek çok önemli görevde bulunmuş Paul Henze, 12 Eylül 1980 darbesini, ABD Başkanı Jimmy Carter'a, "Our boys did it" şeklinde iletmişti. Yani, "Bizim çocuklar yaptı."
Üç yıldır yaşadığım ülkeye baktığımda, bizde tükenmeyecek sayıda bir 'bizim çocuklar' kapasitesi olduğunu görüyorum. Kemalistlerin "10 yılda, 15 milyon genç yaratmak"tan bahsederken neyi kast ettiğini daha iyi anlıyorum. Zira son 10 yıla kadar, Türkiye'deki darbelerin tüm aktörleri Kemalist rejimin bekçiliğini yaptığını iddia edenlerin içinden çıkmıştı. Gladyo'nun B-Planı olan Gülenciler ise, onların halefi olmaya kalkıştı ve başarısızlığa uğradı.
Ancak ellerinden geleni ardına koymayacak bir kapasite hâlen mevcut. Hâlâ köşelerinde darbe çağrısı yapanların, darbeci generalleri özlediğini yazanların olduğu bir ülkede, "bahar-nevbahar" çağrışımlarıyla PKK- Gezici-Gülenci ittifakının devam ettirildiğini gözlemlemek mümkün. PKK'lıların 'Bahar'ıyla, Gülencilerin 'Nevbahar'ı kardeş...
Türkiye'nin otoriter rejime gittiğini savunanlar, çare olarak postal yalamaya devam ediyorlar. Diktatör dedikleri Erdoğan'ın yerine, faşist bir askeri rejimin veya Gülenci rejimin gelmesini öneriyorlar.
Polisin orantısız gücünden yakınanlar, yere izmarit atmayan, ev, hastane, okul demeden yakıp yıkan, kadın, çocuk, ihtiyar demeden öldüren PKK'lıları övüyorlar. İç savaş çağrısı yapanlar, kutuplaşmadan yakınıyorlar.
Anlaşılan yeni 'oyun planları' da Türkiye'nin 'İslâmî bir rejim' haline geldiği iddiası olacak. Bu söylem, ulusal ve uluslararası basında yükselerek kendisine yer buluyor. Darbeye zemin hazırlamak için Türkiye'yi DAEŞ'le ilişkilendirmeye çalışan hainlerin yapmaya çalıştığı da buydu.
Menderes "Hürriyet istiyoruz" sesleri altında, Erbakan "Laiklik istiyoruz" sesleri altında devrilmişti.
12 Eylül "Kutuplaşma/ kardeş kavgası istemiyoruz" alt metniyle gerçekleştirilmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı devirmek için bu üç argümanın hepsi birleştirilerek kullanılıyor. İşinden/ makamından olunca 'eleştirel mesafe'yi keşfeden 'en Ak Partili'ler de bu dalga üzerinde sörf yapmaya çalışıyor.
Hiç şüpheniz olmasın, o dalga Erdoğan'ı hedefliyor gibi görünse de, aynı diğer tüm darbelerde olduğu gibi elit bir üst sınıf dışında herkesi yutar.
Ve yine hiç şüpheniz olmasın, önceki darbelerin hepsinin toplumsal hafızasına sahip çıkan "bizler hazırız."
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019