Hilâl KAPLAN
19 Aralık'ta, Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Andrey Karlov, Ankara'da öldürüldü.
Nerdeyse aynı saatlerde, Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Petry Polshikov Moskova'da öldürüldü. Yine aynı saatlerde, Avrupa'nın merkezi Berlin'de ve küresel sermayenin merkezlerinden Zürih'te birer terör saldırısı gerçekleşti. İlk saldırı Noel kutlayan Hıristiyanlara yönelikti, ikincisi ise bir camiye yönelikti.
Ertesi gün, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'nin geleceğinin konuşulacağı Moskova Zirvesi'ne katılmak üzere, Moskova yolundaydı. Toplantı, suikasta rağmen ertelenmedi ve "Suriye'deki savaşı bitirmeye yönelik" şeklinde tanımlanan Moskova Deklarasyonu açıklandı.
Gözler, masada olanlardan çok, olmayan devletlere çevrildi...
15 Temmuz'dan sonra, FETÖ'cü bir pilotun yaptığı netleşen Rus savaş uçağının düşürülmesi hadisesi ise, Rus Dışişleri Bakanı Lavrov'un 25 Kasım 2015'te yapacağı Ankara ziyaretinin hemen öncesinde gerçekleştirilmişti. Hadise sonrası Rus Bakan ziyaretini iptal etmişti. Rusya'nın savaş jetini düşürmemizden 25 gün önce ise, Rusya tarihindeki en ağır kayıplı 'uçak kazası' gerçekleşmişti. Rus havayolu Metrojet Airlines'a ait uçak, Sina yarımadası üzerindeyken düştü. Uçakta 217 yolcu ve yedi mürettebat bulunmaktaydı. Mürettebat da, 217 yolcunun 214'ü de Rus'tu. DEAŞ, uçağı kendilerinin düşürdüğünü ilan etti. Rus yetkililer, uçağın patlayan bomba sebebiyle düştüğünü doğruladılar ama DEAŞ'ın adını anmadan, ilgili güçlere yönelik Suriye'deki hava saldırılarını hızlandıracaklarını açıkladılar. Bu, 30 Eylül 2015'te Suriye'de askerî harekâta başlayan Rusya'nın yaşadığı ilk uçak hadisesiydi.
Karlov'un öldürülmesinden üç gün sonra, NATO Genel Denetçisi Yves Chandelon'un, Belçika'da arabasında başından vurulmuş halde bulunduğu açıklandı.
Cinayet 16 Aralık'ta gerçekleşmesine rağmen bir haftaya yakın gizlenmişti.
Teröre finans sağlayan ve kara para aklayan şirketleri araştırmakla görevli NATO Genel Denetçisi Chandelon'un cesedine, işyerinden 140, evinden 100 km. uzakta, arabasında başından vurulmuş haldeyken ulaşıldı.
Üç gün önce, Rusya Savunma Bakanlığı'na ait, Soçi'den Lazkiye'ye giden Tupolev Tu-154 modeli uçak, kalkıştan kısa süre sonra çakıldı.
Kızıl Ordu Korosu'ndan 65 müzisyen, gazeteci ve askerlerin de olduğu 92 kişiden kimse kurtulmadı. Ölen askerlerden biri de, üst düzey Rus komutanı General Vladimir İvanovski idi. İvanovski'nin, Rusya'nın geçtiğimiz günlerde Halep'te kalıcı olmak için gönderdiği 'polis taburu'nun da komutanı olduğu ve yolcuların Suriye'deki 'Halep kutlamasına' katılacağı öğrenildi.
Ve dün, Rus petrol devi Rosneft'in ikinci adamı ve yöneticisi Oleg Erovinkin, arabasındaölü bulundu. Katar'ın, İsviçreli Glencore ile beraber, bu aralık ayı başında, 11 milyar dolar karşılığında Rosneft'in %19.5 hissesini satın aldığını ve Rusya'ya 'sıcak nakit' nefesi verdiğini de bu tabloya ekleyelim.
Olan biten her şeyin ekseninde Suriye var desek, yanlış olmaz sanırım. Önceki gün Moskova'daki tarihî tren garına yapılan bomba ihbarını da göz önünde bulundurursak, Rusya'ya yönelik bir örtülü saldırı olduğu açık. Bunun misillemesinin geleceği de açık. Bir elin âdeta bir ağı ortadan kaldırmak ya da onu kışkırtmak için harekete geçtiği de hissediliyor.
Tüm bunlar olurken, 'müttefikimiz' ABD'nin Suriye'de YPG'yi ordulaştırdığını ve Irak'ta da Haşdi Şabi teröristlerinin ordulaşmasına onay verdiğini görüyoruz. Diğer yandan provokasyon ve suikastlarla ülkemizdeki etnik ve mezhebi fay hatları hareketegeçirilmeye çalışılıyor. Komşu sınırlarımızın ve ötesinin demografisi de, bu fay hatlarını kaşımak üzere zor kullanılarak şekillendiriliyor.
Buna karşılık devlet, 15 Temmuz'dan itibaren, kendisine çekilen operasyona karşı şaha kalkmış vaziyette. El Bab'da DEAŞ'a karşı çetin bir mücadele sürdürülüyor. Ancak bunun, Edirne'den Kars'a tüm Türkiye'nin istikbalini muhafaza etmek için verilen bir savaş olduğunu ve sadece DEAŞ'a karşı savaşmadığımızın da bilinmesi elzem.
Birileri âdeta Üçüncü Dünya Savaşı'nı zorluyor.
Direniyoruz, direnmeliyiz.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019