Hüseyin GÜLERCE
Geçtiğimiz Pazar günü Fransa’da yapılan ve katılım oranının yüzde 77 olduğu Cumhurbaşkanı seçimini ilk turdaki 11 adaydan hiçbiri kazanamadı. İlk iki sırayı kazanan Yürüyüş Hareketi'nin lideri Emmanuel Macron ve Ulusal Cephe Partisi'nin lideri Marine Le Pen 7 Mayıs’taki ikinci tura kaldı.
İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılma kararından sonra Fransa’nın tercihi merak konusuydu.
Macron, güçlü bir Fransa ile AB'nin yeniden inşasının da önceliği olacağını söyledi.
Başörtüsü sokaklarda bile yasaklamayı savunan Le Pen ise “vahşi küreselleşme medeniyetimizi tehdit ediyor. Kimliğimizi koruyan, sınırları kapatılmış ve Avrupa Birliği'nden çıkmış bir Fransa'yı tercih etmeliyiz” dedi. Ve ekledi: “Macron, uluslararası lobilerin ve finans çevrelerinin desteğiyle Fransa için bir yıkım olur...”
Macron, ismi önde değilken iki yıl içinde medya ve küresel sermaye tarafından parlatılan ve hayat hikâyesine bakıldığında Cumhurbaşkanlığı için hazırlanmış bir projenin aktörü gibi görünen bir isim.
Tecrübesi yok ama referansları ve ona sahne hazırlayanlar çok güçlü.
2008 yılında Rothschild & Cie Bankasında finans kariyerine adım atan Macron, Rothschild ailesinin himayesinde Élysée Sarayı’na çıkan merdivenleri ikişer üçer atladı.
Seçimlere doğru medyadaki yolsuzluk haberleri ile rakipleri yıpratıldı ve ikinci tura kalamadılar.
Macron, ikinci tura kalınca Başbakan Cazeneuve, Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault, Sosyalist Parti'nin adayı Benoit Hamon, Cumhuriyetçiler Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı François Fillon, Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo, Macron'a oy verme konusunda çağrı yarışına girdiler.
Çağrının ortak noktası şu: “Bütün sol ve Cumhuriyetçiler; Fransa, Cumhuriyet ve Avrupa için Emmanuel Macron'a oy vermelidir. Ulusal Cephe'yi ve aşırı sağı en güçlü şekilde yenmek gerekiyor.”
Macron’un bilinen bir programı yok ama bir ırkçılık tehlikesi var. Acaba Le Pen tehlikesi, hazırlanan aktörü sağlama almak için mi icat edildi?
İlginçtir, Fransızların bizde olmayan bir hazım kapasiteleri var. Adayların aile hayatlarını önemsemiyorlar.
Ailesinin itiraz etmesine rağmen Emmanuel Macron, 16 yaşındayken, kendisinden 24 yaş büyük evli ve çocuklu Brigitte Trogneux isimli öğretmenine aşık oluyor ve daha sonra 2007 yılında onunla evleniyor. Şu anda Macron 39, eşi 63 yaşında ve 7 torunu var.
Ulusal Cephe Partisi'nin adayı Marine Le Pen ise iki kez evlenip boşanmış. Şimdilerde yeni bir sevgilisi var. İkinci eşinden 2006 yılında boşanan Le Pen'in 3 çocuğu bulunuyor.
Şüphesiz ‘özel hayat’ diyenler çıkacak, doğrudur. Ancak toplumun önünde olanların, siyasilerin özel hayatı kamuoyunu çok ilgilendirir. Fransa’nın hazmettiği bu tablo, mesela Türkiye için geçerli değildir. Çok siyasinin geleceği, toplumun kabul etmediği yaşam tarzlarından dolayı ya sona ermiş ya da yıldızı sönmüştür…
Fransa’da cumhurbaşkanını kim seçiyor, sorusu bir defa daha gündeme geldi. Fransa’yı Avrupa Birliği’nde tutmak, Batı’nın solan demokratik değerler iddiasını oksijen çadırında bir süre daha yaşatmak için Macron formülü devreye girdi diyebiliriz.
Aslında Üst Akıl Fransa’da da işbaşında diyeceğim ama bizdeki Batıcı aydınlar/yazarlar çok bozuluyor...
Bizde 16 Nisan referandumunda ‘Evet’ çıkınca, 25 milyonu “kalitesiz, cahil, kitap okumayan topluluk’ diye aşağılayan zihniyetin, Fransızların tercihleri için övgü dolu analizlerini bekliyoruz.
Bir Fransız kanalında “Erdoğan öldürülmeli” diyen akademisyen için de şöyle Batı’nın ikiyüzlülüğüne dair analiz rica etsek?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019