İbrahim Kiras
Şu soruyu sormuşlar mıdır acaba işin başında: CHP’nin kazandığı belediyeleri mali yönden sıkıştırmak, iş yapmalarına engel olmaya çalışmak iktidara oy kazandırır mı?
Vatandaş bu tabloyu nasıl değerlendirir? “CHP’li belediye başkanları beceriksiz çıktı, bir daha bunlara oy vermeyelim” mi der, yoksa “İktidar benim irademe saygı duymuyor” diye tepki mi gösterir?
Bu soruya akıl yürütme yoluyla cevap aramak gereksiz. Çünkü elimizde somut örnekler var. Vatandaşın bu durumlarda nasıl düşündüğünü, nasıl davrandığını çok iyi biliyoruz.
En başta yerel seçim öncesinde bu hususta dile getirilen “uyarı”nın nasıl karşılandığı ve hangi sonucu getirdiği ortada.
Özellikle İstanbul ve Ankara’da AK Partili adaylar adına sahaya çıkan kabine üyeleri seçilecek kişinin hükümetle dayanışma içinde olması gerektiğini vurguladılar. Bu tür uyarıların tamamı ters yönde etki yaptı.
Vaktiyle Özal da bunu denemiş, muhalefet partilerinin yönetimindeki belediyelerin iş yapmalarının imkansız olduğunu savunarak vatandaştan kendi adaylarına oy istemişti.
ANAP’ın “eli kolu bağlı bir belediye başkanı mı istiyorsunuz?” sloganının yer aldığı gazete ilanlarını yaşı yetenler hala hatırlıyor.
O seçimin sonucunu da herkes biliyor. Halkın desteğini kaybetmeye başlayan bir iktidarın son çare olarak başvurduğu “hizmet şantajı” siyasetinin işe yaramadığını, aksine gidişatı hızlandırdığını da biliyoruz
****
Bizim vatandaşımız merkezi hükümet ile belediyenin aynı partide olmasının yerel yönetimlerin vereceği hizmette avantaj getirebileceğini elbette biliyor. Bazen oyunu da buna göre kullanabiliyor. Ama “Eğer bize oy vermezsen…” diyerek kendisine parmak gösterilmesine daima olumsuz tepki veriyor.
Bu durum siyasetçi tarafından göz önünde bulundurulması gereken bir realite. Ne var ki mevcut iktidar partisi epeyce zamandır bu tür incelikleri görmezden gelerek hareket ediyor.
Keza “Sokak hayvanları sorunun çözümü” adı altında sergilediği görüntü, kullandığı dil de kendi toplumunun reflekslerini göz ardı eden bir politik yaklaşımı gösteriyor
Oysa bugüne kadar AK Partililer -ve bilhassa Erdoğan- toplumun nabzını tutma konusunda ellerine kolay kolay su dökülemeyen maharetli siyasetçiler olarak kendilerini göstermişlerdi.
Son dönemde değişen birçok şey gibi bunun da değiştiğine tanıklık ediyoruz.
Muhakkak ki ekonomideki sıkıntıların memleketi yangın yerine çevirdiği bir dönemde sokak hayvanları meselesi üzerinden bir kamplaşma üretmek iktidara geçici de olsa bir ferahlama yolu olarak görünmüş olabilir. Ancak toplumun dokusunu tanıyan bir siyasetçinin kendisine “buradan ekmek çıkmayacağını” bilmesi gerekirdi.
***
Aynı şekilde, bu kadar tecrübeli bir siyasetçinin “CHP’li belediyeler borçlarına sadık değil” çıkışıyla siyaseten nereye varılabileceğini de biliyor olması beklenir.
O borçları kimin yaptığından devletin kimlerden vergi alıp kimlerin vergisini affettiğine kadar birçok konu mevcut iktidarın “zayıf karnı” durumunda üstelik.
Gündem değiştirme, havayı bulandırma, toz kaldırma, kutuplaşma, kamplaşma, konsolidasyon girişimlerine zemin oluşturacak bir konu değil bu da.
Demek ki artık gündem değiştirme kabiliyetini de kaybetmiş bir siyasi kadro var karşımızda. Galiba geç kalmışlık, şaşkınlık, çaresizlik duygularının verdiği telaş içinde rastgele düğmelere basılıyor.
Yakın zamana kadar ülke yönetiminde sergilenen başarısızlıklara mukabil “siyaset yapma” konusunda başarı çıtasını fazlaca düşürmemişti AK Parti. Görülen o ki bu alanda da ciddi zemin kaybı var. Şimdi ekonomiyi veya diğer ülke meselelerini yönettikleri performansla siyaset üretme performansı yakın seviyelere gelmiş bulunuyor.
Nasıl yorumlamak lazım bu durumu? Yorgunluk mu?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.05.2025
1.05.2025
17.04.2025
15.04.2025
10.04.2025
5.04.2025
3.04.2025
20.03.2025
11.03.2025
8.03.2025