İbrahim Kiras
Yale Üniversitesindeki öğrencilerine “gelecekte Mars gezegeninde yaşayacağı varsayılan insanlar için bir anayasa hazırlama” ödevi veren siyaset bilimi hocasından söz etmiştim. Ve bu genç akademisyenin de savunucusu olduğu “müzakereci demokrasi” teorisinden. Ve “bir sonraki cumartesiye katılımcı/müzakereci demokrasi tartışmaları bağlamında dijital çağın siyasi veçhesini konuşalım” demiştim… Ama ben bir şey yazmadım bu hafta. Adı geçen Yale profesörü Hélène Landemore’un konuyu kurgusal bir boyutta anlatan aşağıdaki öyküsünü meraklıları için -biraz kısaltarak- tercüme ettim...
****
Tanıştırayım: Angeliki Papadopulos Atina’da yaşayan 28 yaşında bir kadın. Yıl 2036. Güzel bir nisan sabahı. Saat 08:30. Angeliki laptopunu açıp haberleri okumadan önce kendisine bir bardak kahve doldurdu, sonra Citizenbook’a giriş yaptı. Daha önce Facebook adını taşıyan platform 2025’te kurucusu Mark Zuckerberg tarafından demokrasiyi geliştirme amacıyla faaliyet gösteren bir vakfa bağışlandığında bu yeni ad altında bir demokratik müzakere platformuna dönüştürülmüştü. Angeliki yeni bir sekme açtığında iki oylamanın süresinin geçmekte olduğunu haber veren uyarı işareti yanıp sönmeye başladı. Oylamalardan biri çevre hukukuyla ilgili karmaşık bir konu hakkındaydı, diğeri ise Rio’da yapılacak ticaret zirvesinde Avrupa’yı temsil edecek delegelerin seçilmesine ilişkindi. İlk konuda oy hakkını çevre bilgisi daha fazla olan deniz biyoloğu amcasına devretme fikri geldi aklına, ikincisinde çekimser kaldı. Hafta sonu oturup ilgili literatürü taramaya vakti yoktu.
Saat 08:35. Posta kutusunu açınca Avrupa Halk Meclisi Bürosu başlıklı bir eposta dikkatini çekti. Merak ve heyecanla karışık bir telaşla açtı. Evet, düşündüğü şeydi, altın bilet! Gelecek dört yıl için Brüksel’deki Avrupa Halk Meclisi’nde yer alma daveti. Avrupa Parlamentosu’nun üç yıllık gündemini hazırlayacak heyete diğer 499 kişiyle birlikte rastgele seçilmişti. Davetiyede cömert bir maaş ve ailesiyle birlikte Brüksel’e taşınması için mali yardım da sunuluyordu. Angeliki hem heyecanlı hem de şaşkındı. Bu onura erişmenin ne büyük şans olduğunu biliyordu.
Gerçi her yıl binlerce kişi kıtasal, bölgesel, ulusal ve yerel seviyelerdeki halk meclislerinde görev yapmak üzere seçiliyordu. Angeliki de daha önce yerel seviyede bir mecliste bulunmuştu. Selanik şehrinin 10 yılık ajandasını belirlemek üzere oluşturulmuş 49 kişilik lottokratik heyette yer almıştı. [“Lottokrasi” müzakereci demokrasi teorisinde karar alıcı organların -en azından bir kısmının- seçim yoluyla değil “rastgele çekiliş” ile belirlenmesinin hem daha demokratik hem de daha verimli olacağı görüşünden yola çıkarak önerilen siyasi temsil yöntemi. İK] O heyetin ilk kez orada tanıştığı diğer üyelerinin çoğuyla dostlukları hâlâ devam ediyordu. Ayrıca o dönemde seçilmiş yetkililerle birlikte bir evrensel temel gelir projesinin geliştirilmesi çalışmasına katılabilmiş olmasını da mutlulukla hatırlıyordu. [“Temel gelir” kimi düşünürlerin ve bir kısım iktisatçıların devletin vatandaşına asgari hayat güvencesi sağlamak adına ödemesi gerektiğini savundukları düzenli yardım. “Vatandaşlık maaşı” da denebilir. Yakın zamanlarda pandemi süreci dolayısıyla yeniden gündeme geldi. İK] Ne var ki orada ciddi bir hayal kırıklığı da yaşamış, çoğu Avrupa seviyesindeki önemli konulara ilişkin kararların alınmasında etkili olamadığını görmüştü. Avrupa çapında tam zamanlı bir lottokratik temsil görevi ise bambaşka bir konumdu ve çok daha fazla yetki sağlıyordu.
Angeliki ekonomik durumu pek iyi olmayan bir ailenin çocuğuydu. Annesiyle babasının tüm birikimlerini -onun doğduğu yıl- 2008 krizi silip süpürmüştü. Felsefe eğitiminin ardından küçük bir motelin yöneticisi olmuştu (arkadaşlarının aksine ülkesinden kaçıp başka yerlerde ekonomik fırsatlar aramayı istememişti). Kocası da anaokulu öğretmeniydi. Avrupa Birliği’nden gelen bu davet dünyayı tanıma, gezme, yeni şeyler öğrenme, ilginç insanlarla tanışma ve hem Avrupa’nın hem de kendi geleceğine bir farklılık katma fırsatıydı. Yeniden üniversiteye gitmek gibiydi. Şimdiki işini bırakması gerekecekti ama Brüksel’deki üç yılının ardından ülkesine geri döndüğünde önünde çok daha iyi iş fırsatları olacaktı. Mesela kamusal hayatın olduğu kadar özel sektörün de yapılandırılmasında gitgide daha çok rol oynayan mini meclislerin organize edilip çalıştırılmasını sağlamaya yönelik gözde “demokratik meslekler”den birinde yer alabilirdi. [“Mini meclis” (mini-public) yine müzakereci demokrasi kuramının temel unsurlarından biri olan ve belirli konulara ilişkin kararların alınması için rastgele seçilmiş vatandaşların oluşturduğu temsil organı. İK] Kocası da öğretmenlik işini bırakmak zorunda kalacaktı. En azından bir süreliğine Angelici’nin lottokratik temsilci maaşıyla geçinmeye çalışacaklardı (bu maaş şimdiki gelirine göre epeyce iyi görünüyordu) böylece kocası yazmakta olduğu romana yoğunlaşabilecekti.
Haberi aldıktan sonraki ilk işi üyesi olduğu sosyal ağa mesaj atıp Avrupa görevine seçildiğini duyurmak oldu. Belki diğer insanların gösterecekleri tepki bu inanılmaz olayın gerçekliğine inanmasına yardımcı olacaktı. Kutlama mesajları derhal sökün etti -herkes daveti kabul edeceğini varsayıyor görünüyordu (aslında katılım zorunlu olmasa da sadece iki kişiden biri -genellikle ailevi gerekçelerle- böylesi görevleri reddediyordu. Angeliki bazı yorumlarda kıskançlık kokusu da almıştı.
Gülümsedi. Hâlâ online iken platformun satış yeri bölümüne kanepesinin ve elden çıkarmak istediği bazı giysilerinin fotoğrafını yükledi. Büyük taşınma için hazırlıklara başlayabilirdi artık. Sonra kendi sayfasındaki “küresel siyaset” sekmesine tıkladı ve 20 dakika kadar haberleri okudu. Elektronik oylama uyarısı ekranda yeniden yanıp sönmeye başladı. Çevre politikası konusundaki oy hakkını hemen amcasına devretti ama yeni görevi dolayısıyla hangi adayın Avrupa ticaret delegesi olabileceğine bakmaya karar verdi. 523 aday arasından -Angeliki’nin kişisel değerleriyle en fazla eşleşenleri belirleyen bir algoritmanın seçtiği- beş kişinin profillerini gözden geçirdi. Bilgilendirmeler Vatandaşlar Girişimi İncelemeleri topluluğu tarafından kaleme alınmıştı ve her adayın özelliklerinin adil, net ve nesnel değerlendirmesini içeriyordu.
Aklına takılan bir ifadenin anlamını sormak için kendisine atanmış olan sohbet odasına giriş yaptı. Burası rastgele seçilmiş birkaç yüz vatandaşın düzenli olarak girip belirli konuları tartıştıkları bir sanal mekandı. Her zamanki avatarını (mor bir unikorn) kullanarak sorusunu gönderdi ve cevap beklerken önceki paylaşımlara göz gezdirdi. Dakikalar içinde aradığı cevabı aldı. Artık sohbet odasından çıkıp tek bir tıklamayla oy kullanabilirdi. Oylamanın ardından diğer arkadaşlarına oyunu kullanmış olduğunu haber veren ikona tıkladı. Sonra “kazançlar” sekmesine girip baktı, geçen hafta bütün tıklamalarından ve paylaşımlarından ve hatta katıldığı oylamalardan toplam 50 birim sanal para kazanmıştı.
Köpeği gezdirme zamanı.
Parka gitmek için köpeğiyle karşıdan karşıya geçmek üzereyken, yaşlı bir hanım neredeyse hızlı bir arabanın altında kalıyordu. Angeliki sarsılmış yaşlı hanımın yanına koşmadan önce telefonunu çıkarıp ufukta kaybolan suçlunun fotoğrafını çekmeye çalıştı. Maalesef plakayı almayı başaramamıştı ama yapması gereken başka bir şey daha vardı. Citizenbook’a girip “semtim” sekmesinde caddenin bu sorunlu kısmına yaya geçidi ve yavaşlama işareti konulması için bir talep formu doldurdu. Bir de yaşlı hanıma online dilekçeyi imzalaması için istek gönderdi. Ardından Citizenbook’daki gönderiyi bütün arkadaşlarıyla ve komşularıyla paylaştı. Derken semti temsil eden lottokratik gurubu etiketledi ki bundan sonra konuyu onun adına takip etsinler.
Dondurma arabasının melodisiyle kendine geldi. Harika zamanlama! Fıstıklı vanilyalıyı seçip telefonunu satıcıya uzattı, Citizenbook’ta son bir saat içindeki sanal aktivitelerinden kazandığı iki birim sanal para dondurmacının hesabına geçti. Sonra yavaş yavaş parka döndü, bir meşe ağacının altına oturdu. Telefonu bırakıp köpeği özgürce koşturmaya ve doğanın tadını çıkarmaya geldi sıra.
****
[Özgün metnin adresi: https://www.academia.edu/41556907/_Open_Democracy_and_Digital_Technologies_]
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
















































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2025
14.10.2025
7.10.2025
2.10.2025
30.09.2025
28.09.2025
18.09.2025
11.09.2025
9.09.2025
6.09.2025