İhsan DAĞI
Kürt meselesi 'sümen altı'na saklanabilecek gibi değil; acil ve önemli. Üstelik artık sadece Türkiye içinde çözülebilecek bir mesele olmaktan da çıkmış durumda.
Kürt coğrafyası fokur fokur kaynıyor. Irak'ta fiilen bir devlet, hukuken özerk bir bölgesel yönetimin kurulmasının ardından şimdi de Suriye'de Esed rejiminin düşmesi durumunda özerk bir Kürt yönetimi kurulacak; bağımsız bir 'Batı Kürdistan' ihtimali bile mevcut.
Bu gelişmeler Türkiye'yi de ciddi biçimde etkileyecek. Kürt meselesinin ulusal sınırları 'aşan' bir mesele olduğu hep söylenirdi; şimdi, ulusal sınırları 'zorlayan' bir mesele haline geldiğini artık anlamış olmalıyız.
Suriye'den devam edelim... Esed rejiminin günleri sayılı. Çatışmalar Şam ve Halep'i de içine aldı, Kuzey'de de kontrol yer yer Kürt gruplara geçiyor.
Esed yanlılarının 'çıkış stratejisi'nin ülkenin Batı'sına çekilerek bir Nuseyri devleti kurmak olduğu söyleniyor. Buna karşı pek itiraz da yok, özellikle uluslararası çevrelerde. Birkaç nedeni var. Mısır'la birlikle İsrail'le sınırı olan çok önemli bir Arap ülkesidir Suriye. Bölünme, Suriye'nin bölgesel etkisinin iyice azalması anlamına gelir. Bölgesel güç iddiasındaki Mısır ve Suudi Arabistan bundan rahatsız olmazlar. Türkiye de kaostansa Suriye'nin bölünmesine razı olur. İsrail için ise bu talih kuşu anlamına gelir.
Esed sonrası Suriye'de en çok kaygı duyulan gelişme, iç savaş. Savaş'ın tarafları olarak da yıllarca yönetimden dışlanan çoğunluk Sünnileri ile azınlıktaki Nuseyriler ve Hıristiyanlar görülüyor. Alevi ve Hıristiyanların çekileceği Batı'daki bir Nuseyri devleti iç savaş riskini düşüren önleyici bir mekanizma olarak görülebilir. Batı dünyası bu fikre yakın. Bosna'dan da biliyoruz; 'etnik veya dinsel temizlik' çatışma önleyici, barış kurucu bir mekanizma olarak desteklenebiliyor. Bosna'da bunu çok kötü uyguladılar, Suriye'de de sıcak bakarlar.
Ancak unutmayalım; Suriye eğer bölünecekse üçe bölünür. Batı'da Nuseyriler, merkezde Sünni Araplar ve Kuzeyde Kürtler. Kürtler, doğrusu Esed rejiminden hiç uzak durmadılar, ama artık kendi ellerini oynayacaklar. Hemen Doğu'larında ilham, akıl ve kaynak alacakları bir yapı var. Son haberler bu sürecin başladığını gösteriyor. Kuzeyde dört şehrin kontrolü Kürtlere geçmiş. Daha doğrusu, çekilme stratejisinin bir unsuru olarak Esed bölgeyi Kürtlere teslim ediyor. Kamışlı da yakındır, verilir.
Bizim devletimize duyurulur; bölgedeki Kürt jeopolitiği yeniden şekilleniyor. 'Büyük Kürdistan' artık birçok Kürt için hayal değil. Bakarsınız 'ilk bağımsız Kürt devleti' hiç beklenmeyen bir yerden, Suriye'den çıkar.
Hazır mıyız buna? PKK'nın bir Türkiye örgütü olduğu kadar aynı zamanda bir Suriye Kürt yapılanması olduğunu unutmayalım. Ayrıca, bölgedeki gelişmelere Türkiye Kürtlerinin ilgisiz kalması beklenemez. Hâlâ Türkiye'nin Kürt sorununu 'idare edilebilir' sanıyor musunuz?
Bölgede Kürt nüfusun olduğu ülkelerde radikal değişiklikler oluyor. Irak'ta ülke fiilen bölündü. Hukuken bölünmesi de çok uzak bir ihtimal değil. Suriye'de değişim rüzgarı Suriye Kürtlerine özerklikten fazlasını verebilir; Nuseyri devleti kurulursa Suriye Kürt devleti de gündeme gelir...
Kürt nüfusun yoğun olduğu üçüncü ülke Türkiye. Biz ne yapacağız?
Büyük bir kriz Türkiye Kürtlerini de koparır. Yıllardır, 'bir askeri darbe Türkiye'yi böler' diye boşuna uyarmadık. 2004'te, 2005'te 2007'de bir darbe olsaydı Türkiye bölünmüştü. Bundan sonra da darbe veya farklı türden büyük krizler çıkarsa Kürtleri tutmak imkansız olur.
Dolayısıyla hükümet, 'böyle gelmiş böyle gider' deme lüksüne sahip değil. Kürt sorununu bu hükümet çıkarmadı elbette. Aksine, asimilasyon ve inkar politikalarına son vererek farklı bir duruş sergiledi, açılım girişimlerinde bulundu. Ancak son zamanlarda bir yandan eski güvenlikçi politikalara dönmek, öte yandan da PKK ile görüşmek gibi çelişkili sinyallar gönderiyor.
Ama gelinen nokta, bölgesel gelişmeler ve yeni jeopolitik durum daha fazlasının yapılmasını gerektiriyor. Sorunu AK Parti icat etmedi elbette, ama çözecek olan o. 2023 vizyonundan bahseden bir yönetim Kürt meselesini gündelik politikalarla çözemez, hele Kürt coğrafyası hızla Kürt devletlerine dönüşürken...
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.01.2025
10.05.2024
11.04.2024
8.04.2024
3.01.2024
25.12.2023
13.12.2023
16.10.2023
9.10.2023
17.06.2023