Kurtuluş TAYİZ
Selahattin Demirtaş, seçim kampanyasında "Bir cumhurbaşkanı düşünün; bağlamadan başka bir şey çalmıyor" sloganını kullanıyor. Başbakan Erdoğan'a gönderme yapıyor slogan; 30 Mart yerel seçimlerinde CHP tarafından "Başçalan" şiarıyla şarkılar bestelendi, çalındı, söylendi.
Ne var ki bugün Demirtaş’ın söylediği ve 17 Aralık darbesinin temel sloganı olan bu şarkının söz ve müziği Cemaat’e ait. İlk olarak, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın dilinden hiç düşürmediği “NATO Gladyosu”nun merkezi Brüksel'e kaçan Emre Uslu tarafından, "Fuat Avni" mahlasıyla açılan twitter hesabı üzerinden piyasaya sürüldü. 17-25 Aralık'ta Cemaat’e eşlik etmekte beis görmeyen ulusalcılar ve solcular hep birlikte bu şarkıyı söyleyip sokaklarda dans ettiler. 17 Aralık, toplumsal muhalefetin bir ayakkabı kutusuna sokulmasının da hikâyesidir. Bu operasyonla muhalefetin enerjisi devlet içindeki bir çetenin gerçekleştirmeye kalktığı darbe girişimine kanalize edildi. Demirtaş'ın, seçim kampanyasını PKK lideri Abdullah Öcalan'ın "darbe" diye nitelediği, KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık'ın da "Amerika'nın Erdoğan'dan kurtulma operasyonu" olarak değerlendirdiği 17 Aralık darbesinin ruhu ve sloganları üzerine bina etmesi yanılgıdan da öte, bir trajedidir. Kürt hareketinin bugüne kadarki özgün duruşuyla da çelişmektedir.
Kürt siyasetinin tabanı, cumhurbaşkanı adaylarının hiç olmadığı kadar Türkiye genelinde ilgi ve destek görmesinden haklı olarak gurur duyuyorlar. Bu gururu yaşamayı kuşkusuz en çok BDP tabanı hak etti. Yıllardır dışlanan, varlığı yok sayılan bir topluluğun gösterdiği adayın kimliğiyle kabul görmesi, sevgiyle karşılanması elbette büyük bir başarıdır; bunu demokrasi mücadelesinin zaferi olarak değerlendirmek gerekiyor. Onca bedel ödedikten sonra Kürt siyaseti, yok sayıldığı ülkenin en tepesindeki makam için yasal bir yarışa giriyor.
Ancak Demirtaş'ın seçim kampanyasını coşkuyla pazarlayan çevrelerin sevincinin kaynağını da görmek zorundayız. Kürt hareketini 17 Aralık darbesinin peşine takamayanların yarım kalan duyguları, Demirtaş'ın adaylığı ve söylemleriyle serbest kaldı, coşkulu bir sevince dönüştü. Demirtaş'ı Batı'da sahiplenen, yere göğe sığdıramayan isimler aynı zamanda 17 Aralık darbesinin medya ayağını oluşturan kesimlerdi; bu gerçeği göz ardı etmek kolay mı? "Olabilir, bizi ilgilendirmez, Demirtaş'ı da bağlamaz" demek de mümkün. "Erdoğan düşmanlığı politik olarak ilk kez Kürtlerin işine yaradı" da denebilir. Durum bu kadar ‘sade’ olsaydı kesinlikle ben de Demirtaş'ı desteklerdim; ama maalesef durum öyle değil. Şüphesiz, Demirtaş'ın bağlaması güzel çalıyor, ezgiler kulağa hoş geliyor ve dinleyiciye keyif veriyor olabilir. Nihayetinde özgürlüğe ve demokrasiye susamış bir dinleyici var karşıda. Fakat Demirtaş'ın bağlaması, söz ve bestesi Cemaat’e ait şarkı ve türküleri çalıyor ki, o şarkılardı ulusalcıları, solcuları ve beyaz Türkleri baştan çıkaran. Şimdi de bu bağlamanın verdiği keyifle BDP tabanını da Erdoğan karşıtı cepheyle çaktırmadan kaynaştırıyorlar. Piste çıkanlar, halaya katılanlar heyecanla, el ele aynı şarkıyı söylemeye başlıyor. Oysa Cemaat’in bağlamasıyla kimse demokrasi ve özgürlük türküleri söyleyemez; o bağlamanın –Cemaat’in- tezenesi olur insan ancak.
Demirtaş'ın paralel devlet gerçeğini göz ardı ederek Cemaat’in ürettiği "Başçalan Erdoğan" ve "Erdoğan diktatör" siyasetine sarılmasını hafife alanlar hatta düşünmeye değer bile bulmayanlar olabilir. Fakat Türkiye'de olup bitenleri anlamak isteyenler şarkı ve türkülerin yarattığı bu cümbüşün arkasındaki gerçeklere gözlerini kapayamaz. BDP'deki iki dönem şartı nedeniyle görevinden ayrılmak zorunda kalan, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı istekleri yanıt bulmadığı için de küsen ve "siyaset planım yok" diyerek kenara çekilen Demirtaş'ın birdenbire HDP'nin başına getirilmesi, cumhurbaşkanı adayı olarak -kendini dayatması- belirlenmesi ve 17 Aralık darbesine kalkışanların söylemleriyle meydanlarda boy göstermesi, Kürt mahallesinde etkili olan derin lobinin başarısı olabilir ancak.
10 Ağustos'taki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin anlamını hâlâ kavramayanlar için hatırlatalım. Öcalan, bu seçimleri "Barışa giden yolda tarihsel bir referandum" olarak tanımlıyor. Meseleyi "Erdoğan'ın diktatörlüğüne" indirgeyenlerin, Öcalan ve Erdoğan'ı birlikte hedef alan paralel devlete karşı girişilen bu tarihsel mücadeleyi anlamamaları çok normal. Onların payına ne yazık ki çözümün düşmanlarıyla Şişli'de dans etme hayalini kurmak kalıyor.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019