Kurtuluş TAYİZ
PKK/PYD, ABD’nin gönderdiği 120 araçtan oluşan zırhlı araç ve meşhur Hummer’lar ile Afrin’de gövde gösterisi yaptı. Hummer’ların üzerinde sallanan PYD bayraklarının yanı sıra Apo posterleri de dikkat çekiciydi. Bu görüntüler ABD’nin, PKK’yı doğrudan silahlandırdığının, bölgede bir terör ordusu oluşturduğunun açık bir göstergesi ve ilanı.
Dışişleri Bakanlığı, Apo posterli Hummer’ları Amerika’nın önüne muhakkak koyacaktır; ancak bu fotoğraflar ABD’nin, “stratejik müttefiki” Türkiye ile ilgili herhangi bir endişe taşımadığını açıkça gösteriyor. Öyleyse şu tespiti yapalım; Amerikan dış politikası, Türkiye’yi küstürmeme evresinden, “stratejik müttefiki”ne gözdağı verme evresine geçmiş durumda.
Türkiye’nin bu dayatmaya karşı yapabileceği çok şey var elbet; Apo posterli Amerikan Hummer’larını, ABD’nin teröre verdiği desteğin en açık delili olarak gündemde tutmalıdır. Bu fotoğraflar, Amerika’nın terör örgütleriyle girdiği kirli ilişkileri ele veren en güçlü delillerden biridir.
Aslına bakarsanız, TSK’nın askeri kabiliyetleri göz önüne getirildiğinde PKK’nın Afrin’de bir operasyonluk canı var, bu biliniyor. Fakat, PKK/PYD gerek ABD’nin ve gerekse bölgedeki diğer devletlerin koruması altında bulunmakta. Sınırlarımız dışında yapılacak askeri operasyonlar büyük hassasiyet arz ettiğinden Türkiye kendisini birdenbire ABD’yle savaşır halde bulması da mümkün. İşte PKK/PYD’ye sağlanan en önemli koruma budur; PYD’yi hedef aldığınızda karşınıza ABD çıkmakta ya da diğer bölge devletlerini çıkarmakta.
Türkiye’nin normalde böylesi sonuçlarla karşı karşıya kalmaması gerekiyordu. Ne yazık ki, Türkiye’nin güney sınırlarında PKK/PYD belasını çıkararak, ülkenin enerjisinin buraya kanalize edilmesini sağladılar. Ekonomiden tutalım dış politikaya kadar Türkiye’nin bütün enerjisi güney sınırlarındaki bu terör belasına gitmekte.
Terör sorunu (PKK-PYD), Batı sisteminin Türkiye’nin başına ördüğü çoraplardan biri. Tarihinde ilk kez bu kadar güçlü bir şekilde ayağa kalkan, bağımsız kalkınma yoluna giren Türkiye’yi içeriden ve dışarıdan kışkırttıkları terör kartıyla oyalamaya ve Türkiye’yi savaşa sürükleyerek tekrar gerisin geriye götürmeye çalışmaktadırlar.
Bir yandan ABD, diğer yandan NATO ve bir yandan da AB ile topyekûn Türkiye’nin üzerine gelinmekte. Peki bu açmazdan Türkiye nasıl kurtulacak? Bazı uzmanların öğütlediği gibi “diplomasiyi” sonuna kadar kullanarak ve “uzlaşarak” mı?
Ankara sanki bu yolları dışlamış gibi…
Gerçekçi önerisi olmayan uzmanların verdiği tek akıl, Türkiye’nin eski fabrika ayarlarına geri dönmesi. ABD ve Batı eksenindeki eski yerimize dönersek işlerin tekrar “eskisi” gibi yoluna gireceğini sanıyorlar. “Eskisi” denilen şey de aslında bugüne bir hazırlık süreci olduğunu göz ardı ederek…
Türkiye, kararlılığından taviz verip geri adım atmaya kalkarsa bir daha asla ayakları üzerine dikilemez. Ekonomik ve siyasi kaos tüm ülkeyi baştan sona sarar, Türkiye bölünme-parçalanmayla yüz yüze kalır.
Ankara, ya mevcut istikamette direnerek kendisine bu dünyada bir yol açacak ya da Batı sisteminin dayatmalarına boyun eğerek baş aşağı gidişi, bölünme ve parçalanmayı, hatta dağılmayı kabul edecek. Bilinmelidir ki, “Başka bir yol daha” olduğunu ileri sürenler kesinlikle bizden değildir; onlar, türlü numaralarla Ankara’nın mevcut kararlılığını bozmak ve milletin kafasını karıştırarak ülkenin çöküşünü hızlandırmak isteyenlerdir.
Bundan şüphesi olanlar Amerikan Hummer’larında dalgalanan terör örgütü bayraklarına, Apo posterlerine bir kere daha baksın; Suriye’de bulunan ABD öncülüğündeki Batı koalisyonunun dost mu, düşman mı olduğuna öyle karar versin!
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019