Lale KEMAL
Türkiye’nin çok uzağında Güney Asya ülkesi Sri Lanka’da, 9 yıldır ülkeyi yöneten Devlet Başkanı Mahinda Rajapaksa, ocak başında yapılan seçimlerle neredeyse bir o kadar daha ülkeyi yönetmeye talipti.
2010 yılında anayasada yaptığı değişiklikle devlet başkanlığı süresini uzattığı gibi bürokratlar, hâkimler, polis ve seçim kurulu görevlilerinin sözde bağımsız kurullar tarafından atanmasının önünü açarak parlamento ve başbakanın yetkilerini böylece gaspetmişti. İki erkek kardeşi, yeğeni ve oğlunu, yönetimde kilit pozisyonlara ataması yüzünden nepotizm ile yani kayırmacılıkla suçlanıyordu. Rajapaksa iktidarı, halkın refah düzeyinin artmasına pek yansımasa da ülkede önemli ekonomik atılımlar yapılıyor algısının yaratıldığı dev alt yatırım projelerine imza atıyordu.
Artık adı “Rajapaksa hanedanlığına” çıkan Mahinda, giderek otoriterleşmekle suçlanıyordu. Tamil gerillalarının 30 yıllık etnik çatışma sonrasında kanlı biçimde bastırılmasının ardından devam eden yüksek enflasyon, yolsuzluklara ek olarak siyasi muhaliflerin şiddet kullanılarak bastırılması, gazetecilere saldırılar, mezhep çatışmaları; ülkedeki azınlık Tamilleri, Müslümanları ve Hıristiyanları velhasıl herkesi giderek yıldırır olmuştu. Rajapaksa’nın otoriter eğilimleri pekiştirir politikaları yalnızca ülke içinde değil, ülke dışında da ciddi rahatsızlık uyandırır olmuştu. Çin ile yakınlaşması, dış tepkilere tuz biber ekmişti. ABD ve Hindistan özellikle bu durumdan çok rahatsızdılar.
Mutlak güç, mutlaka yozlaştırır derler ya…
Rajapaksa’nın mutlak güçten gözü hiçbir şeyi görmez olmuş, otoriter yönetimine karşı ülke içinde ve dışındaki ciddi rahatsızlıklara rağmen belki de arkasına ordu ve polisi aldığından olsa gerek 8 Ocak devlet başkanlığı seçimlerini yeniden kazanacağından emindi.
Ne var ki Rajapaksa, iktidar sarhoşluğundan 8 Ocak seçimleriyle ayıktı. Hükümetin Sağlık Bakanı Maithripala Sirisena, yüzde 81,5 oranında rekor düzeyde katılımın olduğu devlet başkanlığı seçimlerinde oyların yüzde 51,3’ünü alarak, yüzde 6’lık oy farkıyla Rajapaksa hanedanlığını sonlandırdı.
Rajapaksa, seçim sonuçlarını güç kullanarak lehine çevirmek için “göreve çağırdığı” ordu komutanlarından, polisten, adalet bakanından destek alamayınca 9 Ocak günü yenilgisini kabullenmek zorunda kaldı.
Aynı gün, yeni Devlet Başkanı Sirisena, ülkede dolaşan darbe söylentilerinin gerçeğe dönüşmesine karşı elini çabuk tutarak hemen göreve başladı ve aceleyle bir başbakan atadı.
Sri Lanka, Türkiye gibi ne NATO üyesi ne de AB’ye aday. Ama bu Güney Asya ülkesinde ocak seçimlerine gidilen süreçte yaşanmış olan yukarıda anlattığım tüm gelişmeler bizim yaşamakta olduğumuz gelişmelere çok benziyor.
Ne var ki, Sri Lanka örneği, AKP’nin de benzer bir seçim hezimetiyle karşılaşacağı anlamına gelmiyor.
Son yapılan anketler, halen AKP’nin yüzde 42 ila yüzde 43 oranında oy alabileceğini gösteriyor. Yani AKP, bugün seçim olsa tek başına iktidara gelecek. Ama HDP yüzde 10’luk barajı geçemezse AKP, başkanlık sistemine geçişi sağlayacak anayasa değişikliğini yapabileceği 367’i de bulabilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Yardımcısı Arınç üzerinden hükümet arasında ilk kez, barış süreci bağlamında patlak veren açık krizin, seçim sonuçlarını, AKP aleyhine çevirmesi ihtimali şu aşamada zayıf görünüyor.
Ama 7 Haziran seçimlerine yaklaşık 2,5 ay var. Bu süre zarfında özellikle ekonomide ciddi gerileme olmasının AKP oylarını düşüreceği tahmin ediliyor.
Sri Lanka’da bizdekine çok benzeyen gelişmelerin iktidarın aleyhine çevrilmesinde, bu ülkenin komşusu Hindistan’ın, muhalefeti örgütlemiş olmasının etken olduğu rivayeti dolaşıyor. Belki bizde böylesi bir dış manipülasyon mümkün olmayabilir.
Sonuçta, aşırı baskıcı rejimler öyle ya da böyle sonlanıyor.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016