Mahmut ÖVÜR
Kritik bir genel seçime giderken, CHP'nin içi yine karıştı. Kılıçları çeken siyasi aktörler seçime değil, son meydan savaşına hazırlanıyor.
Siyaset üretmemenin, toplumun sorunlarına dokunmamın geldiği nokta bu... CHP her seçimde yenilgi yaşamasına rağmen ne yazık ki bir ders çıkartmıyor.
Çıkartacağına dair bir işaret de yok. Sadece seçim sonuçlarından değil, yaşanan sorunlardan da bir ders çıkartmıyor. İstanbul Şişli Belediyesi'nde yaşananlara bakın.
CHP Genel Merkezi Şişli'deki kavgayı bildiği halde uzaktan izledi ve bir noktaya geldikten sonra ilgilenmeye başladı ama o da işe yaramadı.
Milletvekili İhsan Özkes aracılığıyla "barış" imzalanması bile savaşı durdurmadı. Eminim nedenini onlar da bilmiyor.
Tehditlerin, mafyatik yöntemlerin, dayak atmaların devreye girdiği, İstanbul sermayesinin de müdahil olduğu bambaşka bir kirli hesaplaşmadan söz ediliyor. CHP kulislerinde savcılık soruşturmasının derinleşmesiyle durumun daha vahim bir hal alacağı konuşuluyor.
Hatta tutuklamaların olmasıyla olayın çok daha derinleşebileceğinden söz ediliyor.
Anlayacağınız, CHP bir kez daha kendi iç kavgasıyla tarihin tekerrür ettiğini gösteriyor. Durum giderek SHP döneminin İSKİ skandalına benziyor. İlginçtir o dönemde SHP'nin başında rahmetli Erdal İnönü vardı ve bütün uyarılara rağmen dönüp İSKİ'de olanlara bakmadı. Bugün aynı şeyi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yapıyor.
Kılıçdaroğlu, Şişli'nin başında olan ikinci İnönü'nün savaşı medya üzerinden derinleştirmesini sadece seyrediyor.
İşine de geliyor. Böylece Mustafa Sarıgül'ün elimine edilmesinin önünü açıyor ama seçime giden CHP'nin de geleceğini riske sokuyor.
Bir CHP'li şöyle diyor:
"Seçim öncesi bu hesaplaşmanın bedeli ağır olur. Çünkü Şişli deşildikçe ne çıkacağını bilmiyoruz. İSKİ skandalı bile gölgede kalabilir. Bu sadece Sarıgül'ü değil CHP'yi de bitirir. Bir 20 yıl da bunu konuşuruz."
İşin içine savcılık soruşturması da girdiği için artık kimse bir adım ötesini göremiyor. Bu da işin Şişli'yi de aşan bir yönü olduğunu gösteriyor. Daha önce de yazdım, bu süreçteki en belirleyici unsur, İstanbul Sermayesi diye bilinen "baronların" Sarıgül'ün kalemini kırma kararı vermesiydi... Böylece milletvekili adaylığına hazırlanan Mustafa Sarıgül'ün önü kesildiği gibi parti kurup seçime katılması da, Şişli'yi yönetmesi de engellendi. Bu karar aynı zamanda CHP yönetimi için de bir gözdağı niteliğinde...
Peki, tüm bunlar neden oldu ve Sarıgül'ün kalemi neden kırıldı?
Aslında zor bir soru değil, cevabı hem siyasi tarihimizde var hem de son yaşanan olayların içinde. Eğer birilerinin dizayn ettiği siyasetin aktörü oluyorsanız, günü geldiğinde ipinizin çekilmesine de razı olursunuz.
Şu çok açık değil mi? Neredeyse 30 yıldır Sarıgül'le ilgili benzer iddialar biliniyor. Buna rağmen siyasi aktör olması engellenmedi. Hatta İstanbul'a aday bile yapıldı.
Peki, bugün neden engelleniyor?
Artık taşınmaz olduğuna, havaya girdiğine karar verildi. Yani her şeyi kendi gücüyle yaptığını sanan bir Sarıgül portresi çıktı. Hedefi de Şişli'yi elinde tutmaktı. Onlar da "dur" dedi.
Siyaseti halkla değil, siyaseti dizayn etmek isteyenlerle yapmanın bedeli bu... Geçmiş olsun.
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019