Melih ALTINOK
Her yaz mutlaka Yunan adalarına yolum düşüyor. Ancak ülkenin politik atmosferini gözlemek için başkent Atina'ya gelmek şart.
Kente son olarak 2014'te, Başbakan Aleksis Çipras'ın henüz seçildiği günlerde gelmiştim.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın dün başlayan Yunanistan ziyareti vesilesiylearadan geçen 3 yılda nelerin değiştiğini kısmen gözlemleme fırsatı buldum.
Ancak ne yazık ki çok da olumlu bir izlenim edinemediğimi söylemeliyim.
Ekonomi hâlâ çok kötü. Sokaklardaki evsizlerin sayısı gözle görülür şekilde artmış. Sokakta adım başı dilenen mülteciler de tabloyu daha da karartıyor.
Ülkede her zaman bir taban bulan anarşist grupların her gün düzenledikleri eylemler de cabası...
Özetle solcu vaatlerle iktidara gelip denize düşenin yılana sarılması misali AB'den medet uman Çipras ve Yunan halkı istediğini bulmamış.
İşte 65 yıl aradan sonra, Yunanistan'a gelen ilk Cumhurbaşkanı olan Erdoğan'ın ziyareti bu açıdan hayati.
Çünkü sıkışan Yunan hükümeti aradığı çıkış umudunu büyük oranda bu temaslarda bulabilir. Kendileri de bunun fazlasıyla farkında olduklarını hissettiriyorlar.
Ancak bunun için atılması gereken karşılıklı adımlar var.
Erdoğan'ın ülkeye ayak basmadan hemen önce Yunan basınına yaptığı açıklamalar, diyaloğun ve işbirliğinin asgari koşullarını çok net şekilde ortaya koyuyor.
Lozan'ın sürekli kriz doğuran, somut işbirliğini engelleyen kimi noktalarının gözden geçirilmesi bunlardan ilki.
Bu madde, ülkedeki Türklerin hâlâ tanınmayan hakları başta olmak üzere, Ege'nin "adil kullanımı" gibi başlıkları içeriyor. Tabii ki, Cumhurbaşkanı'nın da altını çizdiği gibi, anlaşmaya hariçten taraf olanların (tam 11 ülke) keyfiyetlerine son vermek de hayati.
İkincisi ise, 15 Temmuz'un hemen ardından Yunanistan'a sığınan darbecilere ve FETÖ'cülere adeta "kucak açılması."
Türk tarafının sıcağı sıcağına açık ettiği olmazsa olmaz taleplerinin hiçbiri Çipras hükümeti için atla deve değil.
Hele hele, AB ve kurumlarının yanı sıra Almanya gibi birliği domine eden ülkelerin dayatmaları düşünülünce, Ankara'nın eşitler arası diyaloğa yönelik belirlediği zeminin ne kadar makul olduğu daha iyi anlaşılıyor.
Üstelik Erdoğan'ın tartışmaya açtığı konular, "solcu" Çipras'ın dünya görüşü ve perspektifiyle çelişmiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mevkidaşı Prokopis Pavlopulos'la kameralar önünde yaptığı tansiyonu yüksek ancak bir o kadar samimi tartışma da bence çözümün beklenenden hızlı geleceğinin göstergesi.
Zira bugüne değin klişelerin dışına çıkmaya cesaret edemeyen liderler, dostlar alışverişte görsün misali, dar diplomatik alanda top çevirmekten başka bir şey yapmamışlardı.
Dolayısıyla, ben kimilerinin peşinen "kriz" dediği bu havadan umutluyum.
Çünkü hiçbir gelişme her iki taraf için de fiili durumdan daha kötü olmaz.
Umarım liderler temasların ilk anından itibaren başlayan samimiyeti ve açık sözlülüğü devam ettirirler... Her şeyi açık açık, kameralar önünde birbirlerinin yüzlerine söylerler... Ve krizden başka bir şey getiremeyen milliyetçi hezeyanlara, klişelere aldırmadan, Ege'nin iki yakasındaki kardeş halkların özlediği barışı ve işbirliğini tesis etmek için irade gösterirler.
Yarın bu köşede, atılmış somut olumlu adımları duyurma ümidiyle güzel Atina'dan hepinize selamlar.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019