Melih ALTINOK
MİT krizinin ardından her iki kesimi de çok iyi tanıdığı söylenen kalemler, AK Parti’nin Cemaat’i tasfiye için düğmeye bastığını yazmaya başladılar.
Homojen iki kutup bulunduğu kabulüne dayanan böyle bir çatışmanın ne Cemaat’in tarzı ne de hükümetin göze alabileceği bir risk olduğunu düşünüyorum.
Kaldı ki yarılmaya kanıt gösterilen ancak ayrıntılandırılamayan, Cemaat’e yakın 700 polisin “sürgün” edildiği türünden haberler de sorunlu. Geçtiğimiz aylarda, terfi ettikleri sonradan anlaşılan polis şefleri için ilk elden haberlere atılan “suçları neydi” başlıkları geliyor aklıma.
Neyse, 12 Haziran seçimleri öncesinde milletvekili aday listelerinden Cemaat-AK Parti ayrışması devşirmeye çalışanlar, kuşkusuz ki bu dramatik analizlerde bizden daha mahirdir; belki onlar doğru söylüyorlardır.
Beni asıl ilgilendirense, kurgulanan bu çatışmayı tanımlamak için kullanılan “Devrim önce evlatlarını yer” aforizmasının, Cemaat ve AK Parti cephesi dışında kalıp reform sürecine kısmen destek veren bizim cenahtaki yansımaları.
Zira bu “yemekteyiz” mevzuu, son dönemde ürkeklikleriyle statükoya omuz veren, müzmin muhalif cepheye adım adım yaklaşan “devrimciler” tarafından da bir vefasızlık yakınması olarak kullanılıyor.
Biz de sormadan edemiyoruz, dün bu devrim için ne yaptın ki?
Yahu siz değil miydiniz;
Referandumda evet dememek için, boykottu bilmem neydi diye kırk dereden su getiren, “Darbeciler yargılanmayacak, ‘evet’çiler (Çiller değil Sayın Kılıçdaroğlu) insan içine çıkmayacak” diyen...
Ağzınıza her Ergenekon’u, Balyoz’u aldığınızda, Soner Yalçın’ı, Veli Küçük’ü anmak ayıp olur diye, “Ama Nedim, ama Ahmet” diye söylenip bu önemli davaları sulandıran...
Taraf Çarkın’ın ifadelerini manşetine taşıyıp çırpınırken üç maymunu oynayan, ahmaklar gibi “Niye Susurlukçuların üzerine gidilmiyor” diye yakınan...
Milli Güvenlik derslerinin kaldırılmasına, 19 Mayıs törenlerinin sivilleştirilmesine “Şimdi sırası mıydı? Ayrıca da Dinçer şeriatçı” diye burun kıvıran...
Sivil iktidarın başbakanının YAŞ’ta masanın başına oturmasını şöyle rahat rahat içine sindiremeyen.
Habur’u açılımın aleyhine çevirip gülenlere, Oslo görüşmelerini bir güç gösterisi adına faş edenlere, her açılım hamlesi öncesi provokasyon için saldırı düzenleyen PKK’ye çıkıp da ağız dolusu “êdî bes e” diyemeyen...
Bir faili meçhul kazısına katılmaya mı çağırdınız partinizin, derneklerinizin, sendikanızın üyelerini?
Sokağa çıkıp, “Faşist AKP” sloganı atmadan, reform için ortaya konan siyasi iradenin daha ileriye götürülmesi için “yetmez ama evet” mitingi mi düzenlediniz?
İyi de şimdi neden yakınıyorsunuz, neyin eksiliğine hayıflanıyorsunuz o zaman?
Devrim’in sizi yiyeceği falan yok. Hatta “Aman AKP’li demesinler” fobiniz, ürkekliğiniz ve ortak olduğunuz atmosfer sayesinde artık ortada devrim de yok. Ama sizler o ham meyveyi, devrimi az tırtıklamadınız hani.
Organ bağışı şart
CHP Milletvekili Nur Serter, adının ATV’nin dizisinde bir “fahişeye” verildiğini söyleyip ortalığı ayağa kaldırdı.
Dizinin yapımcıları dizide Serter’in adının kullanılmadığını, tanıtımlardan birinin metninde yanlışlık sonucu isminin geçtiğini söyleyerek özür dilediler. Dizinin kayıtlarını inceleyen RTÜK de Nur Serter’in adının geçmediğini açıkladı.
Ama sular durulmadı.
“Ermeni dölü” çıkışıyla hatırladığımız MHP’li Meral Akşener ve fahişeyi “seks işçisi” olarak telaffuz edip “nekada da” devrimci olduğunu gösteren BDP’li bir vekil de kürsüden bu “densizliği” kınadılar. Sosyal medyada da “yandaş medyanın rövanşist tavrı” olarak okunan bu gelişme kınandı. AKP’li vekiller ise “ayıp ayıp” çektiler.
Evet, abuk sabuk bir tartışmanın daha asıl mağduru hayat kadınları oldu; kimin umurunda? Dostlarımızdan, günlerdir yapılan hakaretler için kendi adıma özür diliyorum.
Bu arada öldükten sonra organlarımın yanı sıra adımı da herhangi bir dizideki “hayat adamlarından” birine bağışlamaya karar verdim. Dizi yapımcılarına duyurulur.
Ama adımı ikna odalarında kız öğrencilerin başörtüsünü çekiştiren ya da kediye benzetilmeyi hakaret sayan siyasilere verirlerse varislerim bunun hesabını sorar unutmasınlar. Vasiyetimdir.
Tabletle gelen tehlike
CHP’ye yakınlığıyla bilinen Gerçek gündem isimli internet sitesinin genel yayın yönetmeni Barış Yarkadaş dün yine bir “tehlikenin farkında mısınız” tiradı attı.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın her öğrenciye dağıtacağı tablet bilgisayarların altında yatan tehlikeyi “AKP’nin sinsi planı” başlığıyla okurlarına duyurdu. Twitter’da da boş durmadı elbette. Ağzından dinleyelim:
“AKP’nin ‘tablet’leri neden dağıttığı ortaya çıktı. Küçük kızlar eve kapatılacak. Tabletle öğrenim gericiliğe hizmet edecek.”
Yarkadaş projeye destek veren AK Parti Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı’yı da unutmadı:
“Ayşenur Bahçekapılı. Hemcinslerinin eve kapatılmasına yol açacak bir kanun teklifine imza attı... Tarihe geçtin Bahçekapılı.”
Sayın Yarkadaş son dönemde yeni CHP yönetimini kıyasıya eleştiriyor. Bu kafayı gördükçe, Allah Kılıçdaroğlu’na zeval vermesin bile diyor insan.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019