Mete Yarar
Milli güç unsurlarını birçok kişi farklı tanımlarla açıklayabilir. Ancak en basit tanımın şu öğelerden oluştuğunu söyleyebiliriz;
- Siyasi güç
- Askeri güç
- Ekonomik güç
- Sosyokültürel güç
Belki en sevdiğim milli güç unsurlarından birisi siyasi güçtür. Tanımı da; devletin gücünü milletten almasıdır. Aynı zamanda siyasi güç, devlet politikalarının millet iradesine göre belirlenmesi esasına dayanır.
***
‘Bu konuya nereden geldin?’ diye soracak olursanız, açıklayayım...
Neredeyse barikatlar döneminden bugüne milli hedefleri ve milli-yerli olmayı tartışıyoruz. Bunu sağlayacak olan güç unsurlarının ne olduğuna fazlaca değinmiyoruz. Değinmediğimiz için hem güçlü taraflarımızı atlıyoruz hem de yolumuzun ne kadar açık olduğunu fark edemiyoruz.
Aslında milli hedefler de siyasi güç kavramının içinde gizlidir. Milletin istek ve arzusuyla gidilmek istenen noktayı işaret eder.
Son Afrin operasyonu bize şunu gösterdi, milli güç unsurlarındaki eksiklikler milli hedeflerin önündeki en büyük engellerdir. Allah’a şükür eksik olmayınca engel de kalmadı.
Bunun ne demek olduğunu bizim gerçekliğimize benzer bir örnekle açıklamaya çalışayım.
Düşünsenize amacımız sınırlarımızda terör koridoruna izin vermemek. Ancak bunun için de teröristlerin bölgeden çıkartılması gerekiyor. Yani işin özeti askeri, siyasi ve ekonomik bir güce ihtiyacınız var.
Siyasi olarak kararlısınız, millet bu konuda sonuna kadar devletinin yanında duruyor, ayrıca bu operasyon için kaynağınız da var.
Komutanlarınızı toplantıya çağırıp siyasi direktifinizi veriyorsunuz. Komutanlardan da harekat planlarını yapmasını istiyorsunuz. Muhtemelen karar verici makama bir planla beraber bir istek çizelgesi de sunacaklardır.
Harekat planlarının en önemli bölümlerinden biri de lojistik planının yapılmasıdır. Komuta kademesi siyasi direktifin amacına ulaşması için bir süre belirler ve kullanacağınız malzemenin dökümünü yaparlar.
Bu kaynaklar size tahsis edildikten sonra da harekata başlarsınız.
Düşünebiliyor musunuz!
Güvenlik güçleri Irak’ta, Suriye’de ve Türkiye içinde düşük ve orta ölçekli operasyon icra edebiliyor, harekatlar birbiri ardına kesintisiz devam edebiliyor.
Bu gelinen nokta aslında Türkiye’nin gücünü de gösteriyor.
Eğer milli bir savunma sanayiine dayanmayan askeri gücünüz varsa milli hedeflerinizi ya bölümlere ayırırsınız ya da başka devletlere kabul ettirmeye çalışırsınız. Biraz ağır gibi geliyor ama maalesef gerçek budur.
***
Türkiye’nin rakip devletleri çıldırtmasındaki en önemli sebep de budur. Milli hedeflere ulaşmak için önlerine bir istek listesiyle gidilmemesidir. Rotasını kendi çizmesidir.
Yalnızca moral anlamında söylenen bir söz değildir bu. Kullandığımız bütün mühimmatlar yerlidir. Stoklarımız da yeteri kadar bulunmaktadır. İhtiyaç duyuldukça üretilmektedir.
Milli hedefler milli ve yerli olmanın bir sonraki aşamasıdır. Artık politika yapma ve karar süreçlerinde etkin olma gücünü de kazanmaya başlarsınız.
Bizim mahallede çok sevdiğim bir laf vardır “Adamın kimseye müdanası yok” derler. Çoğunlukla da o insanlara daha fazla saygı duyulur ve özenilir.
Allah’a şükür memleketin başkalarına müdanası olmadığı günleri görmek çok büyük bir zevkmiş.
Silah ambargosu koyanlara “Senden zaten silah almıyorum ki” demek, ürettiğimiz silahın parçasını ambargoya soktuklarında teknoloji şirketleriniz vasıtasıyla üretip onlara daha ucuza satmak, Cumhurbaşkanı veya Başbakan’ın uluslararası toplantılarda ABD başkanından ekipman istemek zorunda olmadığını görmek, büyüdükçe rakip devletlerin uykusunu kaçırdığını görmek ve onlara rahatsızlık vermek ne güzel hissiyatlarmış.
Bunu sağlayan ve bu ülkeye hizmet eden herkesten Allah razı olsun.
Meselenin yalnızca Afrin olmadığını anlayalım ve ona göre hazırlık yapalım.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2018
25.06.2018
21.06.2018
18.06.2018
14.06.2018
12.06.2018
11.06.2018
7.02.2018
4.02.2018
31.05.2018