Mete Yarar
Nedense seçim zamanı geldiğinde, köşesinde Tercüman gazetesini okuyan dedem hep aklıma gelir. 12 Eylül öncesinde her şeyin çok gerilimli olduğu yıllardı o zamanlar. Dedem koltuğuna oturur bütün köşe yazılarını atlamadan okurdu. Kendine özgü bir sistemle gazeteyi katlayarak köşe yazarlarının olduğu bölümü üste kalacak şekilde daha kalın hale getirirdi.
Saatlerce hiçkimseye laf etmeden orada sessizce gazetesini okurdu. Bütün yazları onun yanında geçirmiş olmama rağmen asla bizlere tek kelime siyaset yapmadı. Hatta evin içinde siyaset yapılmasına müsade etmedi. Yapmaya çalışan kişileri de evine almadı ve yapanı da evinden kovmuşluğu vardır.
***
İlk Arapça Kuran okumayı, vicdanın ne olduğunu, oturmayı kalkmayı, büyüğe saygıyı küçüğe sevgiyi, sözvermenin önemini, ilk tarih okumaları, büyüklerle bir masa etrafında oturmayı ve konuşmadan dinlemeyi, bir erkeğin her işi kendi başına yapması gerektiğini, sessiz bir şekilde yardım etmeyi, atalarımıza saygıyı ve en önemlisi vatan sevgisini bize diğer aile büyüklerimle beraber o öğretti.
Peki bu yüce gönüllü adam neden bu kadar çok şey öğretirken bir kez bile bize siyaset yapmayı öğretmedi.
Babam o zor yıllarda hem genç bir sendikacıydı hem de adalet partisinin en genç ilçe başkanıydı. Babam iyi bir hatip olmanın yanında aynı zamanda sosyal olmayı da severdi. Ama benim çocukluk anılarımda evde yapılan bir siyasi konuşmayı asla hatırlamıyorum. Gelen misafirlerle girilen bir tartışmayı da.
O yıllar evden çıkanın geri gelip gelmeyeceğinin belli olmadığı yıllardı, her şeyin siyaset olduğu günlerdi ama bu durumda bile onlar siyaseti asla eve sokmadılar.
Babam bize helal para kazanmak için çalışmanın yeterli olduğunu gösterdi. Kardeşlerimle beni tek maaşla helal para ile okuttu. Onu her bayramda ve yılbaşında mesaiye kalması yüzünden hep gece gördüm. Onu, eve geldiğinde ayağındaki şişler insin diye annemin tuzlu su koyduğu leğenle karşılayışını hatırlarım. Bana ‘Asla borç alma’ deyişini hiç unutmam. Bizleri koruması ve kollamasıyla, annemi çok sevmesiyle hep aklıma gelir. Bütün zamanlarını bize ayırması ve bütün aile büyüklerime bakması hiç gözümün önünden gitmez.
***
Peki neden bize hiç siyasetle ilgili bir şey öğretmedi?
Yaş ilerleyince bu sorunun cevabını da buluyorsunuz. Dedem de babam da aslında bize siyaset için gereken her şeyi çok iyi öğretmiş.
Evde, işte ve dostlar arasında siyaset yapıldığında huzurun kalmadığını, seçimin ertesi günü herkesin birbirinin yüzüne bakmak zorunda olduğunu bizim aklımıza sessizce kazımışlar.
Ve işin en önemlisi vicdanı, vatan sevgisini, doğru bir dini eğitimi ve tahsil yapmayı evlatlarınıza verdiğinizde siyaset eğitimini de vermiş olursunuz. O öğretilerle sandığa gittiğinizde asla yanlış seçim yapmazsınız.
İnşallah seçimleriniz ülkeye hayır getirir.
Dükkanınızı açın, işinize gidin ve çevrenize sıcak bir gülümsemeyle merhaba deyin.
(Yazımı oylar hâlâ atılırken yazdığımı ayrıca hatırlatmak isterim)
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2018
25.06.2018
21.06.2018
18.06.2018
14.06.2018
12.06.2018
11.06.2018
7.02.2018
4.02.2018
31.05.2018