Muharrem Sarıkaya
MS'BİLİM Kurulu toplantısı sonrası Sağlık Bakanı Çin ile yapılan yeni anlaşma gereği 50 milyon doz daha aşının geleceğini açıkladı.
Ancak bunun ne kadar sürede geleceğine ilişkin bir veri sunmadı.
Bunu daha önce gelecek olan 50 milyona ilişkin takvimin Çin yönetiminin tutumu dolayısıyla gerçekleşmemiş olmasına bağlamıştım.
Konunun ilgili tarafları ile dün sohbet ederken anladım ki durum bu kez farklıymış.
İlk yapılan anlaşmada 50 milyon dozun Mart sonuna kadar gelmesi şartı vardı; ancak bunun için Çin yönetiminin de her bir ihracatta izninin alınması gerekiyordu.
Yani aşılar depoda hazır olmasına karşın Çin yönetiminin verdiği izin miktarında aşılar Türkiye’ye yollanabiliyordu.
İZİN ŞARTI KALKTI
Son yapılan görüşmelerde bu durum ele alınmış.
Sinovac ile yapılan görüşmelerde Çin hükümetinin bundan böyle iznine tabi olmaksızın alınmak üzere artı 50 milyon doz daha talepte bulunulmuş.
Daha önce yapılan 50 milyon doz anlaşması kapsamında bugüne kadar gelen 15 milyonun geri kalan 35 milyon dozu için de bu şartın geçerli olması istenmiş.
Yapılan müzakereler sonucunda Çin hükümetinin iznine tabi olmaksızın 1 Mart tarihinden itibaren aşıların Türkiye’ye yollanması şartıyla sözleşme imzalanmış.
THY YOLCU UÇAKLARIYLA
Aktarıldığına göre aşılar THY’ye ait yolcu uçağı ile taşındığı için her bir uçuşa 2 milyon doz yüklenmesi hedeflenmiş.
Bununla birlikte daha önce yerli üç ilaç şirketi, Sinovac ile vardıkları aşılama gereği anlaşma aşıları Türkiye’de şişelemede bulunmak üzere anlaşmıştı.
Bu kapsamda eğer şişelenmiş halde gelirse 2 milyon, Türkiye’de şişelenmek üzere biyolojik kazanlar içinde yollanırsa da 6 milyon dozun her bir uçakla getirilmesi planlanmış.
“Böylece uçak sayısına göre aşının geliş sistemi izne gerek duymaksızın otomatiğe bağlanmış…”
Her hafta 6-8 milyon arası gelmesi ve bunların da 14 gün süreyle denetime tabi olması gerekli olduğu için, beklenti Mayıs ortasına kadar 100 milyon dozun tamamı yapılabilir halde elde bulunuyor olacak.
BIONTECH İYLE GECE YARISI MUTABAKAT
Bakan Koca’nın da önceki gün vurguladığı gibi BioNTech ile gece yarısına kadar Prof. Dr. Uğur Şahin ile yapılan müzakereler sonucu mRNA aşılarından alınması konusunda anlaşmaya imza konulmuş.
Bu kapsamda bu ay sonuna kadar 500-700 bin doz, Mart sonuna kadar da toplamda 5 milyon doza ulaşılacak.
İlave olarak da 30 milyon doza kadar alım yapılabilecek.
NİSAN SONUNA KADAR
Aktarıldığına göre Nisan sonuna kadar kritik durumda olan herkesin aşıyla kavuşması hedefleniyor.
Öncelik de öğretmenler, toplu taşım araçlarının şoförleri, yoğun şekilde kalabalık kesimlerle muhatap olan iş kolları gibi kesimler öncelikli olmak üzere yine yaş gruplarına göre aşılama takvimi çalışacak.
Nitekim dün 70 yaş, bugünden itibaren de 65 yaş üstünün aşılanmasına başlandı.
Devamında kritik gruplarla birlikte 60 yaş ve üstünün, sonrasında da 55 yaş üstünün aşılanması hedefleniyor.
Plan işlerse Mayıs sonunda tüm kesimlerin en azından aşının iki kolundan birine kavuşması sağlanmış olacak.
ANKARA SUŞU MU?
Bu aşamada Bakan Koca’nın Bilim Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada yer alan, yeni mutant virüslere ilişkin sözlerini anımsattım.
Açıklamasında yapılan çalışmalar (Genom) sonucu, ilk kez, İngiltere’de görülenden 263, Güney Afrika’da görülenden 23 varyanta rastlandığını belirtmiş ve “106 da kökeni belli olmayan varyanta rastlandı” demişti.
Rastlanan bu kökeni belli olmayan 106 yeni suşun aynı varyanttan olup olmadığını sordum, “Farklı varyantlar, ama birbirine yakın olanlar da yok değil; bazıları ise birbirinin aynı” yanıtını aldım.
Bu durumda Türkiye’de ortaya çıkan yeni bir varyanttan söz edilebilir mi?
Bu soruya yanıtı aynen aktarıyorum:
“Kesin bir veri olmadığı için bir şey söylemek için erken, ama salgının çok olduğu yerde virüs yaşamak için mutasyona uğrar. Bunların genomlarının, yani yapılarının incelenmesi gerekir, ancak bazılarının birbirinin aynı olduğu bilgisi var. Bu da bizi yeni bir mutantta götürüyor; buna ister Ankara veya Türkiye varyantı deyin, ama bizde de yeni bir mutanttın olması kaçınılmaz.”
Bunların etki gücü İngiltere’de ilk görülen gibi hızlı veya Güney Afrika gibi inatçı mı?
Verdikleri bilgiye göre var olan Vuhan virüsüyle aralarında bir fark yok.
İngiliz varyantı için söyledikleri ise “Hızlı yayılıyor, ama öldürücülüğü yüksek değil” noktasında…
AÇILMANIN KURALI KONUYOR
Peki, okullar veya restoranlar için bundan sonrası nasıl olur…
Pazartesiden itibaren “yerinde karar dönemine” geçileceğini ve her ilin bir haftalık sonuçlarının yayınlanacağını aktardı.
Buna göre Bilim Kurulu’nun alt grubu olan yasak kurallarını belirleyecek ekip bir çalışma yapacak, 100 bin test içinde kaç vakaya rastlanırsa restoranların, kaç vakaya rastlanırsa okulların açılması gerektiğine ilişkin yeni kurallar bütününü belirleyecek.
ABD’de bir mahallede pozitif sayısı binde 5’in üzerine çıkarsa o bölgedeki okulların kapatılmasına karar veriliyor.
Aktardıklarına göre Türkiye için de oransal kurallar bütünü çıkarılacak, bunun iller arasında rekabeti, dolayısıyla herkesin tedbir alıp restoran veya okulların açılması için gayret göstermesini, olumlu bir yarışı da getireceğine karar verilmiş.
Bilim Kurulu’nda da bu mesele eni konu tartışılmış.
Bu satırda veya ekranda defalarca dile getirdiğimiz konuda sonunda bir karara varılmış…
Bakalım gerisi nasıl gelir…
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları









































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.08.2021
26.07.2021
21.07.2021
13.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
12.05.2021
11.05.2021
3.05.2021
28.04.2021