Mustafa PAÇAL
Bu yazım yeni yılın ilk günü yayınlanacak.
Bu nedenle; yeni yılın herkese özgürce ve insanca yaşamak için ihtiyacı olan demokratik, ekonomik ve hukuki olanakların artacağı bir yıl olmasını temenni ederim.
Evet, 2014 yılını artık geride bıraktık.
2014 yıl için gerçekçi bir yorum yapacak olursak özellikle demokratikleşme ve hukuk devleti alanlarında ileriye değil, geriye gittiğimiz kayıp bir yıl oldu.
Toplumsal kutuplaşma bu yıl da artarak devam etti.
Bu tespiti sadece biz yapmıyoruz.
Türkiye’ye dışarıdan ve içeriden objektif bakmaya çalışan herkesin ortak görüşü bu yönde oldu.
Diğer yandan Türkiye 2014 yılına 17-25 Aralık yolsuzlukları tartışmalarıyla girdi ve 14 Aralık’ta Zaman veSTV’ye yapılan baskın ve arkasından gelen tutuklamalarla bitti dersek bütün bir yılı özetlemiş oluruz.
Bu sürecin tetiklediği siyasi gelişmelerin hemen hepsi bu sürecin etkileri sonucu orta yere çıktı.
AKP’nin yıl içersinde gündeme damgasını vuran birinci konusu 17-25 Aralık yolsuzluk sürecinin kendilerine karşı yapılmış bir “siyasi darbe” olarak algılaması oldu.
AKP “paralel yapı ile mücadele” nedeniyle, tüm siyasi tasarruflarını bu amaca yönelik yaptı.
Özellikle Yargı, Emniyet ve İstihbarat gibi devletin stratejik kurumlarında yapılan operasyonlar ve idari ve siyasi düzenleme ve atamaların, hukuki veya demokratik olup olmadığına bakılmaksızın yapılmış olmasını bu eksende yapılanlar olarak görmeliyiz.
Bu baskılar, otoriter bir yönetim ve toplumda var olan kutuplaşmayı daha da artırmış olduğu noktasında ortak bir görüş oluşturdu.
Bu durumun dışarıda etkileri ise IŞİD ve Suriye politikalarında yapılan “sekterlik” nedeniyle Ortadoğu’da “değerli yalnızlık” düzeyine gelindiği ve neredeyse Hamas’ın dışında ilişkisi kalmamış olmasıdır.
ABD ile AB ilişkilerinde ise adeta kopma noktasına yakın durduğu biliniyor.
Özellikle AB ile olan ilişkilerin son zamanlara da, bırakın müzakerelerin sürdürülmesini “artık umurumuzda değilsiniz” noktasına gelmesi ile ABD ile “stratejik ortaklıktan”, “stratejik uzaklık” pozisyonuna gelinmiş olması, dış politika bakımından da yılın özetini oluşturuyor.
Türkiye geçtiğimiz yıl iki önemli seçim yaşadı.
30 Mart’ta yapılan yerel seçimler ile 10 Ağustos’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini 17-25 Aralık yolsuzluk sürecinin tartışmaları içinde Erdoğan kazandı.
Bu sonuçlar Erdoğan’ın daha da otoriter davranmasını kamçılayan etkiler yarattı.
Siyaseten kutuplaşmanın yanı sıra mezhepçilik ve cemaatlerin kutuplaşması da bundan nasibini aldı.
Ayrıca Ergenekon ve Balyoz davalarının olası bir askerî darbenin planlarının ortaya çıkarmış olması ve askerî vesayetin geriletilmesinde oynamış olduğu rol demokratikleşme ve hukuk devleti alanında önemli gelişmeler olmuşsa da, zaman içerisinde bu davanın sanıklarının “adil yargılanma” haklarında görülen ihlaller nedeniyle tutuksuz yargılanmaları, yıl içinde dikkat çeken diğer bir manidar gelişme oldu.
Twitter’ın kapatılması ve basın özgürlüğü alanında bu yıl Türkiye için bir yüzkarası oldu. Öyle ki bu durum bizi dünyada diktatörlükle yönetilen ülkeler sınıfına soktu.
Soma, Torunlar ve Ermenek faciaları sonucu hayatını kaybeden yüzlerce işçimizin acısı bütün bir yıl yaşandı. İş güvenliği tartışmaları ve alınacak her türden önlem için getirilen öneriler halen gündemden düşmüş gözükmüyor.
Kürt sorununun çözümü için “müzakere taslağı” üzerinde bir mutabakat sağlanmış olması, yeni yılda barış ve demokrasiye olan umutları daha da artırmış oldu.
Bu yıl ekonomide hedeflerin gerisinde kaldık.
Büyüme, enflasyon ve cari açık gibi makro göstergelerde yıl tahminlerinin hemen hiçbiri tutmadı. Yeni yıl için de iyimser olunacak bir durum gözükmüyor.
Yinede mutlu yıllar dilerim.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.04.2021
10.02.2021
13.01.2021
23.12.2020
7.02.2020
22.10.2020
12.10.2020
2.09.2020
26.08.2020
15.08.2020