Pelin CENGİZ
İstanbul’un haksız, hukuksuz ve istişaresiz şekilde maruz kaldığı kent talanını, muktedirin kenti ve kentliyi kendi meşrebine göre değiştirme/dönüştürme inadını, inşaat ve proje terörünü sık sık bu köşede dile getirmişliğim vardır ancak bugün bahsetmek istediğim başka türlü bir yoksunlaştırma.Hrant Dink Vakfı, yorulmadan, sıkılmadan, iğneyle kuyu kazarcasına titizlikle İstanbul’daki Ermeni vakıflarının devlet uygulamaları nedeniyle yaşadığı mülkiyet sorunlarını ele alan bir kitap ortaya koydu. Kitap, 2012 Beyannamesi: İstanbul Ermeni Vakıflarının El Konan Mülkleri adıyla yayımlandı. Ermeni vakıflarının maruz kaldığı muameleyi hem hukuki hem de tarihsel boyutuyla ele alan kitapta, el konan taşınmazların kapsamlı bir envanteri çıkarılmış, istatistiksel analizlerle desteklenmiş.
İstanbul’daki 53 Ermeni vakfı, zaman içinde toplam 1328 adet taşınmaz edinmiş.Bunlardan 580 taşınmaz mülkiyet sorunu yaşamazken, 661 adet taşınmaza ise değişik sebeplerle el konmuş. 1328 taşınmazdan 87 tanesinin akıbeti ise tesbit edilememiş. El konan 661 taşınmazın sadece 143 tanesi son 10 yılda yapılan yasal değişikliklerle vakfına iade edilmiş. Bu rakam da 1328 adet vakıf taşınmazının yüzde 10,77’sini oluşturuyor.
Tabii, çalışma kuru istatistiksel bilgiyle sınırlı kalan bir çalışma değil. Meselenin, “maddiyat” kısmı bir yana, maneviyata da dokunan bir yanı var. Ermeni vakıflarının uğradığı haksızlıkları, insani ve sosyal boyutlarıyla da ortaya koyarak, size bize herkese, onlarca yıllık hak gaspının resmini sunuyor. Sorunun sadece mal mülk talebi olmadığının, aynı zamanda kültürel varlığın sürdürülebilirlik sorunu olduğunun anlaşılması için bir ışık yakıyor.
Çalışma kapsamında, vakıfların özellikle 1913 ve 1936 beyannamelerinde listelenen ve daha sonraki dönemlerde edinilen mülklerle ilgili, vasiyetten kira kontratına, vergi makbuzundan tapu senedine kadar ulaşılabilen tüm belgeleri incelenmiş. Her bir vakıf için, taşınmazlarının listesi oluşturularak, bunların güncel kadastro haritasındaki yerleri tesbit edilmiş. Sözkonusu taşınmazların hâlen hangi amaçla kullanıldıkları, malikleri, tapu geçmişleri, ait oldukları vakıfların mülkiyetinden nasıl ve ne zaman çıktıkları belirlenmiş. Kitapta, “İmparatorluk’tan Cumhuriyet’e” başlıklı ilk bölüm, azınlık vakıflarının gayrımüslimlerin yaşantısındaki yerini, tarihçelerini, tüzel kişilik tartışmalarının yanı sıra, devletin siyasi gelişmelere paralel olarak attığı çeşitli adımları, örnek yargı kararları ve uygulamalarıyla ortaya koyuyor.
“El Koyma Hikâyeleri” başlıklı ikinci bölümde, yaşanmış beş el koyma olayı derinlemesine inceleniyor. Boğaziçi Köprüsü’nün yapımı sırasında Halıcıoğlu mahallesindeki Kalfayan kurumlarının tamamen yok edilişi, kendi satın aldıkları mülkte yıllarca kiracı olarak faaliyet göstermek zorunda kalan Bomonti Mıhitaryan İlkokulu’nun hikâyesi, İstiklal Caddesi’ndeki bir binanın geri alınma süreci, tasarrufu tamamıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne geçmiş olanKasımpaşa Surp Hagop Kilisesi Vakfı ve Ortaköy’de kaderine terk edilmiş tarihî Andonyan Manastırı’nın hikâyesi anlatılıyor. Ermeni vakıflarının mülkiyet sorunu dendiğinde akla ilk gelen örneklerden Tuzla Çocuk Kampı’na nasıl el konduğuna da bu bölümde yer verilmiş.
Araştırmacı ve tarihçi Taner Akçam, AGOS’a verdiği bir röportajda, yaptığı incelemeler sonucunda Osmanlı’da dönemin yöneticilerinin “insanlar konusunda göstermedikleri aşırı titizliği mallar konusunda gösterdiklerine” dikkat çekmiş, “Türkiye devleti ve toplumu ile esas olarak Hıristiyan yokluğunu garanti altına alacak ve bunun sürekliliğini sağlayacak bir zihniyet esasına göre kurulmuştur. Hukuk, bu inşanın en temel direğidir ve bu anlamda Vakıflar Genel Müdürlüğü, bu sistemin en önemli ayağıdır” demişti.
Sadece Ermenilerin değil tüm azınlık vakıflarının sorunlarını mülkle sınırlandırmamak gerek. Bu ülkenin kadim halklarını eşit vatandaş saymayan zihniyetle yüzleşmedikçe, hak gaspı dur durak bilmeyecek.
Yazıyı, kitabı açtığınızda anlatım sadeliği yüzünüze çarpan tanıtım yazısının giriş cümlesiyle bitirmek istiyorum: “Bu kitapta anlatılan, taştan betondan yapıların, el konan binaların değil, etten kemikten insanların hikâyesidir...”
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022