Pelin CENGİZ
Son zamanlarda “Cumhurbaşkanı’na hakaret”ten hakkında işlem yapılan gazetecilerin listesi uzadıkça uzuyor. Yargının epey “hassasiyet” gösterdiği Türk Ceza Kanunu’nun Cumhurbaşkanı’na hakaret suçunu düzenleyen 299. maddesi, Türkiye’nin yeni 301’i. Bir dönem, “Türklüğe ve Türk devletine hakaret” şeklinde özetlenebilecek bu maddeden yargılanmayan kimse kalmamıştı…
Şimdi karşımızda nur topu gibi bir 299. madde var. TCK’nın konuyla ilgili maddesinin içeriği şöyle:
“Cumhurbaşkanına hakaret
Madde 299 – (1) Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Suçun alenen işlenmesi hâlinde, verilecek ceza altıda biri oranında artırılır.
(3) Bu suçtan dolayı kovuşturma yapılması, Adalet Bakanı’nın iznine bağlıdır.”
Avukat Fikret İlkiz, bianet.org’daki konuyla ilgili yazısında şöyle demiş: “Eskiden, Türk Ceza Kanunu’nun 301’inci maddesinin sürekli gündemde kalmasını sağlayan zihniyet şimdi Türk Ceza Kanunu madde 299 ile gündem yaratıyor. Adalet Bakanı’nın TCK 301 ve 299. maddeleri için soruşturma ve kovuşturmaya izin verip vermeme ile ilgili ‘takdir hakkının’ tam tartışılma zamanıdır.”
Varlığından neredeyse habersiz olduğumuz bu madde, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı makamına geçmesiyle birlikte altın çağını yaşıyor. Her ne kadar muhalefet eden hemen herkes bu maddenin radarında ise de 299. maddeden şu ana kadar en fazla yargılananlar gazeteciler. Gazetecilerin yanı sıra karikatüristler, muhalif parti üyeleri, sendikacılar, avukatlar, Twitter ve Facebook’taki paylaşımlarından, parktaki sohbetinden soruşturmaya tabi tutulan vatandaşlar, eski AKP milletvekili, şehit yakınları hattâ lise öğrencileri bile 299. maddeden nasibi aldı.
Öyle anlaşılıyor ki, toplumun her kesiminden insanı baskı altına almaya dönük bu operasyonun arkasında bir “akıl” var. Erdoğan, bir yandan “Cumhurbaşkanlığı makamının bütün milleti temsil ettiğini” söyleyerek bunun arkasına saklanıyor, bir yandan da siyasetin tam merkezine yerleşiyor. Toplumdaki kutuplaşmayı daha da keskinleştiren, rakiplerini itibarsızlaştırmak için elinden geleni ardına koymayan Cumhurbaşkanı, bu siyasetine 299. maddeyle bir de koruma kalkanı ekliyor.
Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği iddia edilenlerin çetelesini tutmayı iş edinmiş olanlar, egemen ve otoriter iktidar düzenine yönelik tüm muhalif ifade ve eylemlerin sindirilmesi, baskı altına alınmasına hizmet ediyor. Hakaret suçlaması genellikle, “terör suçu” muamelesi gördüğünden ifade özgürlüğüne yönelik ciddi bir darbe. Bunlar yargı kararlarıyla da ortada.
Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğu 10 Ağustos 2014’ten beri 700’den fazla soruşturma açıldı, 200’den fazla soruşturma davaya dönüştü ve bir kısmına da tutuklama kararı çıkartıldı. Can Dündar, Bekir Coşkun, Barış İnce, Ekrem Dumanlı, Yavuz Baydar, Hasan Cemal, Ahmet Altan sadece birkaçı. 299. maddenin son kurbanı ise Today’s Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneşoldu.
AİHM Başkan Yardımcısı Işıl Karakaş, “Bir zamanlar Türkiye’nin işkence yapan ülke imajı vardı. Ama yerine internetin yasaklandığı, ifade özgürlüğünün hiçbir şekilde korunmadığı, sürekli hakaret yüzünden davaların açıldığı bir ülke imajı geldi. Cumhurbaşkanına hakaret yüzünden sürekli davalar açılıyor. Bu, Avrupa’da başka bir yerde yok. Yani hakaret, ceza kanununda düzenlenen bir suç değil” dedi geçenlerde.
Erdoğan, kendi siyasetinin alanını genişletmek için bu maddeyi kullanarak muhalifleri sindirerek dikensiz gül bahçesi yaratmaya çalışıyor ancak sözkonusu gazetecilerin duruşuna bakıldığında da görülecektir ki, bunu başaramayacak…
Bir yerlerde illa Cumhurbaşkanı’na hakaret etmiş birileri aranıyorsa, gazetecilerin yazılarına, tweetlerine değil, Erdoğan’la birlikte çektirdiği fotoğrafı asıp, “Adeta dünyanın şahdamarları kesilmişçesine oluk oluk kanları akacak” diyen mafya babalarının sözde teröre lanet mitinglerine bakılabilir.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022