Pelin CENGİZ
Bu yılın başlarında Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nun açılışıyla eşzamanlı olarak PwC tarafından açıklanan 18. Yıllık Küresel CEO Araştırması sonuçlarına baktığımızda, iklim değişikliği CEO’ların sorun olarak gördükleri meseleler arasında yoktu. Dünyanın pek çok yerinden 1300 CEO ile yapılan görüşmelerde, CEO’ların sadece yüzde 6’sı iklim değişikliğini çözülmesi gereken öncelikler arasında saymıştı.
CEO’ların sorun olarak öncelik verdikleri konular arasında aşırı regülasyonlar, jeopolitik belirsizlikler, vergi yükleri, siber tehditler, tüketici davranışları gibi meseleler ön plana çıkıyordu. CEO’lar için iklim değişikliği ve yarattığı olumsuz sonuçlar dert edilmeye değer değildi, kısa vadeli sorunlarla meşgul olmaktan uzun vadeli sorunları fark edemiyor gibilerdi.
İşin ilginci, araştırmaya katılan CEO’ların büyük bölümü hükümetlerden küresel ısınma ile mücadele etmelerini değil; daha rekabetçi ve verimli bir vergi sistemi sağlamalarını bekliyordu. Milyarlık şirketleri yöneten, üretim faaliyetleriyle iklim değişikliğinin doğrudan sebebi olan, üstelik bunu da umursamayan CEO’ların davranış biçimlerinin bundan sonra biraz olsun değişebileceğine dair umutlanabilir miyiz göreceğiz.
Doğal kaynaklar olmadan ve bu kaynakları korumadan sürdürülebilir bir ekonomi ve sürdürülebilir bir yaşamın olmayacağını artık iş dünyası da fark etmeye başladı, her ne kadar daha alınacak epey zorlu ve uzun bir yolları olsa da...
Malum, 30 Kasım’da Paris’te toplanacak COP21 İklim Zirvesi’nde 196 devletin hükümetlerinin, dünyanın kaderini belirleyecek yeni bir iklim anlaşmasına imza atması bekleniyor. Zirvenin hemen öncesinde, aralarında, Accenture, Akzo Nobel, Allianz, Deutsche Telekom, Henkel, HSBC, ING, Microsoft, Nestle, Pepsi, Siemens, Swiss Reinsurance, Unilever gibi çokuluslu şirketlerin yöneticilerinin yer aldığı 78 CEO, hükümetleri, imzalayacakları yeni bir iklim anlaşması konusunda destekleyeceklerini ifade eden açık bir mektup yayımladı.
Brezilya, Çin, ABD, Hindistan ve Avrupa’dan 78 büyük işletmenin CEO’ları, “iddialı bir küresel iklim anlaşmasına ulaşılması konusunda liderleri destekliyorum” dedi.
20 farklı sektörden, dünyanın 150’den fazla ülke ve bölgesinde faaliyet gösteren, yıllık kazançları 2,13 trilyon dolara ulaşan bu şirketlerin CEO’ları, “ekonomik açıdan sürdürülebilir bir düşük karbonlu geleceğin, dünya çağında büyümeyi sağlayıp, yeni işler yaratacağı” görüşünde. “Uygulanabilir iklim değişikliğiyle mücadele çözümlerinin sunulmasına yardımcı olmak için hükümetlerle birlikte hareke hazırız” mesajının verildiği mektubu imzalayan CEO’ların 21’i BRICS ülkeleriyle gelişmekte olan ülkelerin şirketlerinin yöneticileri.
CEO’lar kendi yönettikleri şirketleri adına şu taahhütlerde bulundu:
• Çevresel kirlenmeyi ve karbon ayak izini azaltmak için tedarik zincirlerinde işbirliği;
• İklim için harekete geçen elçiler olarak, çözümlere ve ekonomik fırsatlara odaklanmak;
• İklim risklerini yöneterek ve karar vericileri etkileyerek büyüme fırsatlarını gerçekleştirmek.
CEO’lar savundukları kilit noktaları da şöyle sıraladı:
• Hem açık olarak hem de zımni olarak, düşük karbon yatırımlarını tetikleyecek karbon fiyatlandırması;
• Alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili inovasyon, enerji verimliliği ve ormansızlaştırmaya son verilmesi;
• Karbon risklerinin ve projelerinin daha kurumsal şekilde açıklanmasıyla iklim için harekete geçilmesi;
• Küresel sera gazı emisyonlarının azaltılması ve alternatif enerji kaynaklarının geliştirilmesi için hükümetlerin bilime dayalı küresel ve ulusal hedefler geliştirmesi.
Bu mektubun belki de en önemli kısmı, iklim için harekete geçmeyi geciktirmenin bir seçenek olmadığı, gecikmenin maliyetinin çok yüksek olacağı bunun da büyüme üzerinde ciddi olumsuz etkiler yaratacağıyla ilgili. CEO’lar, siyasi liderleri ve karar vericileri, politika oluşturma sürecinde tutarlı olmalarını, bu fırsatı kaçırmamaları yönünde uyarıyor. Bakalım ne kadar duyulacak?
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022