Taha Akyol
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kahire’ye gitmesi, ardından Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin Ankara’ya gelmesi, iki ülke arasındaki anlamsız ve zararlı kavgaya son verdi. İyi de oldu.
İki ülkenin işbirliği yapması sadece kendileri için değil, Doğu Akdeniz’in istikrarı için de yararlı olacaktır.
Hepimiz için de öğretici bir ‘diplomasi dersi’dir.
Bu açıdan Sisi’nin mesajındaki Atatürk vurgusu üzerinde durmak istiyorum.
SİSİ’NİN MESAJI
Sisi’nin Atatürk’e referans yapan X mesajı bizim basında genellikle yer almadı. Cumhurbaşkanlığının resmi sitesinde de iki gün geniş haber yapıldığı halde Sisi’nin bu mesajına ver verilmedi.
Sisi’nin Arapça mesajı şöyleydi:
“Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin başından bu yana iki ülke arasında güçlü siyasi bağlarımız var.”
Sisi, “güçlü tarihi bağlar” diyebilirdi. “Atatürk’ten beri…” vurgusunun özel bir anlamı var: Osmanlı dönemini dışlıyor!
Sisi’nin bu mesajı, bizim iktidarın “gönül coğrafyamız” kavramından çok farklıdır. Daha önemlisi, Başbakanlığı döneminde Erdoğan’ın 30 Eylül 2012 günü Kahire Üniversitesi’ndeki konuşmasında söylediği “bir asırlık mahkûmiyet ve yapay sınırlar kalkıyor… bir asırlık ayrılık sona eriyor” sözlerine cevaptır.
Erdoğan’ın kastı ne olursa olsun, bu sözlerden bir yabancının “Neo Osmanlı” anlamı çıkarması mümkündür. Halbuki milli devletler çağında yaşıyoruz, diğer bir deyişle ulus devletler…
NEO-OSMANLI?
Yakın tarih konusunda dünyaca saygın bir otorite olan tarihçi Şükrü Hanioğlu Arap dünyasında Osmanlı imajının olumlu olmadığını, Türkiye’nin dış politikada “Neo Osmanlı imajından sakınması gerektiğini” defalarca izah etmiştir. (Karar, 11 Ocak 2021)
Hatırlayınız, Erdoğan’ın Sisi rejimiyle sert kavga sürdürdüğü dönemde, özellikle Körfez Arapları Osmanlı’yı suçlayan açıklamalar yapmışlardı.
Çok uluslu imparatorluğun yıkılış sürecini gözlemlemiş olan sosyolog Ziya Gökalp, “İslam beynelmileliyeti” kavramını izah ederken, bunu artık ümmet siyaseti veya imparatorluk siyaseti gibi anlamanın yanlış olduğunu, ancak, Arapların da kendi milli devletlerini kurarak milli devletler arası işbirliği yapılmasının yararlı olacağını anlatmıştı.
Atatürk’ün rejimini “hukuk” açısından eleştirmek mümkündür. Hatta hukuk bilincinin gelişmesi için yararlı da olur… Fakat dış politikasından öğreneceğimiz önemli dersler vardır. Hiçbir devletin iç işlerine karışmamıştır. Kimse onun bir ‘neo-impratorluk’ peşinde olduğu şüphesine düşmemiş, bu sayede hem Balkan hem Orta Doğu devletleriyle güvenilir ilişkiler hatta faşist İtalya tehlikesine karşı “pakt”lar kurmuştur. Şerif Hüseyin’in oğlu Ürdün Kralı Abdullah’ın bir ayağı İstanbul’daydı, bizzat Atatürk tarafından ağırlanırdı.
1935’te Meclis açış konuşmasında dış politika prensibini “iyi geçimli” olmak diye tanımlamıştı.
Sisi’nin iki ülke ilişkileri konusunda Atatürk’e referans yapmasının sebebi, Osmanlı referansını reddetmesidir. Osmanlı öyle miydi, böyle miydi; bu devlet adamlarının işi değil, tarihçilerin, aydınların işidir.
İKTİDAR YANLISI BASIN
İktidar yanlısı basında, Erdoğan’ın Mısır konusundaki U dönüşünü, Atatürk’ün Venizelos’la ilişkilerine benzetenler oldu. “Osmanlı’yı yıkan İngilizle bile dost oldu” gibi anlamsız benzetmeler bile yaptılar.
Mustafa Kemal, Atina’daki bir rejim yüzünden değil, Anadolu’yu işgal ettikleri için Yunan’la savaştı. Faşist İtalya’nın Balkanlar ve Doğu Akdeniz’deki tehditleri üzerine de Balkan Paktı’nı kurdu. Atatürk-Venizelos ilişkisi diplomatik sağduyu örneğidir.
İngiltere ile Birinci Dünya Savaşı’nda ve ardından da Sevr’i yırtmak için çarpıştı. Sonra “iyi geçimli” politikalarla da Montrö’yü ve Hatay’ın ilhakını başardı. Hatta İngiltere ve Fransa ile ittifak imkanlarını arıyordu, vefat etti. NATO’nun temeli olacak bu İttifak Anlaşması’nı 1939’da İnönü imzaladı.
Mısır’la ilişkileri düzeltmek doğrudur ama bu benzetmeler kesinlikle yanlıştır.
Netice-i kelam: Dış politikayı mutlaka diplomasi diliyle yürütmek gerekir.
Sürekli yazıyorum, “faiz sebeptir” politikasından nasıl “rasyonel zemin”e dönmek zorunlu olduysa, dış politikada da Türkiye Cumhuriyeti’nin geleneksel diplomasi ilkelerine dönmek zorunludur.
Yazarlar
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
6.08.2025
5.08.2025
1.08.2025
30.07.2025
29.07.2025
25.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025