Taner AKÇAM
13 Kasım 2014 günü Harvard Üniversitesi güzel ve anlamlı bir toplantıya ev sahipliği yaptı. 250 kişilik salon dolmuş, insanlar kenarlarda ayakta dizilmiş, kimileri de yerlerde oturuyordu. Sonra, kapıları kapatmak zorunda kaldılar. Onlarca insan içeri giremedi ve kapıdan geri gönderilmek zorunda kalındılar.
Açış konuşması için kürsüye çıkan Rakel çok duygulandı, gözyaşlarını tutamadı. Duygusal bir andı... Konuşmakta zorlandı, ağzından kesik kesik, “Çocukluğumuza gittim... Doğduğum yerler aklıma geldi, Tuzla kampı aklıma geldi,” kelimeleri döküldü... “Nerelerden nerelere diye düşündüm... Oralardan Harvard’a... Şimdi Hrant adına sürekli düzenlenecek bir programdayım.”
Hrantcinayetini işleyenleri ve suç ortaklarını kastederek: “Tanrım sen onları affet, onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar,” dedi. Sözün, Hazreti İsa’ya ait olduğunu sonradan öğrendim.
Harvard Üniversitesi’nde Hrant Dink adına her yıl düzenlenecek bir konferans serisi organize etmek Harry Parsekian’ın rüyasıydı. Harry, Boston doğumlu ama “ben Kayseriliyim” diyen bir Ermeni. Babasının doğduğu köy Nirze (Güzelköy) ve bizim çevrelerde onu tanımayan yok. Yılda en az dört- beş defa Türkiye’ye gidip geliyor.
En büyük özlemi Ermeni- Türk barışmasını, buluşmasını sağlamak. Türklerin geçmişlerini öğrenmelerini çok istiyor. En büyük sorusu ise, “Ne yapsam ki Türkler de kendi geçmişlerini öğrensinler, bizlerin acılarını anlasınlar?” Hrant onun için bu nedenle çok önemli.
Hrant’ın öldürülmesi haberini aldığı zaman, onun yolunda yürümek, onun çabalarını kalıcı hâle getirmek gerekir, deyip yola koyuluyor.
Harry’nin öncülüğünde, Boston’da küçücük bir “Hrant Dink’in arkadaşları” grubu kuruldu. Amaç, Hrant Dink’i tanıtmak, ABD’nin sunduğu imkânlardan da yararlanarak Hrant’ın idealleri temelinde Ermeni- Türk yakınlaşmasına katkıda bulunmak. Martin Luther King Amerika için ne ise, Hrant’ın da Türkiye için o olduğunu anlatmaya çalışmak.
Harry, “Harvard”, diyor, başka bir şey demiyordu. Dünyanın en prestijli üniversitesinde Hrant Dink adına, sadece Ermeni- Türk sorunlarıyla ilgilenmeyen, ama bunu merkeze alarak tüm dünyada takibe uğrayan, dışlanan, katliamlara uğrayan halkların, insan hakları ve adalet arayışları ile ilgili sorunları tartışan bir girişim başlatmak istiyordu.
Harry’ye bu konuda en büyük katkıyı Harvard Üniversitesi Tarih Bölümü profesörü Cemal Kafadar verdi. Onun destek ve girişimiyle, Mahindra İnsanlık Merkezi Hrant adına her yıl “Hrant Dink Anısı Barış ve Adalet Konuşmaları” düzenlemeyi kabul etti.
İşte Rakel Dink bu toplantılar serisinin açılışını yapmaya gelmişti.
Serinin ilk konuşması için davet edilen kişi de, seçtiği konu da çok önemliydi.
Columbia Üniversitesi’nden, tanınmış Ortadoğu uzmanı Rashid Khalidi. Konuşmanın başlığı “Birinci Dünya Savaşı’nın İyileşmemiş Yaraları: Ermenistan, Kürdistan ve Filistin” idi.
Khalidi, dünü bugüne bağlayan son derece güzel ve önemli bir konuşma yaptı. Ermenilerin, Kürtlerin ve Filistinlilerin, Ortadoğu’nun üç acı çeken halkı olarak başlarından geçeni çok kısa özetledi. Ermeniler soykırım kurbanı olmuş, Kürtler ve Filistinliler sürekli baskı ve takibe uğramışlardı. Batılı güçler, bu üç halka çok büyük sözler vermişler ve ama bu sözlerin hiçbirisini yerine getirmemişlerdi.
Sorunu bugüne bağladı Khalidi. Bugün, bu üç halkın yaşadığı acılar tanınmıyor. Ermeniler ana topraklarında artık yok ama adalet arayışları inkâr ediliyor. Kürtler ve Filistinliler hâlâ devlet kurma hakkından çok uzaklar. Varlıklarını tanıma üzerindeki kısıtlamalar hâlâ sürüyor.
Rashid’in bitiş cümlesi çok önemliydi: “Bu üç halkın en temel hakları inkâr edilmeye devam edildikçe Ortadoğu’ya barış ve istikrar gelmeyecektir.”
Harvard Üniversitesi’ni bilen bilir. Böyle bir üniversitede, Ermenilerin, Kürtlerin ve Filistinlilerin sorunlarının bu denli açık ve net, hem de hınca hınç bir kalabalık önünde dile getirilmesi çok ama çok önemliydi.
Hrant adeta bu üç halkın çektiği acıların ve adalet arayışlarının ortak bir sembolü olmuştu.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.05.2025
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020
28.01.2020