Ufuk COŞKUN
Geçen hafta UzayHaber’de Cengiz Algan’la birlikte hazırlayıp sunduğumuz “Yeni Siyaset” adlı programımıza Dr. Mehmet Hakan Sağlam ve Kilis Valisi Süleyman Tapsız konuk oldular. Suriyeli misafirlerimizin sorunları ve onlar için yapılan hizmetleri konuştuk. Dr. Mehmet Hakan Sağlam Anka Teknoloji Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı ve aynı zamanda “Yeni Türkiye Kurulurken Ortadoğu’daki Son Kale” adlı kitabın yazarı. Mehmet Hakan Hoca bize Türkiye’nin medeniyet perspektifli hedeflerinden ve vizyonundan bahsetti başka bir deyişle Türkiye Birleşik Devletleritezini anlattı… Mehmet Hakan Hoca Program öncesi Kilis’te Suriyeli misafirlerimiz için yapılan kampların resimlerini bana attığında inanın gözlerim yaşarmıştı. Kilis ValisiSüleyman Tapsız’ın Suriyeli misafirlerimiz için gösterdiği hassasiyet, Ortadoğu meselesine bakışı ve yaptığı hizmetler gerçekten takdire şayan ve tam anlamıyla yeni Türkiye’ye yakışır cinsten. Türkiye’nin böyle bir zamanda medeniyet perspektifli çözümler üreten kaliteli valilere çok ihtiyacı var.
Türkiye’nin Tayyip Erdoğan liderliğinde geliştirilen dış politika anlayışı her zaman insan ve vicdan odaklı oldu. Türkiye daha düne kadar birer Osmanlı vilayeti olan ve ortalama 400 yıl sorunsuz bir şekilde yönetime dâhil olan ülkelerde yaşanan olumsuzluklara kayıtsız kalmadı ve onurlu bir tavır ortaya koydu. Dolayısıyla hemen yanı başımızda bizimle 402 yıl birlikte olan Suriye’nin, Esed zulmü altında mağdur bırakılmasına da sessiz kalmadı. Batı kapılarını kapatırken Türkiye bugün en çok mülteci barındıran bir ülke durumuna geldi. Muhalefet mağdur Suriyeli kardeşlerimizi geri göndermekle tehdit ederken Türkiye güneyde olanca gayretiyle misafirlerimize olağanüstü hizmetler sunuyor. Kilis, bu şehirlerimizden biri…
Bugün 90.400 nüfusu ve 1521 metrekarelik yüzölçümüyle Türkiye’nin küçük illerinden biri olan Kilis’te kayıtlı Suriyeli mülteci sayısı 115 bin civarında..Süleyman Tapsız’ın gayretleriyle Kilis’te biri Öncüpınar diğeri Elbeyli’de olmak üzere iki konteyner kent kurulmuş. Öncüpınar’da 15 bin, Elbeyli’de ise 25 bin Suriyeli misafir ikamet etmekte. Bu kamplar bugün dünyanın en iyi kampları(kent) arasında gösteriliyor. ABD ve AB ülkeleri dış işleri bakanlığı düzeyinde yapılan ziyaretlerde bu kamplar dünyaya örnek gösterilmiş. Süleyman Tapsız Elbeyli’de 420 dönüm arazi üzerine 3600 konteyner inşa ettiklerini ifade ediyor. Buranın altyapısı da tamamlanmış.. Kanalizasyon ve su sorunları yok. Spor, sosyal ve kültürel tesisler, okullar, camiler ve sağlık kurumları eksiksiz faaliyet gösteriyor.
Öncüpınar ve Elbeyli’de çekilen resimlerin birçoğunu sosyal medyada paylaştım. Suriyeli misafirlerimizin eğitim gördüğü okullar hiç abartısız söylüyorum özel okul seviyesinde okullar. Çocukların okul içi faaliyetleri ise göz kamaştırıyor. Çizdikleri resimler, okudukları şiirler ve söyledikleri şarkılar bize tarihsel hafıza hakkında da ibretlik bir görüntü sergiliyor. Söyle ki; Türkçe bilmeyen bir grup Arap Suriyeli çocuğa dedelerinizden öğrenmiş olduğunuz bir türküyü söyleyin dediklerinde çocuklar “Burası Muştur yolu yokuştur” türküsünü söylüyor. Merak edenler için videosunu programımızda yayınlamıştık.
Kilis Valisi Süleyman Tapsız’ın yaptıkları bu kadarla da sınırlı değil. O güvenli bölgeyi fiili olarak çoktan oluşturmuş bile. Vali Süleyman Tapsız, 2013 yılından beri hem ulusal hem uluslararası sivil toplum örgütlerini teşvik ederek Kilis’e yakın Suriye sınırı içinde kalan 8 köye kamp kurulmasını sağlamış. Bu bölgede yaşayan 60 bin insanın tüm ihtiyaçları da Kilis’ten karşılanıyor. Örneğin Kilis’te kurulan bir ekmek fabrikası günde 2.5 milyon adet ekmek çıkarıyor ve bu ekmekler aynı zamanda Suriye sınırları içinde mağdur olan ve kimsenin ilgilenmediği bu insanlara ulaştırılıyor. Sadece ekmek değil, ilaç yardımı, içme suyu gibi sayılabilecek temel insani ihtiyaçların tümü…
Kilis Valisine, Suriyeli misafirlerimizle Kilis halkı arasında bir sorun yaşanıyor mu? Sosyal kültürel ilişkiler ne düzeyde? diye sorduğumda bize tam da bu noktada kurdukları bir dernekten bahsetti. İsmi; Altın Hilal Derneği… Bu derneğin özelliği, kurucularının yarısının Kilis’in akil insanlarından diğer yarısının da Suriyeli misafirlerimizin sözü dinlenir akil insanlarından oluşması. Dernek üyeleri sürekli bir araya gelerek birlik beraberlik ve dayanışmanın arttırılması ve sosyal kültürel ilişkilerin geliştirilmesi yönünde projeler üretiyor. Öyle ki cenazelere birlikte katılıyorlar, iftar programları tertipliyorlar. Geçen yıl valiliğin öncülüğünde 5 bin kişiye iftar yemeği verilmiş. İftarda herkes kendi yemeğini getirerek diğer kardeşiyle paylamış..
Süleyman Tapsız bu hizmetleri laf olsun diye yapmıyor. O bu tavrın bir medeniyet tavrı olduğunun idrakinde. Evet, bu tam anlamıyla bir Osmanlı valisi tavrı ve düşüncesidir. Kendi ifadesiyle “Ensar-Muhacir” ilişkisi neyse biz tam 4 yıldır bu duygu ve düşünceyle ilimizdeki kardeşlerimize yaklaşıyor ve onları rahat ettirmenin yollarını arıyoruz” diyor. Düşünün daha 1921 yılına kadar Kilis Halep’in biz sancağı idi. Biz bu coğrafyanın yabancısı değiliz. İlişkilerimiz bir komsu ve kardeş ilişkisi düzeyindedir. Bizler Suriyeli kardeşlerimize bir CHP zihniyetiyle yaklaşamayız. Buna ne medeniyet tecrübemiz ne ahlakımız ne de vicdanımız izin verir.
Mehmet Hakan Sağlam Hoca’nın da ifade ettiği gibi yıllardır “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” aldatmacasıyla yıllarımızı bu bölgeye kayıtsız kalarak geçirdik. İsrail son 50 yıldır durmadan çocuk öldürürken biz yurtta sulh cihanda sulh diyerek bu zulme ses çıkarmadık. Bugün ise yanı başımızda 400 bine yakın insan öldüren Esed’e sessiz kalmıyoruz. İslam ülkelerinde yaşanan zulme hiçbir şey yokmuş gibi seyirci kalmıyoruz. Ve elbette bu zulümden kaçarak bize sığınan kardeşlerimize hem kapılarımızı hem de yüreğimizi açıyoruz.. Süleyman Tapsız’a misafirlerimiz için yaptığı hizmetlerden ötürü bir kez daha teşekkür ederim. Allah sayılarını arttırsın..
@sivildemokrat
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2019
19.06.2019
14.05.2019
2.05.2019
8.02.2019
22.03.2019
7.02.2019
25.02.2019
21.02.2019
18.02.2019