Ufuk COŞKUN
Türkiye, 30 yıldır devam eden bir çatışma ortamı yaşıyor. Bilanço çok ağır; binlerce şehit, harabeye dönen Kürt bölgeleri, eğitimden yoksun bırakılan ve dağa kaldırılan çocuklar, faili meçhul cinayetler, milyarlarca dolar zarar… Çatışma ortamı, yoksulluk, sefalet, gözyaşı, kin, nefret ve huzursuzluktan başka bir şey getirmedi. Kısacası yeri(Türkiye’yi) birlikte yurt edinen bu iki kadim halkı yan yana getirmemek için ne gerekiyorsa yapıldı. Dönem dönem akan kanı durdurmak için bazı adımlar atılsa da sonu hep hüsranla neticelendi. Bunlardan en önemlisi 1993’ün Mart –Nisan-Mayıs aylarında yaşandı. Kısa metrajlı bir barış filmi gibi yaşananlar.
İşte üç ayın özeti;
Takvimler 13 Mart 1993’ü gösteriyordu. O gün Sabah Gazetesi herkesi şaşırtan bir manşetle çıktı; “Apo Silah Bırakıyor!” 9 yıldır devam eden çatışmalı ortamın ardından verilen bu haber kuşkusuz şaşırtıcıydı. Çünkü daha bir yıl evvel 500’den fazla şehit vermiştik ve terör her geçen gün can almaya devam ediyordu. Ne oldu da Apo birden silah bırakma kararı almıştı? Kuşkusuz bunda dönemin Cumhurbaşkanı rahmetliTurgut Özal’ın Öcalan’la yürüttüğü görüşmelerin etkisi vardı. Devam edelim. Apo, Talabani aracılığı ile dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’e ve Özal’a gönderdiği mektupta şöyle diyordu. “Silahlı eylemleri durduracağız, üniter devleti kabul ediyorum, terörizmi kınıyorum, bundan böyle PKK’yı silahtan arındırıp geniş kapsamlı bir siyasi parti yapmayı düşünüyorum, kanunlara uyacağım...” Mektuba devletin en yüksek iki makamı haliyle kuşkuyla yaklaştı. “Apo ne kadar samimi bekleyelim, görelim” şeklinde bir cevap verdiler.. Apo,18 Mart 1993’te Bekaa Vadisi’nde bir basın toplantısı yapma kararı alır. Demirel; Devlet, kan dökenle pazarlık yapmaz der ama işi çok da yokuşa sürmez.
Tarih, 18 Mart 1993 Yer, Bekaa Vadisi. Apo, gerilla kıyafetlerini atmış, şık bir takım elbise ve boynundaVakko marka kravatı ( bu kravatı Özal’ın hediye ettiği rivayet edilir) ile basının önündedir. Sonuç; Nevruz’a kadar 25 günlük ateşkes kararı ilan edilmiştir. Ayrıca Apo, “İzin verin Güneydoğu’ya yerleşeyim ama Şeyh Said gibi asılmak istemiyorum. Biz Türkiye’den ayrılmak istemiyoruz. Kürtle Türk etle tırnak gibidir. Biz bir bütünüz. Artık savaşmak istemiyorum. PKK geniş kapsamlı bir siyasi partiye dönüşecektir”şeklinde uzun bir açıklama yapmıştır. PKK ile savaşın yıllık 4 milyara mal olduğunu söyleyen gazeteler ise “Barış bütçe açığını kapatır” başlıklı manşetler atmıştı. O yıl ilk kez Nevruz kansız ve olaysız geçmiştir. 2013 Nevruz’unda olduğu gibi herkes umutludur.22 Mart 1993’te barışın seyri federasyona evrilir. ÇünküKürdistan Sosyalist Partisi Başkanı Kemal Burkay ve Apo 19 Mart’ta Şam’da bir protokol imzalayacaklar ve birlikte demokratik federasyon talep edeceklerdir. Özal, federasyonun açıkça tartışılmasını ister. Demirel ise kısaca “federasyon olmaz” der. Dönemin Başbakan Yardımcı Erdal İnönü ise özel Kürtçe eğitimin önü açılsın diyecektir. Barış süreci her geçen gün ciddiye alınmakta ve hükümet somut adımlar atmaya gayret göstermektedir.
Tarih 2 Nisan 1993 Yer Çankaya. Özal, Çankaya’da bir Kürt zirvesi düzenler. Bir yol haritası belirlenmelidir. Buna göre; pişmanlık yasası değiştirilecek ve dağdaki militanların kan dökülmeden inmeleri sağlanacaktı.OHAL kaldırılacaktı. İller yasası değiştirilecekti. Bölgeye daha fazla yatırım yapılacaktı. Çalışmalar hızlandırılacaktı. Devlet yetkilileri alınan bu kararları Kürtlerle paylaşmak için önce Hakkâri, Siirt, Şırnak ve Mardin olmak üzere doğu illerine ziyaret tertiplediler. Halk halaylarla karşıladı devlet yetkililerini. Bilhassa OHAL’ın kaldırılacak olması Kürtleri umutlandırıyordu. Açıkçası devlet de iyi niyetini göstertiyordu. Apo, 17 Nisan’da Bekaa Vadisi’nde ikinci bir basın açıklaması yaptı. Bu toplantıda ateşkesi süresiz uzattığınıilan ediyordu. İlaveten Kürtçe radyo ve TV de istiyordu devletten. Heyet, Hatip Dicle’nin ifadesiyle heyecanla bu haberi duyurmak için yola koyulduklarında beklenmedik bir ölüm haberiyle sarsılırlar. Tam barış tesis edilecekken Türkiye Özal’ın ani ölümüyle şok olmuştu.
Yeni Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olmuştur. Bereket versin barış sürecinden vazgeçilmez.24 Mayıs’ta Milli Güvenlik Kurulu toplanır ve bakanlar kuruluna af çıkarılmasını tavsiye eder. 25 Mayıs’ta hükümet geniş kapsamlı bir af kararı alırken bu sefer Bingöl’den gelen savunmasız 33 erin katledilmesi haberi her şeyi sıfırlayacaktır. Söz ve eylem sırası artık şahinlere geçmiştir. Bir barış girişimi de böylece bertaraf edilmişti. Katliamın faili Şemdin Sakık’tır. Bir Ergenekon-PKK yapımı olan bu operasyon başarıya ulaşmıştı. Gladyo taşeron örgütleri vasıtasıyla Türkiye’nin barış ortamını güneydeki ülkenin selameti için engellemişti.
AK Parti hükümeti iktidar olduğu gün Özal’ın yarım bıraktığı barış sürecine odaklandı. Çatışmalı ortamın sona ermesi için Kürt sorununa dönük sahici adımlar atmaya başladı. Başbakan Erdoğan’ın yaptığı ilk iş OHAL’ı kaldırmak ve Kürtlerin demokratik haklarını tesis etmek oldu. Apo’nun Bekaa Vadisi’nde ifade ettiği Kürtçe radyo ve TV’ler hayata geçti. Seçmeli Kürtçe ve Özel Kürtçe eğitimin önü açıldı. Kürt bölgelerine cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımları yapıldı. 2013 Nevruz Bayramı’nda İmralı’da bulunan Apo’dan yeni bir süreç başlıyor mesajı geldi. Artık silahlar sussun fikirler konuşsun diyen Apo “Bugün artık yeni bir Türkiye'ye, yeni bir Ortadoğu'ya uyanıyoruz” diyerek medeniyet perspektifli Türk Kürt ittifakının altını çizmişti. Türkiye’nin uzun yıllar sonra yine sahici anlamda umutlandığı yeni bir sayfa açılıyordu. Üstelik bu sefer askeri vesayetin de belini kırmış güçlü bir iktidar vardı. Cumhuriyet tarihinin en cesur en kararlı ve en reformcu başbakanı Erdoğan da barış için son derece kararlıydı. Ne var ki bu sefer Özal yerine Erdoğan hedefe konulacaktı. Önce canına kastettiler ama başaramadılar. Ardından Gezi gibi tamamen bu sürecin engellenmesine dönük geniş çaplı bir operasyonun düğmesine bastılar.
Hükümet ise çözüm sürecinde kararlıydı. Bölgesel ittifaklarla ve enerji anlaşmalarıyla Türk Kürt ittifakını pekiştirmek ve bölgede sağlam bir birlikteliğin tesis edilmesini arzu ediyordu. 16 Kasım’da Barzani Diyarbakır’a geldi ve o tarihi buluşma gerçekleşti. Ne var ki Gladyo, tasfiye olan Ergenekon’un yerine bu sefer uyuyan FETÖ’yü devreye soktu. Öyle ki FETÖ bu buluşmadan iki gün kadar evvel hükümete dönük savaşını çoktan başlatmıştı bile! Ekrem Dumanlı, Diyarbakır Belediye’sine arka kapıdan girecek ve engelleme operasyonu her geçen gün şiddetlenecekti. Sudan sebeplerle çatışmalı ortamı başlatan PKK ve HDP, özyönetim bahanesiyle Gladyo’nun yol haritasını uygulayacaktı. Yani Türk Kürt ittifakını engellemek… PKK, sırf bu amaç uğruna Kürtlere savaş açmış ve yabancı işgalci güçler gibi Kürdistan’ı harabeye döndürmüştür.1993’te olduğu gibi barış bir kere daha sekteye uğramıştı.
Ne var ki bu sefer durum farklı. Kürdistan’da cami yakan, çocukları kalkan olarak kullanan bu örgüt artık yolun sonuna gelmiştir. HDP ise siyaseten ve ahlaken kendini bitirmiştir. FETÖ ise ağır darbe almaktadır. Her şeye rağmen Kürt Türk ittifakı, birlikteliği gerçekleşecek ve Türkiye bu kadim sorundan kurtulacaktır. İhsan Fazlıoğlu’nun ifadesiyle tek parti döneminde bize kamyon çarptı. Öyle bir düzenek kuruldu ki, Kürtleri Türklerden ayırmak için PKK ve siyasi partilerini, İslam’dan ve tarihi kültürel birikiminden koparmak için CHP’yi, vatan sevgisini köreltmek için de MHP’yi devreye soktular. Tüm farklı kesimleri kucaklayan ve medeniyetin yeniden inşasını gündeme alan Erdoğan’ın özellikle bu üç parti tarafından neden hedefe konulduğunu söylememe gerek var mı!?
@sivildemokrat
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları



















































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2019
19.06.2019
14.05.2019
2.05.2019
8.02.2019
22.03.2019
7.02.2019
25.02.2019
21.02.2019
18.02.2019